Geçenlerde oluşturulan “Sosyalist Güç Birliği” girişimine bir yenisi daha eklendi. PKK/ HDP’nin başını çektiği “Emek ve Özgürlük İttifakı” Emekçi Hareket Partisi (EHP), Emek Partisi (EMEP), Halkların Demokratik Partisi (HDP), Sosyalist Meclisler Federasyonu (SMF), Türkiye İşçi Partisi (TİP) ve Toplumsal Özgürlük Partisi (TÖP) TİP’in ev sahipliğinde İstanbul’da yaptığı toplantıyla oluştu. Açıklamada zaten şimdiden ilan edilen “ittifakın kuruluşunun eylül sonunda ilan edileceği” söyleniyor. Daha önceleri toplantılara katılan Halkevleri (HE) ise toplantıda yer almadı.
Toplantının gerçekleştirildiği salonun duvarında sadece katılan örgütlerin amblemleri ile üzerinde “Dayanışma, mücadele ve umutla bir arada” yazılı pankart asılıydı. Hangi ülkenin parti ve örgütleri olduğunu gösteren herhangi bir şey yoktu! Bu bile bunların vatansız sahte solcu ve bölücü olduğunu göstermeye yeter! Marksizm üzerine mangalda kül bırakmayanlar ulusal simgelere karşı alerjilerini bir kez daha gösterdiler. Şu Marksizm Leninizm diye diye Marksizm Leninizm’in ruhuna Fatiha okuyanlara sadece bir örnek vermekle yetineceğiz. Öncü Kitabevi tarafından Nisan 1976 tarihinde basılan büyük boy 720 sayfalık Karl Marx BİYOGRAFİ kitabının 209. sayfasında, “Köln’ün banliyölerinden Worringen’de 17 Eylül’de (1845. Mİ) düzenlenen bir açık hava toplantısı Güvenlik Komitesi’nin otoritesinin güçlenmesine önemli katkıda bulundu. Köln’den gelen halkın yanı sıra toplantıya komşu köylerden köylüler ve Neisse, Düsseldorf, Krefeld ve öteki kentlerden gelen delegasyonlar da katılmışlardı. Kürsüde Alman birliğini temsil eden sarı-kırmızı-siyah bayrağın yanı sıra kızıl bayrak da dalgalanıyordu” yazıyor. Yine aynı kitabın 474. Sayfasında şunlar yazılıydı: “28 Eylül 1864’te işçi ve demokratik örgüt toplantılarının sık sık yer aldığı Londra’daki St. Martin salonunda yapıldı. Çeşitli ülkelerin bayraklarıyla geleneksel biçimde süslenmiş olan salon bu sefer Enternasyonal İşçi Birliği’nin kısaca Birinci Enternasyonal diye bilinen, proletaryanın ilk kitlesel enternasyonal örgütünün kuruluşuna tanık oluyordu.” Salonda asılı duran ulusal bayrakların bütününe yakını sömürgeleri olan kapitalist ülkelerdi. Sosyalist Çin’den Küba’ya, Yunanistan KKP’sinden Filipinler KP’sine, ilk TKP’den Denizlere, Mahirlere kadar bilimsel sosyalist parti ve örgütlerin ulusal simgelere bakışlarında sorun yoktur. Ama maceracı sahte solcular ile bölücüler açısından bu durum tam tersinedir. Türk Bayrağına, Atatürk’e, Cumhuriyet Devrimlerine sahip çıkmayanların, Türkiye’ye yurdumuz demelerinin hiçbir anlamı yoktur.
Katılan partilerden HDP Amerikan emperyalizminin kara gücü PKK’nin silaha destek vermek amacıyla oluşturduğu silahsız şubesi. Deniz-Yusuf-İnan gibi tutarlı antiemperyalist devrimcilerin oluşturduğu THKO’nun kurucularının mirasına sahip çıktıklarını iddia eden PKK/HDP’nin kuyruğundaki EMEP, üçbuçuğa bölünen SİP’in devamı TKP’nin bir başka versiyonu PKK/HDP savunucusu TİP, önceleri Demokratik Haklar Federasyonu (DHF) olan ve daha sonra yola Sosyalist Meclisler Federasyonu (SMF) olarak devam eden İbrahim Kaypakkaya çizgisindeki örgüt. Geçerken belirtelim; Tunceli Belediye Başkanı M. Fatih Maçoğlu Atatürk ve Cumhuriyet düşmanı SMF’nin temsilcisi olarak seçimlere TKP listesinden aday olmuştu. Dr. Hikmet Kıvılcımlı çizgisini sürdürdüğü iddiasındaki Toplumsal Özgürlük Partisi ’de (TÖP) katılımcılar arasında. Son olarak Emekçi Hareket Partisi (EHP) ise Devrimci Yol geleneği içinden gelen ve Devrimci Gençlik içindeki ayrışmadan sonra farklı mecralara doğru kulaç açan marjinal bir grup. Bu örgütleri bir araya getiren, yönlendiren “üst akıl” ise ABD emperyalizminin piyonu PKK/HDP’dir.