''Türkiye ekonomisi ve güvenliği için altın fırsat''

Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, bugün (8 Mart 2022) İstanbul İl Merkezi’nde Genel Başkan Yardımcısı Utku Reyhan ile birlikte bir basın toplantısı düzenleyerek, Rusya’nın NATO’ya karşı savaşı ve ABD’nin Rusya’ya uygulamaya kalktığı yaptırımlar ortamında Türkiye ekonomisi ve güvenliği için olağanüstü olanaklar doğduğunu belirtti. Perinçek, bu tarihî fırsatları bir bir açıkladı ve Türk milletinin değerlendirmesine sundu:

- Yarının Ukrayna'sında Zelenskiy diye bir hükümet yok. Ukrayna'nın başında ABD'den bağımsız olacağı bir süreç var. Türkiye, Ukrayna'nın toprak bütünlüğü adı altında ABD'nin hegemonyasını savunuyor. Bu formül, ABD'nin kendisine alan sağlamasıdır.

- Cumhurbaşkanımızın ağzından ilan edilen “Ukrayna’yı destekleme” ve NATO’dan Doğuya genişlemesini talep siyasetleri geçersizdir. Tayyip Erdoğan yönetimi, kısa bir süre sonra Ukrayna’nın başında ilişkilerini sürdüreceği bir Zelenski hükümeti bulamayacaktır

- Yeni dünya "silahlı kuvvetlerle" kuruluyor. Türkiye 2014'ten başlayarak "silahlı kuvvetiyle" yeni dünyanın kuruluşuna öncülük ediyor. NATO'nun generalleri bugün Türkiye'nin hapishanelerinde. FETÖ'nün generalleri NATO generalleridir. İşte Türkiye-NATO manzarası.

Vatan Partisi Genel Başkanı Dr. Doğu Perinçek'in açıklamasının tamamı şu şekilde:

365 GÜN 8 MART OLSUN

''Bugün 8 Mart Dünya Kadınlarının Mücadele Günü.

Diliyoruz, kadınlar yalnız yılın bir gününde değil, 365 gününde baş tacı olsun.

Kadın erkek ilişkilerinde gül ile gülün tartıldığı bir dünya için mücadele ediyoruz. Biliyoruz insanlık bu özlemine kavuşacak ve kadınlar siyasetin, üretimin, toplumun, sanatın vebilimin her alanında gönül tahtına oturacak. Bu uğurda Cumhuriyet Kadınları Derneği’nin çığır açan mücadelesini, Uyuşturucuya Karşı Anneler Hareketini ve Diyarbakır Analarını yürekten kutluyoruz ve onlarla birlikteyiz.''

EMPERYALİZMİN İFLAH OLMAZ KRİZİ

''Başında ABD’nin bulunduğu emperyalist sistemin krizi derinleştikçe derinleşiyor. Yapısal olan bu kriz, Kovid-19 Salgını ve Rusya’nın NATO’ya karşı savaşıyla iflah olmaz bir aşamaya girmiştir.Başta ABD olmak üzere Batı ekonomileri hiper enflasyon süreciyle yüz yüze geldiler.

Atlantik Sistemi çıkmazdadır ve batıyor. Asya’dan insanlığı kurtaracak yeni bir Uygarlık yükseliyor.

Batan sistem, dizginsiz özel çıkarcılığın, ipini koparmış bencilliğin, insanlık düşmanı şiddetin, kadın ve erkeğin cinsiyetiyle bile oynayan çürümüşlüğün sistemidir.

Yükselen Asya Uygarlığı, millî devletlerin bağımsızlığına dayanıyor; insancıldır, kamucudur, paylaşmacıdır, aydınlanmacıdır ve barışçıdır.

Türkiye ve diğer Türk Devletleri, Yükselen Asya Uygarlığı’nın Rusya, Çin, İran, Pakistan, Hindistan, Bangladeş, Vietnam ve Kore ile birlikte öncüleri içinde özel bir konumda bulunuyorlar.''

OLAĞANÜSTÜ OLANAKLAR

''Rusya’nın NATO’ya karşı savaşı ve ABD’nin Rusya’ya uygulamaya kalktığı yaptırımlar, Türkiye için olağanüstü olanaklar sunuyor. Türkiye önüne çıkan altın fırsatı değerlendirerek, hem kendi ekonomisi ve güvenliğinde büyük çözüme yönelir hem de uluslararası dengeleri etkileyerek Yeni Dünyanın kuruluşuna tarihi katkıda bulunur.

