AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Şen: ''2020'li yıllar çok kritik''
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Şen, Ulusa Kanal GYY Sinan Sungur ve Sinem Fıstıkoğlu'nun sorularını yanıtladı. "Ben Biden'ın dostu değilim" diyerek Millek İttifakı'nı eleştiren Şen, dış politika konusunda ise "ABD'nin Yunanistan'daki yığınağı apaçık bir şekilde Türkiye'ye karşı" ifadelerini kullandı. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı, "Z Kuşağı yoktur, Türk Gençliği vardır" dedi.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Şen, Ulusa Kanal GYY Sinan Sungur ve Sinem Fıstıkoğlu'nun sorularını yanıtladı. "Ben Biden'ın dostu değilim" diyerek Millek İttifakı'nı eleştiren Şen, dış politika konusunda ise " ABD'nin Yunanistan'daki yığınağı apaçık bir şekilde Türkiye'ye karşı" ifadelerini kullandı. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı, "Z Kuşağı yoktur, Türk Gençliği vardır" dedi.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Şen, Bakan Nebati'nin açıkladığı yeni ekonomik programla ilgili şunları söyledi:
- Yeni program olumlu sonuçlar verecek. Hep beraber göreceğiz. Türkiye'nin bir karar vermesi gerekiyordu. Biz başka ülkelerin ürettiği malları gidip oradan satın alıp, gelip burada halkımıza satıp para mı kazarmalıyız? Yani ithalata ve tüketime dayalı bir Türkiye mi olmalıdır? Yoksa kendimiz üretip başka ülkelere satıp parayı ihracattan, satıştan kazanan bir ülke mi olmalıyız? Buna karar vermek gerekiyor.
- Aslında buna AK Parti hükümetleri 2010'larda karar verdi. Daha doğrusu Türkiye'yi üretime, ihracata dayalı bir ülke yapmak için gereken hazırlıkları yapacaktı fakat başımıza gelmedik kalmadı biliyorsunuz. Bir sürü olumsuzluklar yaşadık. Ancak bundan sonraya kalmamalı. Ne pahasına olursa olsun bugünden sonraya kalmamalı ve biz bu modelin sonuçlarını geri dönülemez bir şekilde Türkiye'yi küresel bir güç haline getirmek için 2030'lara kadar vaktimiz var. 2020'li yıllar bu anlamda çok kritik. Bizim gece gündüz durmadan, yemeden içmeden uyumadan çalışmamız gerekiyor.
"BAŞKASININ DÜMEN SUYUNDA OLMAYACAĞIZ. BİZ TÜRK MİLLETİYİZ"
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Şen, akşam yemeğinde bir araya gelen 6 muhaleft partisi başkanı hakkında da konuştu. Şen şunları söyledi:
- ABD'nin dümen suyundan çıkmaya başladığımızda, Amerika içerideki dostlarını harekete geçirdi. O dostların kim olduklarını biliyorsunuz, dün toplandılar ve açık açık söylediler zaten. Yönlerinin nereye doğru olduğunu, kimlerle iş birliği içinde olduklarını söylediler.
- Trump'ın söylediği "Türk ekonomisine saldıracağım" sözü, işte "alkolü fazla kaçırmıştı o yüzden söyledi" değil, bilerek söylenmiş bir söz. Türkiye'ye karşı söylenmiş bir söz. Tehdit. Yani "istediğimizi yaparsanız iyi gideriz, yapmazsanız çatışırız!" Çatış! Biz Amerika'nın, Avrupa'nın ya da başkasının dümen suyunda olmayacağız. Biz Türk Milletiyiz. Biz Türk Devletiyiz. Bizim kendi yolumuz var. Nasıl kendi tarihimiz varsa, kendi mazimiz varsa kendi istikbalimiz de var. Bunun kararını biz veririz. Bunun için bir bedel ödenecekse de öderiz.
"TÜRKİYE'DEKİ BÜYÜK BURJUVAZİ YILLARCA ACENTELİK YAPTI"
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Şen, hükümetin faiz kararlarını savundu. Şen faizlerin düşürülmesinin üretime geçmek için zorunluluk olduğunu söyledi:
- Faiz yüksek olursa yatırım yapmayacağız. Yatırım yapmazsak işsizlik artacak. İşsizlik artınca fakirlik-yoksulluk artacak. Biz yatırım yapmadığımız için kendimiz üretip satmayacağız. Dışarıdan alacağız, Türkiye'ye satacağız. Yani başkalarının acentesi olacağız. Zaten Türkiye'de onlarca yıl büyük burjuvazi kendisi üretmedi. Başka küresel, uluslararası, o zamanki adıyla şirketlerin Türkiye'deki acenteliğini yaptı.
