Zirai don tarımı vurdu: Üretici iflasın eşiğinde

Türkiye, tarihinin en büyük zirai don felaketiyle karşı karşıya. Yurdun dört bir yanında tarım ürünleri büyük zarar gördü. Don olayından etkilenmeyen ürün neredeyse yok.

Haber Merkezi Haber Merkezi

Uzmanlara göre bu durum, üretimi ciddi şekilde azaltacak, fiyatlara zam olarak yansıyacak ve ihracatı da olumsuz etkileyecek. Zaten yüksek olan enflasyonun daha da tırmanmasından endişe ediliyor. Girdi maliyetleri altında ezilen üretici ise devletin desteğini bekliyor.

Deprem sonrası üretimle ayağa kalkmaya çalışan Malatya ve Adıyaman gibi iller, şimdi de zirai donla sarsıldı. Ancak bu kez felaketin etkisi çok daha geniş. Türkiye genelinde meyveden sebzeye, tahıldan fındığa kadar pek çok ürün yok olma noktasına geldi.

“Çiftçi zaten ölmüştü, bu don da iyice bitirdi.”
“Deprem oldu, doğal afet sayıldı. Bu ne? Doğal afet değil mi yani? Neyi bekliyorsunuz daha?”

“Depremde devlet yanımızdaydı. İnşallah bu felakette de olur. Hasar çok büyük. Bağdan fıstığa, hurmadan bademe kadar her şey gitti.”

Özellikle Nisan ayındaki ani sıcaklık düşüşleri, Şubat ve Mart aylarındaki donlardan daha büyük hasara neden oldu. Üretici her türlü önlemi alsa da bu donun şiddeti, mücadelenin sınırlarını aştı.

“Eksi 5’in altına inildiğinde zarar katlanıyor. Eksi 3 ile eksi 4 arasında bile 10 kat zarar farkı var. Bu don, bizim mücadele edebileceğimiz seviyenin çok ötesinde.”

 Malatya’daki kayısı ağaçlarının neredeyse tamamı zarar gördü. Manisa bağlarında büyük kayıplar yaşandı. Elazığ’daki meyve ağaçları, İzmir’deki kiraz ve üzüm bağları, Kırşehir ve Karaman’daki elma ile ceviz ağaçları, Aksaray’daki seralar ve şeker pancarı tarlaları donla yok oldu. Karadeniz’de fındık bahçeleri, Çukurova’da narenciye ve karpuz alanları da büyük zarar gördü. Adıyaman’da ise hasar tespit çalışmaları başladı.

“Daha dün bu tarlaları sürdük, şimdi her şey borç. Mazot borç, gübre borç, ilaç borç.”

Uzmanlar, birçok üründe ciddi bir kıtlık yaşanabileceği konusunda uyarıyor. Bu da hem tüketiciyi hem de ihracatı etkileyecek.

“Köylü milletin efendisidir. Bu sözün ne anlama geldiğini tekrar anlamalıyız. Köye dönüşü teşvik etmeli, kooperatifçiliği yaygınlaştırmalıyız. Tarımı bu tür şoklara karşı da güçlendirmeliyiz. Nasıl deprem için hazırlık yapıyorsak, tarım için de yapmalıyız.”

 Üretici, yaşanan felaketin “doğal afet” ilan edilmesini, TARSİM sigortasının hızla devreye alınmasını, zararların karşılanmasını ve borçların faizsiz ertelenmesini talep ediyor.

“Devlet arkamızda dursun. Şimdi devlet olma zamanı.”

Kaynak: Ulusal Kanal Haber Merkezi

zirai don üretici
Yorum yapmak için tıklayınız 0