Tarihî fırsatın Türkiye’nin önüne koyduğu olanakları Türk Devleti ve Türk Milleti elbette değerlendirecektir. Vatan Partisi, bu görevi yerine getirecek programa, stratejiye, siyasetlere, devrimci kadrolara ve birikime sahiptir. Türk Milletinden görev talep ediyoruz.

1. Enerji güvenliğini sağlar, üreticimize ucuz mazot ve halkımıza ucuz elektrik veririz

Türkiye enerji ihtiyacı açısından şanslı bir coğrafyada. Evet enerji kaynakları sınırlı ancak komşuları dünyanın en zengin kayaklarına sahip. Rusya ve İran’a konan yaptırım, Türkiye’ye yaptırımdır. Bu yaptırımları tanımıyoruz. ABD, 41 ülkeye yaptırım peşine düşerek, kendisine yaptırım koşullarını getiriyor.

Türkiye, doğal gaz, petrol, mazot ihtiyacını, ABD dayatmalarına boyun eğmeyerek yine Rusya, İran, Azerbaycan, Irak, Katar ve Cezayir’den sağlar.

Rusya’ya ve İran’a uygulanan yaptırımları, sanayi ve tarım üreticimize ucuz mazot ve halkımıza ucuz elektrik vermek için fırsata çevireceğiz.

2. İstanbul’u Uluslararası Finans Merkezi yaparız ve döviz darboğazından çıkarız

ABD’nin Rusya’nın dünya ile parasal ilişkilerini kesmeye yönelik girişimi, Türkiye kayasına çarpacaktır.

Abdullah Gül’ler ve Babacan’lar, İstanbul’u ABD’nin küresel finans sistemi içinde sözümona “finans merkezi” yapma iddiasına kalkışmışlardı. Hayır, Türkiye Küresel Tefeciliğin istasyonu olamazdı ve olmadı. Ama şimdi Türkiye’nin önünde Gelişen Dünyanın finans merkezi olma fırsatı duruyor. Böylece Türkiye kurulmakta olan Yeni Dünyanın bankacılık düzeninin inşasına tarihi bir katkıda bulunacaktır.

İstanbul’u Rusya ve İran ile dünya arasındaki para trafiğinin merkezi yapmak için bankacılık sistemimizi düzenlemeliyiz. Türkiye, Asya ekonomileri ile Batı ekonomileri arasında kesintisiz ticareti ve parasal akışı sağlamada tarihî sorumluluklar üstlenebilir, böylece döviz dar boğazından da çıkar ve Gelişen Dünya ekonomileri içinde seçkin bir konuma yerleşir. Bu amaçla Türkiye, bankacılık işlemleri ve kredi kartları uygulamalarını yeni uluslararası ihtiyaçlara göre düzenlemeli veRusya ve İran ile anlaşmalıdır.

Yurtdışında vatandaşlarımıza ait banka mevduatının Türkiye’ye derhal getirilmesi için kararlı uygulamalara geçilmelidir.

Türkiye’nin döviz rezervi en hızlı yöntemlerle altın rezervine çevrilmelidir.

Türkiye, zaman kaybetmeden Rusya ve Çin’in geliştirdiği para transfer sistemine katılmalıdır.

Türkiye, başta Rusya, Çin ve komşularımız olmak üzere bütün ülkelerle milli paralarla ticaret uygulamalarına yönelmelidir.

3. Turizm alanında tarihî şahlanış dönemine gireriz

ABD’nin yaptırım ve hava sahalarını Rusya’ya kapatma girişimi,Türkiye turizmine altın fırsatlar sunuyor.

Yunanistan, Güney Kıbrıs ve Avrupa’ya giden Rus ve Ukraynalı turistleri Türkiye’de ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde ağırlamanın koşulları doğmuştur. Evet Ukraynalı turistler de Türkiye’ye gelecek. Çünkü Ukrayna’nın başında ABD’nin oyuncağı olan Zelenskiy olmayacak.

