Antakya'da depremzedeler daha geniş ve güvenli alanlara taşınıyor

Afetin ardından bozguncu kampanya yürüten gruplar, şimdi de Hatay’ın Antakya ilçesinde depremzedelerin çadır kentlerden atıldığı yalanını öne sürdü. Aydınlık Gazetesi, Antakya’da iddiayı yetkililere ve vatandaşlara sordu. Depremzede vatandaşların daha geniş ve güvenli yerlere taşındığı ortaya çıktı.

Hatay’ın Antakya ilçesinde yer alan Maksim Parkı’na, afetin ilk günlerinde çadır kent kuruldu. 75 çadırın bulunduğu alanın ihtiyaçlarını, AFAD’la birlikte spor kulüplerinin taraftar grupları karşılıyor.

Enkazların ve ağır hasarlı yapıların ortasında kalan çadır kente gelen asker ve polisler, depremzede vatandaşlara, yeni bir yere taşınacaklarını bildirdi. Bunun için hazırlık yapmalarını istedi.

Aydınlık Gazetesine konuşan bir askeri yetkili, çevresinde çok sayıda ağır hasarlı bina olan çadır kentin, güvenlik amacıyla boşaltıldığını söyledi. Yetkili, “Polis ve askerin güvenliğini sağlayacağı, daha geniş, daha temiz ve disiplinli bir konteyner kent kuruluyor. Alt yapı çalışmaları bitti. Buradaki vatandaşları oraya yerleştireceğiz. Tahliyenin amacı bu. Çadır kentteki insanların can güvenliği söz konusu” ifadelerini kullandı.

Afetin ardından bozguncu kampanya yürüten gruplar ise, bu durumu “Antakya’da depremzedeler çadır kentlerden atılıyor” yalanıyla sosyal medyaya servis etti.

Sendika.org sitesi haberinde Hatay’da valiliğin vatandaşlara yaptığı bilgilendirmeyi, çarpıtarak paylaştı. Yalan sosyal medyada hızla yayıldı. Paylaşılan mesajlarda polis ve askerin depremzede vatandaşıları çadırlardan zorla çıkarmak istediği öne sürüldü.

Öte yandan Hatay İl Sağlık Müdürlüğü, sosyal medyada yer alan "İskenderun Devlet Hastanesi'nde jeneratör çalışmadığı için hastaların hayatını kaybettiği" iddialarının doğru olmadığını bildirdi.

Açıklamada, İskenderun Devlet Hastanesi'nde çalışır durumda 3 ayrı jeneratör bulunduğu belirtildi. Hastanenin depremlerde kısmi yıkıma uğradığı hatırlatılan açıklamada, “Can kayıplarının sebebi elektrik değil hastane binasının depremden yıkılmış olmasıdır. Milletçe büyük bir afetin yaralarını sarmaya çalıştığımız şu günlerde kamuoyunun yanlış bilgilendirilerek yönlendirilmeye çalışılmasının izah edilebilir etik tarafı yoktur. “ denildi.

deprem