Her ne kadar genelde üretemediğimiz enerji ile yaşadığımız kayıp için söylenir olsa da, “Su akar Türk bakar” ibaresinin, sadece sulama ve de balıkçılığımızı değil, tarımsal ve hayvansal üretimimizi de kapsadığı kanaatindeyim.
Sulama ile verimli tarımsal üretim topraklarının artması, buna bağlı olarak da hayvancılığımızın da ova ve meralardaki yem bitkilerinin artması ile geliştiği net bir gerçektir.
Bu da akarsuların hem su ürünleri, hem de hayvancılığın gelişmesine büyük bir katkı sağlaması demektir. Buna bir de üç tarafına çevrilmiş (Karadeniz, Akdeniz, Ege) bir tane de içine yerleşmiş (Marmara) denizlerin özellikle kültür balıkçılığı yapılmasına olan elverişli ortamlarını eklediğiniz de, sanırım Türkiye için, “su ürünleri ve hayvansal üretim de Dünyanın bir numaraları arasında olmasa gerekiyor” ibaresini rahatlıkla kullanabiliriz.