Turizmde on milyonlarca yeni turisti ağırlamak için, Türkiye konukseverlik birikimini ve donanımını başta Akdeniz ve Ege olmak üzere bütün turizm bölgelerimizde örgütlemeli ve özellikle Çinli turistleri çeken tarihi ve doğal zenginlikleriyle ünlü turizm alanlarımızı yeniden düzenlemelidir.

4. İstanbul Havalimanını Rusya’nın bütün dünya ile hava trafiğini sağlayan bir ulaşım ağının merkezi yaparız

Türkiye ABD’nin hava sahalarını Rusya’yakapatma girişimine karşı ticaret ve ulaşım özgürlüğünü savunmalı ve hayata geçirmelidir. İstanbul Havalimanını, Rusya’nın bütün dünya ile hava trafiğini sağlayan bir ulaşım ağının merkezi haline getirebiliriz. Böylece Türk Hava Yolları, dünyanın en güçlü hava yolları arasında en öne geçer. Türkiye dünya ölçeğinde bir lojistik merkezi konumunu kazanır.

5. Dışsatımda büyük atılımı örgütleriz

Rusya ve Çin, Türkiye’nin yıllardan beri ilk üç ticaret ortağı içinde.

İran ve Suriye ile çok geniş ticaret olanaklarımız var.

Türkiye hükümeti, ABD dayatmalarına evet diyemez.

Dışsatımda büyük fırsat ayaklarımıza kadar gelmiştir.

Rusya’ya meyvemizi, sebzemizi ve sanayi ürünlerimizin satışını katlayarak artıracak ve müteahhitlik hizmetleri alanındaki gelirimizi büyüteceğiz.

6. Tahıl ve ayçiçek yağı gibi ürünlerde gıda güvenliğini sağlarız

Rusya’dan ve Ukrayna’dan tahıl ve ayçiçek yağı gibi tarımsal sanayi ürünleri ve taş kömürü gibi önemli enerji ürünü satın alıyoruz. Bu alanlardaki dışalımımızı en uygun koşullarda güvenceye kavuşturma olanağı önümüzde duruyor. Bunu sağlayacağız.

7. Millî savunma sanayimizi dünya ölçeğinde gelişmiş yeteneğe ulaştırırız

Rusya, dünya savaş sanayisinin en ileri iki ülkesinden biridir.

Türkiye’nin Rusya ile savunma sanayisi alanındaki işbirliğini geliştirmek için olağanüstü koşullar var. Bu konuda Rusya Federasyonu bünyesindaki 80’den fazla şirketin çatı kuruluşu olan ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in talimatıyla kurulan Birleşik Gemi İnşa Şirketi (USC) ile Türkiye arasında işbirliği önerisini 18 Şubat 2021 tarihinde Sayın Cumhurbaşkanımıza sunmuştum. Bu kurum, Rusya’da denizaltılar dahil her türlü askerî ve sivil gemi inşasını yürütüyor. Savunma sanayisindeki işbirliği, Türkiye açısından yüksek teknoloji kazanımını da içermektedir. Bu işbirliğine Çin sermayesinin katılması olanaklarını da Sayın Cumhurbaşkanımıza arz etmiş bulunuyoruz.

Gurur duyduğumuz savunma sanayimizi dünya ölçeğinde bir konuma ulaştırma şansını kullanmalıyız.

8. Bilişim güvenliğini birlikte sağlarız

İnternet alanında ABD merkezli emperyalist müdahale ve tertiplere karşı Rusya ve diğer Gelişen Ülkelerle birlikte kamu güvenliğimizi sağlayacak bir düzeni oluştururuz.

9. Bilimsel araştırmada insan odaklı millî atılımı gerçekleştiririz

Bugün bilim Asya’da gelişiyor. Rusya da gelişen bilimin öncüleri içindedir.

Batı merkezli insana yabancı sözde bilim ve teknoloji anlayışlarından kurtulmak için de tarihî bir fırsat yakalamış bulunuyoruz. En son Parti ve USMER Heyetimizin Moskova’da yaptığı görüşme ve incelemelerde, Rusya’nın bilim ve teknoloji çalışmalarıyla ortaklaşa başarılar kazanacağımızı somut olarak saptadık. Özellikle Yapay Zekâ, Gen Teknolojisi, Tarımda Verimlilik, Aşı, Farmakoloji, Erken Tanı ve Onkoloji gibi alanlarda Rus bilim ve teknoloji kadrolarının yeni keşif ve icatlarından yararlanacağımızı gördük.

