Partygate: İngiltere’de sular durulmuyor

Bugünlerde Birleşik Krallık Boris Johnson’ın Kovid günlerindeki tutumu ile kaynıyor. Halkta büyük öfke var. Kovid günlerinde halkı evlerine hapseden, aile fertleri ölmek üzereyken bile görüşmelerine izin verilmeyen, öldüklerinde doğru düzgün cenazelerini bile kaldıramayan halk bir yanda Kovid’in faturasını öderken hükümet, Başbakan Boris Johnson ve onun yakın çevresi içkili partiler vererek eğleniyor, hayatın tadını çıkarıyordu. Yani, ayrıcalıklı pozisyonlarını suistimal ediyorlar, yetkilerini kendileri için kullanıyorlardı.

Ölümlerin, yapılamayan cenaze törenlerinin yanı sıra Kovid süresince evlerine hapsedilen halk işlerini kaybetmiş, kiralarını ödeyemeyenler evlerinin boşaltmış, sokağa düşmüş, birçok işyeri kapanmış, bugünlere dahil uzayan bir enflasyon ve maddi zorluklar oluşmuştu. Halk bu sıkıntılarla hala daha uğraşırken Boris Johnson ve ekibinin sorumsuz, pervasız halleri, soruşturma esnasında yalan beyan vermeleri tuzu biberi oldu.

Boris Johnson’ın yakın arkadaşı ve hükümette görevli Dominic Cummings’le yolları ayrılınca, Dominic bu olayları azar azar, yavaş yavaş basına sızdırarak kaybettiği makamının intikamını almaya başladı. Bu sızdırmalar iyice artınca zorunlu bir soruşturma gündeme geldi. Soruşturma nedense çok zaman aldı, hayli oyalandı ancak Başbakan Boris Johnson’ı sonunda kaçınılmaz sona itti ve Johnson önce başbakanlıktan, sonra, bugünlerde ise milletvekilliğinden istifa etti.

PARLAMENTOYA YALAN SÖYLEYEN İLK BAŞBAKAN

Partygate adıyla anılmaya başlayan bu olayda sular durulmuyor. Önce Johnson’ın cep telefonundaki whatsap mesajlarına, sonra defterine el konuldu. Son habere göre defterinde milli güvenliğe ait notlar var ve halka duyurulmamalı kararı alındı. Johnson milletvekilliğinden de istifa etmek zorunda kaldı. Yalanlarıyla parlamentoyu kandırdığı ortaya çıktığı için millet çok tepkili. Eğer milletvekilliğinden istifa etmeseydi, doksan gün uzaklaştırma alacaktı.

Rapor, eski başbakanın Partygate olayında defalarca yalan söyleyerek kamuoyunu aldattığını kanıtladı. Bu doksan günlük uzaklaştırma oluşsaydı, bir yan seçim gündeme gelecekti. Mr. Johnson’ın parlamentoyu kandıran ilk başbakan olduğu belirtildi. 106 sayfa süren uzun rapor bu partilerde sosyal mesafenin korunmadığını, soruşturma esnasında başbakanın bilerek ve isteyerek yalan söylediği, yanılttığı belirtildi ve geçmiş milletvekillerine verine giriş kartının Johnson’a verilmemesini önerdi.

245 BİN STERLİN ÖDEYECEK

Ayrıca Partygate süresince bu soruşturma ve Johnson’ın avukatları için halkın vergilerinden ödenen 245 bin sterlinin Johnson tarafından üstlenilmesi önerildi. Bir yıl yedi kişi tarafından yapılan bu soruşturma için Johnson “taraflı, objektif değil” dedi. Soruşturma esnasında önemli bir bilgi eski kalem müdürü Martin Reynolds’dan geldi. Reynolds başbakanı uyardığını ve tüm Kovid önlemlerinin uygulanmadığı halde uygulandığının söylenmesinin iyi bir şey olmadığını belirtti.

Ayrıca, ismi açıklanmayan biri başbakanlıkta genel bir Kovid kurallarına uymama kurum kültürü olduğunu söyledi. Taşkın davranışlarıyla tanınan Johnson için böyle bir sonun olması genelde halk arasında yadırganmadı ancak kendileri Kovid sırasında çok çektikleri için öfke yarattı. Şimdilerde acaba Johnson ileride tekrar Londra Belediye Başkanı olur mu yoksa halk ondan çok mu bıktı sorusu tartışılıyor.