“Geveze”, konuşma tutkusu sınır tanımayan ve bu konuda tedavi edilmesi mümkün olmayan kişileri tanımlayan müthiş bir sözcük.
Geveze kuşkusuz her yerde her iklimde vardır. Ama bizde en sınırtanımazı, en haddini bilmezi yetişir. “Her yerde, her şeyi, herkesten çok bilen gevezeler ülkesiyiz” desek yeridir. Nerede, ne zaman, nasıl, ne kadar konuşulacağını, susma zamanı geldiğini, konuşma, dinleme, soru sorma, yanıt verme sırasını bilmeyenimiz pekçoktur. Bilipde umursamayanlarımız da öyle..Sıra geldiğinde, terbiyeli ve kararında konuşma, nezaketle dinleyip yeri geldiğinde yanıtlama, sohbet etme, fikir alışverişi yapma, tartışma adabından nasibini alanlarımızın yüzdesi ne yazık ki, düşüktür.
Gevezelik hem çok bilmişlikten hem de -daha çok- bilgisizlikten kaynaklanıyor,Bilgisiz, karşıdakinelaf kalabalığıyla gargaraya getirerek kendi yanlışını kabullendiriyor. Göz boyuyor, dolandırıyor, kendi istediğini yaptırıyor, yanlış karar aldırıyor.Kandırıyor, aldatıyor, dolandırıyor...