Rus bilim ve araştırma kurumlarıyla ortak çalışmalar örgütleyerek, bilimsel keşif ve araştırma olanakları elde eder ve bilimde insan odaklı millî atılımı gerçekleştiririz.

10. Asya Çağı Üniversitelerini birlikte inşa eder ve 21. Yüzyılın öncü kadrolarını yetiştiririz

Rusya, Çin Halk Cumhuriyeti, İran, Azerbaycan ve diğer Asya ülkelerinin devlet ve üniversite kurumlarıyla birlikte Asya Çağı Üniversitelerini inşa etmek için de koşullar bugün daha elverişlidir.

Üniversite kentlerimizi Asya Çağının kadrolarını yetiştiren bilim ve akademi merkezlerine dönüştürürüz.

11. KKTC’nin tanınmasını sağlar ve Kuzey Kıbrıs ekonomisini tarihî atağa geçiririz

Karadeniz, Ege, Akdeniz, Hazar ve Hürmüz Boğazı güvenliğinin bütünleştiği yeni koşullarda, Rusya, İran, Azerbaycan, Irak ve Suriye ile birlikte, Suriye ve Irak’ın kuzeyinde, Karabağ’da, Kazakistan’da, Libya’da hayata geçirdiğimiz barış ve güvenliği geliştirme ve pekiştirme olanakları önümüzdedir. Karabağ’ın kurtarılması, Kırım’ın Rus toprağı olduğu gerçeğinin kabulü, Abhazya ve KKTC’nin devlet olarak tanınması koşulları olgunlaşmıştır.

KKTC’nin Ercan Havalimanını Rus uçaklarına ve deniz limanlarını Rus gemilerine açmalıyız. Güney Kıbrıs Rum Kesimini terk eden Rus finans sermayesinin KKTC bankalarına gelmesi için gerekli düzenlemeleri hayata geçiririz.

12. Doğu Akdeniz’deki tehditleri caydıracak işbirliğini kurarız

Bütün Yunanistan kıyılarındaki, Girit’teki ve Güney Kıbrıs Rum Kesimi’ndeki, Suriye ve Irak’ın kuzeyindeki ABD üslerinden gelen tehdidi caydıracak tarihî fırsat oluşmuştur. Türkiye, Doğu Akdeniz ve Ege’de üstün gücü oluşturma olanağını ele geçirmiştir.

Vatan Partisi’nin Akdeniz Karadeniz Dostluk ve Barış Planı çerçevesinde Rusya, İran ve Çin devletlerine önerdiği çok uluslu askerî tatbikat serilerine başlamanın zamanı gelmiştir. ''

ALTIN FIRSATI HAYATA GEÇİRECEK SİYASET

''Cumhurbaşkanımızın ağzından ilan edilen“Ukrayna’yı destekleme” ve NATO’dan Doğuya genişlemesini talep siyasetleri geçersizdir. Bu siyasetler nedeniyle ekonomimizi döviz dar boğazından kurtarma ve üretimi olağanüstü ölçülerde geliştirme fırsatını kaçırmanın da ötesinde, ülkemizi ABD’nin kaos planlarına açık bir hale getiririz.

Tayyip Erdoğan yönetimi, kısa bir süre sonra Ukrayna’nın başında ilişkilerini sürdüreceği bir Zelenskiy hükümeti bulamayacaktır. Bugün hem Rusya hem de yarının Ukrayna Hükümetiyle iyi ilişkiler geliştirmek için, NATO’nun doğuya genişleme siyasetine ve ABD tehditlerine karşı kararlı tavır almak durumundayız. ABD’den ve Zelenskiy’den vazgeçmeyenler, hem Rusya’dan hem de Ukrayna’dan vazgeçerler. Bugünkü hükümet, “denge” adını verdiği, sürece müdahale yeteneği olmayan siyasetlerde ısrar ederse, tarihî fırsatı kaçırır, Türk milletinden kopar ve ülkeyi yönetemez.

Vatan Partisi, yukarda 12 maddede özetlediğimiz Altın Fırsat’ı hayata geçirmek için göreve hazırdır.’’