- Artık diyoruz ki bundan vazgeçelim. Bunun altyapısını hazırladık. Devlet, hükümet olarak yaptığımız yatırımların sebebi bu. Onca liman, onca karayolunu, demiryolunu, havalimanını niye yaptık? Şunun için yaptık: Ürettiniz nasıl satacaksınız? Büyük bir limanınız yoksa, malınız elinizde kalır. Büyük havalimanınız yoksa kargolarınız elde kalır. Üretseniz de satamazsınız.
''ONLAR YÜZLERCE YIL DÜNYAYI SÖMÜRDÜLER''
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Şen, emperyalizmin Afrika'da yaptıklarını anlattı. Afrika'da Fransa'ya karşı olan tepkileri dile getirdi:
- Paris'i gördünüz mü? Ortalığı darmadağın ettiler. Paris'i de Londra'yı da... Onların milli geliri bizden yüksek. Çünkü onlar yüzlerce yıl dünyayı sömürdüler. Afrika'yı köleleştirdiler. Asya'ya diz çöktürdüler, köleleştirdiler. Kan ve gözyaşıyla bütün oraların varlıklarına el koydular. Bugün artık Afrika'dakiler "Afrika Fransa'yı doyuruyor" diyor. Evet bizim milli gelirimiz düşük. Ama şükürler olsun ki biz tarihimizde sömürgecilik yapmadık. Onların milli geliri yüksek çünkü dünyayı sömürdüler. Hala da sömürüyorlar. Almanya'nın da, İngiltere'nin de, Fransa'nın da hepsinin Afrika'da sömürgeleri var. O bağımsız ülkelerin çoğu doğrudan Almanya'ya, Fransa'ya, Belçika'ya, Hollanda'ya para gönderiyor. Her yıl! Bankalar dolusu para gönderiyorlar. Kimse o zavallı Afrikalıların, onların sömürülen emeklerini, yok edilen tarihlerini, yok edilen toplumlarını söylemiyor.
"TÜRKİYE'YE KARŞI LANETLİLERİN ÇEVİRDİĞİ BİR DÜMEN VAR"
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Şen, Millet İttifakı'nın buluması hakkında da konuştu. Şen buluşmada HDP'nin olmamasına dikkat çekti.
- Hiçbir zaman ekonomi ve siyaseti birbirinden ayrı düşünmüyorum ben. Tam kavram "ekonomi politik"tir bence. Ekonomi varsa siyaseti vardır, siyaset varsa ekonomisi vardır ve aktörleri iç içedir. Mesai saatlerinde ayrı masalarda olsalar da iş sonrası aynı masadalardır. Aynı lokalde, aynı masada. Biz Türkiye'ye yeni bir ekonomik model önerdiğimizde ve yapmaya çalıştığımızda karşımızda "Lanetlilerin" çevirdiği bir dümen var. Biz bunları görüyoruz.
- Dün bizim muhalefet partilerinin altısı bir araya geldiler. Herhalde yedincisi de fotoğraflarını çekti. Çünkü yedincisi yoktu masada. HDP'nin orada olması gerekmiyor mu? HDP bağıra bağıra demiyor mu "artık birlikteliğimizi resmiyete dökelim, bir kağıda yazalım" diye... Türkiye'nin istikbaline dair, yeni bir dünyada Türkiye'nin yerine dair hiçbir şey söylemiyorlar. Direkt Avrupa Birliği'ni adresliyorlar. Avrupa Birliği'nin şimdiye kadar Türkiye'ye ne faydası oldu ki yeniden o dönemi istiyorsunuz! Diyorlar ki "Avrupa Birliği bizi desteklerseniz Erdoğan'ı indiririz.
