Medyada Amerikancılık ve NATO'culuk yarışı
Türk basınında ABD ve NATO'ya bağlılık had safhaya ulaştı. Atlantik yanlısı yayınlarda, ABD ve NATO'ya övgüler düzülürken Batı'nın emperyalist planlarına karşı çıkan Asya ülkeleri hedef alınıyor. Ulusal Kanal ve Aydınlık Gazetesi dışında neredeyse tüm medya Batı merkezli yalanların sözcülüğünü yapıyor. İşte hem hükümet hem de Millet İttifakı'na yakın medyanın adeta Amerikancılık ve NATO'culuk yarışına girdiği o haber ve yayınlar...
Rusya'nın NATO kuşatmasına karşı başlattığı askeri harekat sonrası Türkiye'de Amerikancılık ve NATO'culuk daha da görünür hale geldi. Hem Hükümet hem de Millet İttifakına yakın medya Amerikancılık ve NATO'culukta adeta yarıştı.
Rusya'nın operasyonu Türk medyasında günlerce "işgal" olarak nitelendirildi. NATO ve ABD'nin kışkırtma adımları Ulusal Kanal ve Aydınlık Gazetesi dışında neredeyse hiçbir basın kuruluşunda yer almadı.
Yazılı ve görsel medyada Batı merkezli yalanlar hem hükümet, hem holding hem de Millet İttifakı'na yakın medyada günlerce manşetlere taşındı. NATO'nun Türkiye'yi de tehdit eden kuşatma planlarına ise yer verilmedi.
NATO ve ABD'nin övüldüğü yayın ve haberlerde Rusya ise sürekli hedef alındı. Rusya'nın sahadaki üstünlüğünü kırmak için de sözde "Savaşa Hayır" propagandası yürütüldü. Medyada ABD destekli Zelenskiy yönetimini kahraman ilan edilirken Batı'dan Rusya'ya kararlı askeri yanıt ve sert yaptırım uygulanması istendi.
Hürriyet Gazetesi " Putin'in Tankları Nerede Duracak?", Sabah Gazetesi "Rusya'nın Kararı Kabul Edilemez", Sözcü Gazetesi "Savaş Kapımıza Dayandı" ,Yenişafak Gazetesi "Yeni Dünya Kaosu" , Karar Gazetesi "Dün Kırım Bugün Donbass Yarın Neresi", Yeniçağ Gazetesi "Putin'in hamlesi Dünya'yı ateşe attı", Milli Gazete, "Savaşın Ayak sesleri", Birgün Gazetesi ise "Halklar Kaybediyor" diye manşetler attı.
Kiev'e gönderilen muhabirler "Rusya işgaline direnen bölge" başlığıyla yayın yaptı. Ukrayna yönetimi ve Batı'nın geçtiği yalan haberler teyit dahi edilmeden ekranlara ve sayfalara taşındı. Rusya'nın yalanlamaları ve gerçek olaylar ise konuşulmadı ve haber yapılmadı. Ukrayna'ya sonsuz ve sınırsız destek verildi.
Bölgeye giden yayın organlarından biri de Halk TV'ydi. Yapılan yayınlarda Rusya'yı hedef alan ve işgalci olarak nitelendirilen yayınlara imza atıldı.
Manşetler, TV'lerdeki yorumlar, köşe yazıları Atlantik cephesinden bakarken Ulusal Kanal ve Aydınlık Gazetesi yine Türkiye'nin yol göstericisi oldu.
Rusya'nın hedef alındığı bir diğer konu da Buça'daki sivil cinayetleriydi. Rusya'nın yalanlaması ve bunu destekleyen açık kanıtlara rağmen Moskova soykırım ile suçlandı. Hürriyet gazetesi olayı "Katliam" başlığıyla manşetine taşıdı. Rusya suçlu, Rus lider Vladimir Putin ise soykırımcı ilan edildi.
Buça'daki katliam sonrası dünyanın ayakta olduğunu ekranlarına taşıyan Habertürk ise "Masumların Katliamı" başlığıyla haber yayınladı.
CNN Türk ise Rusya'nın işgalinin Ukrayna'yı harabeye çevirdiğini ve Buça'da insanlık dramı yaşandığını iddia eden yayınlar yaptı. Rusya ve Rus Lider' Putin'in savaş suçu işlediği savunuldu.
NTV de Batı medyasının kirli tezgahına dahil oldu. Buça'da katliam ile suçlanan Rusya'ya ait olduğu öne sürülen binadan canlı yayın yapıldı
Aynı medyada Rusya'nın Ukrayna'dan temizlemeyi hedeflediği Neo-Nazilerle ilgili ise hiçbir haber yapılmadı. Neo-Nazilerin sivilleri kalkan olarak kullanması, Amerikancılık ve NATO'culuk yapan medyanın ilgisini çekmedi.
Öte yandan Ankara'yı ziyaret eden ve Türkiye düşmanı adımları ile öne çıkan ABD Dışişleri Müsteşarı, nam- diğer "darbe meleği" Victoria Nuland canlı yayınlarda ağırlandı.
Atlantik yanlısı yazılı ve görsel medyada Rusya'nın yanı sıra Batı'nın uyguladığı yaptırımlara uymayan Çin, Macaristan, Pakistan gibi ülkeler de hedef alındı.
Yenişafak Gazetesi'nde ABD'nin tehditlerine boyun eğmeyen Pakistan Başbakanı İmran Han'ın kaosa neden olduğu ve ülkeyi belirsizliğe sürüklediği yazıldı.
T24 internet sitesinde Soros destekli 6'lı muhalefet partisini hezimete uğratan Cumhurbaşkanı Viktor Orban, "seçilmiş diktatör" olarak nitelendirildi.
Türkiye'ye düşman olan ABD ve NATO'yu dost , dost olan ülkeleri de düşman göstermeye devam ederken Ulusal Kanal ve Aydınlık Gazetesi ise gerçekleri ve Türk Milleti'nin önündeki altın fırsatları anlatmayı sürdürüyor.