İlber Ortaylı: "Beleşe, hak yemeye alışıyorsun."

Prof. Dr. İlber Ortaylı Antalya'da, Muratpaşa Belediyesi'nin düzenlediği etkinliğe konuşmacı olarak katıldı. İlber Ortaylı katıldığı etkinlikte Türkiye'deki toplumsal sorunlar hakkında değerlendirmelerde bulunurken, Ortaylı : "Türk toplumu ikmale kaldı." yorumunu yaptı.

Muratpaşa Belediyesi'nce 24-31 Ocak Adalet ve Demokrasi Haftası etkinlikleri kapsamında Prof. Dr. İlber Ortaylı, Antalyalılarla buluşturuldu. Cumhuriyet tarihinde gazete, dergi ve kitaplar ile Türkiye'de yayıncılık ve basın tarihinin konuşulduğu söyleşi, Türkan Şoray Kültür Merkezi'nde gerçekleştirildi. Söyleşiye Antalyalılar, yoğun ilgi gösterdi. Yüzlerce kişi, söyleşiyi fuaye ve kültür merkezi önündeki parka kurulan LED ekranlardan da takip eti. Prof. Dr. Ortaylı, Türk basının 1990'lardan itibaren 20 yılda verdiği kayıpların geçmiş yıllara oranla fazla olduğunu belirterek, “Öldürülenler muhtevaca da hakikaten bu memleket için büyük bir kan kaybı olmuştur. Uğur Mumcu, bir yerde Türkiye'yi uyaran ve uyandıran bir insan. Bir sabah arabasına binerken evinin önünde şimdi Uğur Mumcu Caddesi olan yerin paralelindeki sokakta uçurdular. Kör bir terör tamamıyla ama bu olay bir başlangıçtı" diye konuştu. 

"TÜRK TOPLUMU İKMALE KALDI"

Türkiye'nin çok partili hayatın son 40 yılında iyi imtihan veremediğini söyleyen Prof. Dr. Ortaylı, “Bunu söylemek zorundayız. Bunu söylüyorum ama insan hayatında da toplum hayatında da böyle şeyler olur. Topallamalar çok olur. Ümit kırmanın gereği yok, akıllıca hareket etmek zorundasınız" dedi. 

Türkiye'de seçmen sorumsuzluğu olduğunu kaydeden Ortaylı şu ifadeleri kullandı:

- 80'lerde beliren beleşçi bir karakter tipi çıktı ortaya yani beleşe alışıyorsun. Nepotizme alışıyorsun. Şu veya bu şekilde iş buluyorsun, onun bunun hakkını yemeye alışıyorsun. Bunlar ahlak ama bir mekanizma bu ve buna göre bir basın doğuyor. Buna göre bir tırtıkçı yapılanma doğuyor. Buna göre bir akademik bünye doğuyor. Türk toplumu ikmale kaldı. Şimdi ikmalde nasıl düzenleyeceğiz, onu düşünün. Bazı şeyleri düzenleyemezsek vatandaş inisiyatifini ele alamazsak kendimizi ispat edemezsek göstermezsek basit mahalle içi, aile içi dedikoduların dışında daha çok sesini duyuracak bir topluma dönüşemezsen böyle.

Konuşmasında yabancılara mülk satışıyla ilgili eleştiride de bulunan Prof. Dr. Ortaylı sözlerini şöyle sürdürdü:

- Güzel bir Antalya var. 40 sene evvel böyleydi bu. 40 yılın içinde önce olur olmaz yere herifler bina yapıyor. Hiç kimse de 'Bu herif bu binayı buraya niye yapıyor? Bu benim tabiatımı kirletiyor. Ben buraya tabiat için geldim' demiyor. Böyle tuhaf bir toplum. Bunun okumuşu da böyle cahili de böyle. Sonra adam oturuyor, arazi satıyor, ev satıyor Türk olmayana. Kimse sesini çıkarmıyor. Böyle bir şey olabilir mi? Evinde oturamıyorsun, ev alamıyorsun. Urfa'da arazi alıyor. Böyle bir enayilik olur mu? Sen orayı sulamak için 2 nesil enflasyonda yaşamışsın; Keban Barajı, Atatürk Barajı yapacağım, diye. Onlar beleş olmuyor. Enflasyonda yaşadık ve buna ses çıkarmıyorsun.