"BEN BİDEN'IN TÜRKİYE'DEKİ DOSTU DEĞİLİM"
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Şen, Millet İttifakı'nın Cumhurbaşkanı Erdoğan'a karşı yabancı devletlerle iş birliği yapmasını eliştirdi. Şen, "Ben Biden'ın Türkiye'deki dostu değilim. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Biden'ın dostu değilim" dedi.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Şen şunları söyledi:
- Niye Biden Türkiye'deki dostlarımızla Tayyip Erdoğan'ı indireceğiz dediğinde "Arkadaş sen kim oluyorsun Türkiye'nin iç işlerine karışıyorsun" demiyorsun. Biden'ın Türkiye'deki dostları kim? Bunu da bir söylesin, öğrenelim. Neden bunu Biden'a sormuyorlar? Çünkü biliyorlar Biden'ın dostları kendileri.
- Ben Biden'ın Türkiye'deki dostu değilim. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Biden'ın dostu değilim. O beni düşman olarak bellemiş zaten. Tayyip Erdoğan'ın yol arkadaşı olduğum için. Türkiye'nin iç işlerine karışmak darbe değil mi! Türkiye'deki muhalefetin çıkıp "Ya arkadaş sen kimsin" demeleri gerekmez mi! Tam tersi onlar da Avrupa Birliği'ne gidip diyorlar ki "bize destek verin biz Erdoğan'ı devirelim". Avrupa Birliği'ne selam çakıyorlar. Yahu selam bu dünyada Türk Milletine çakılır, bu kadar net!
"ATATÜRK KİM DOST KİM DÜŞMAN BİLİYORDU"
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Şen, Ulusal Kanal'da "Yükselen Asya" vurgusu yaptı. Mustafa Kemal Atatürk'ü örnek gösteren AK Parti Genel Başkan Yardımcısı, Mustafa Kemal'in batı ile iyi geçindiğini ancak onlar ile hiçbir stratejik anlaşma yapmadığının altını çizdi.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Şen şunları söyledi:
- Yeni Dünya şu; Avrupa artık eski Avrupa. Artık kendisini dahi yönetemiyor. Net. Avrupa'da çok ciddi bir yönetim krizi var. Hiçbir şeyi yönetemiyorlar. Onların bugünkü görünürdeki patronu olan Amerika güç kaybediyor. Sürekli güç kaybediyor. Hem jeopolitik ortamlarda hem ekenomik ortamlarda güç kaybediyor. Dünyanın birinci ekonomisi olmaktan çıktı zaten. İkinci ekenomi olma duruma geldi.
- Türkiye'nin batısı batıyor, Türkiye'nin doğusu da yeniden doğuyor. Biz bunu görmek zorundayız. Görüp yerimizi doğru, konumumuzu doğru belirlemek zorundayız. Bu batıdan eline ayağını çekmek değil. Orası dünyanın ikinci büyük ekenomik bloğu olarak varlığını devam ettirecek. Ama birinci bloğu olmaktan çıkıyor. Çıktı işte! Birinci blok doğumuz olacak. Doğumuzda, kuzeyimizde Rusya, Çin, Hindistan ve bu Türk Devletleri Teşkilatı ile birlikte merkezi Asya'da büyük bir Türk gücü yükseliyor olacak. Onların da bışına gelenleri görüyoruz. O güç ile Türkiye'nin gücü birleşiyor ve daha entegre bir güç haline dönüşecek.
- Asya'ya baktığımızda dünya ekonomisine yön veren 5-6 tane büyük merkez göreceksiniz. Bu büyük merkezlerden biri Türkiye oldu oldu, olmadı, vaktiyle İnönü'nün Türkiye'yi sokmuş olduğu rayda gideceğiz. O ray bizi zaten batıya köleleştirdi.
- Mustafa Kemal Atatürk, Cumhuriletimizin kurucusu batı ile iyi geçindi Kurtuluş Savaşı sonrası ama onlarla hiçbir stratejik anlaşma yapmadı. Çünkü biliyor ki asıl dost asıl düşman kim. Paktlarını Avrupa ile Amerika ile yapmadı. Doğusuyla, güneyiyle, Balkanlar ile etrafı ile yaptı. Yani bugün yükselen coğrafya ile yaptı. Ama Avrupa ve Amerika ile iyi geçindi.
- ABD ile yapılan anlaşmalar bizi köleleştirdi. Atatürk zamanında Türkiye kendi uçağını yapıyordu. Füzelerimiz vardı. İhraç ediyorduk.
