Eylül 2021’in ikinci yarısında dünya siyaseti Hint-Pasifik’e kilitlenmiştir. Bölgeye ve küresel aktörlerin tepkilerine ilişkin gelişmeler hız kesmemektedir. Avustralya, İngiltere ve Amerika Birleşik Devletleri (ABD) ittifakıyla kurulan AUKUS paktı ne kadar son anda sürpriz bir şekilde ortaya çıkmış gibi görünse de arka planı eskiye dayanmaktadır ve yeteri kadar sinyal vermiştir. AUKUS ile eş zamanlı olarak, AB de pasif bir Hint – Pasifik politikası takınmadığını göstermek istercesine, kapsamlı bir rapor yayınlamış ancak ciddi bir etki yaratmamıştır. Bu analizde, AUKUS’un ne anlama geldiğinden, Avustralya-Fransa gerginliğinden, Fransa’nın neden AUKUS’un dışında kaldığından, Çin’in tepkilerinden ve AB’nin muhtemel kararlarından bahsedilmektedir.
AUKUS NEDİR?
Avustralya (AU), Birleşik Krallık (UK) ve Amerika Birleşik Devletleri (US) arasında, başlangıçta bir nükleer tahrikli denizaltı sınıfı inşa etmek, ancak aynı zamanda Çin'in yükselişinin görüldüğü Hint-Pasifik bölgesinde birlikte çalışmak için oluşturulan yeni bir üçlü stratejik askeri ittifaktır. AUKUS’un amacı, bölgedeki artan tehdit algısı karşısında daha ileri teknolojiler geliştirmektir. Bu, Avustralya'nın mevcut Collins denizaltı filosunun yerini alacak 12 adet dizel elektrikle çalışan denizaltı inşa etmek için 2016 yılında Fransa ile yapılan sözleşmeyi sona erdirmesi anlamına gelmektedir. Anlaşma ile ABD nükleer tahrik teknolojisini İngiltere dışında bir müttefikle ilk kez paylaşmış olmaktadır[1].