"KILIÇDAROĞLU FATURALARINI ÖDEMİYOR AMA BEN ÖDÜYORUM"
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Şen, enflasyon ve halkın ekonomik durumu hakkında konuştu. Şen "Vatandaş bu konuda haklı" dedi.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Şen şunları söyledi:
- Vatandaş bu konuda haklı. Vatandaşın haklı tutumuna karşı söylenecek hiçbir şey yok. Ama konuşmamız gereken konular var. Ben de fatura ödüyorum. Kılıçdaroğlu ödemiyor ama ben ödüyorum. Hek elektrik faturasını ödedim hem de İSKİ'nin gönderdiği su faturasını ödedim. Ankara Büyükşehir Belediyesi'nin gönderdiği faturaları da ödedim. Çok sorumsuzca bir söz. Devlet yönetmeye talip olan birisinin ağzından çıkmaması gereken bir söz. Şimdi ben de ne yapayım o zaman? İGDAŞ'ın İSKİ'nin faturalarını ödemeyeyim... Böyle bir şey olabilir mi! Ödedim. İstanbuldaki doğal gaz faturam İstanbul'daki elektrik faturamın iki katından fazlaydı. Ödedim...
- Faturalarla ilgili çalışmalarımız devam ediyor. Önümüzdeki hafta sayın bakanımız açıklamalar yapacaktır. Bİraz enflasyonumuz devam edecek. Elektrikte şöyle bir sorun var: Santral yapıyorsunuz birileri karşı çıkıyor. Elektrik ihtiyacımız her geçen gün artıyor. Kömürden veya doğal gazdan elektrik üretmek istiyorsunuz. Ona karşı çıkıyorlar. Bu kadar gayri milli olunamaz.
- Türkiye'de model değişikliğinin gereği olarak ağır yatırımları yaptık. Artık acil değilse büyük yatırımlar yapmamıza gerek yok. Bireyin zenginleşmesi için yatırımları kanalize etmenin yollarını arıyoruz. Paranın vatandaşın cebine gideceği kanalları açacağız. Bizim yeni hikayemiz bireyin zengileşmesi. Bireyle birlikte toplumun zenginleşmesi söz konusu olacak.
- Bu ay yine enflasyon hissedilir. Ardından Ramazan ayı gelecek, Ramazan'ın kendine has bir enflasyonu var. Ramazan Bayramı sonrasında enflasyonun düşmeye başlayacağını öngörüyoruz. Bu düşüşün sürekli olacağını öngörüyoruz. Yıl sonu enflasyon 20'ler civarında olacak.
- Gıda pazartesi itibarıyla ucuzlamaya başlayacak.
"ABD'NİN YUNANİSTAN'DAKİ YIĞINAĞI APAÇIK BİR ŞEKİLDE TÜRKİYE'YE KARŞI"
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Şen, "ABD'nin Yunanistan'daki yığınağı apaçık bir şekilde Türkiye'ye karşı" dedi.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Şen şunları söyledi:
- ABD'nin Yunanistan'daki yığınağı apaçık bir şekilde Türkiye'ye karşı.
- Karadeniz'deki doğal gaz operasyonumuz bütün Karadeniz jeopolitiğini değiştirecek. Beraberinde Doğu Karadeniz, Kafkasya ve Orta Asya'ya doğru bir koridor jeopolitikanın merkezi olacak.
"Z KUŞAĞI YOKTUR TÜRK GENÇLİĞİ VARDIR"
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Şen, neoliberal sistemin gençliği nesneleştirmeye çalıştığını söyledi. Şen, "Z Kuşağı yoktur. Türk Gençliği vardır" dedi.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Şen şunları söyledi:
- "Z Kuşağı" kavramsallaştırmasına karşı çıkıyoruz. Z Kuşağı neoliberalizmin ve vahşi kapitalizmin gençleri tüketim nesnessine dönüştürmek için uydurdukları bir segmentasyondur. Biz gençlerin kategorize, segmente edilmesine karşıyız. Gençlerin nesneleştirilmesine karşıyız. Tüketim nesnesine dönüştürülmesine hepten karşıyız. Biz Türkiye'de onların "Z kuşağı" dediği gençliğe Türk Gençliği diyoruz.
- Z Kuşağı yoktur. Türk Gençliği vardır.