NATO'nun Doğu'ya genişleme politikasının adımları
İspanya'daki zirvede NATO'nun doğuya doğru genişleme planları ele alınacak. Genişleme için İsveç ve Finlandiya'nın da üyeliğe alınması için NATO üyelerine baskı yapılacak. Soğuk savaş döneminde sözde Sovyetler Birliği tehdidine karşı kurulan NATO, Sovyetler dağılmasına rağmen genişlemesini sürdürdü. İşte kurulduktan bu yana NATO'nun genişleme adımları ve hedefteki ülkeler...
ABD kontrolündeki NATO 2. Dünya Savaşı'nın ardından sözde “Sovyet tehdidi”ne karşı 12 ülke tarafından 1949 yılında kuruldu.
İttifakın kurulmasının hemen ardından 1952 yılında Yunanistan ve Türkiye, 1954’te Batı Almanya NATO’ya dahil oldu. 1982’de İspanya ittifaka eklendi.
NATO'nun kurulmasına gerekçe olan Sovyetler Birliği dağılmasına rağmen ittifakın genişleme çabaları devam etti.
İttifak, eski Doğu Bloku ülkelerini de içine alarak doğuya doğru hızla genişleme politikasını harekete geçirdi. Genişleme, NATO ile Rusya arasında gerginliği giderek arttırdı.
“Soğuk Savaş’ın” yani iki kutuplu dünyanın sembolü olan Berlin Duvarı’nın yıkılmasının ardından 1990’da iki Almanya birleşti ve NATO’nun parçası oldu.
Ve takvim yaprakları 17 Mayıs 1990''ı gösteriyordu. Belçika’nın başkenti Brüksel, NATO için önemli bir toplantıya ev sahipliği yaptı. Toplantıya ABD Başkanı Bush, İngiltere Başbakanı Margaret Thatcher, Almanya Başbakanı Helmut Kohl, NATO Genel Sekreteri Manfred Woerner, Sovyetler Birliği Lideri Mihail Gorbaçov ve bu ülkelerin dışişleri bakanları katıldı.
Sonradan Batı basınına da yansıyan bilgilere göre o toplantıda Batılı ülkeler, Gorbaçov’a NATO’nun Almanya’nın doğusuna genişlemeyeceğine dair söz vermişti. Ancak bu söz Gorbaçov’a yazılı değil sözlü iletildi.
NATO’nun genişlemesi, kutbun diğer tarafı olan Sovyetler Birliği’nin 1991’de yıkılmasının ardından hız kazandı. Varşova Paktı üyesi ülkeler, bu dönemde NATO’ya üye olmaya başladı. 1996'da ABD Başkanı Bill Clinton, bu ülkeleri ve eski Sovyet cumhuriyetlerini NATO'ya davet etti.
Brüksel’deki uzlaşmalara aykırı olarak NATO birkaç yıl içerisinde Doğu yönünde genişledi ve Rusya’yı çevreleyen devletler birliğe dahil edildi. Bu devletlerde füze, zırhlı tümen, savaş uçakları, topçu birlikleri ve binlerce askerden oluşan oldukça güçlü askeri bir yapılanma kuruldu.
1999'da Polonya, Macaristan ve Çek Cumhuriyeti örgüte dahil oldu. 2004'te Bulgaristan, Estonya, Letonya, Litvanya, Romanya, Slovakya ve Slovenya, 2009’da Arnavutluk ve Hırvatistan, 2017’de Karadağ, 2020’de de Kuzey Makedonya NATO'ya üye oldu. Bu ülkelerin NATO’ya dahil olması, Rusya’nın güvenlik kaygılarını arttırıyordu.
NATO-Rusya ilişkilerinin seyri de 2014’te derinleşti. Rusya’yı tehdit olarak gören Gürcistan’ın yanısıra 2014'te Meydan protestolarıyla Ukrayna NATO çatısı altına sokulmak istendi. 2022 yılına gelindiğinde ise NATO üyesi ülke sayısı 30'a ulaştı.
Son olarak Ukrayna ve Gürcistan’ın birliğe dahil edilme konusu gündeme gelince Moskova NATO’ya kırmızı çizgilerini ve Gorbaçov’a verilen sözleri hatırlattı. Ancak Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in defalarca yazılı taahhüt istemesine rağmen Moskova’nın güvenlik kaygıları giderilmedi.
Rusya'nın uyarılarına rağmen ABD'nin başını çektiği blok Ukrayna'da Batı yanlısı Zelnskiy üzerinden kışkırtmalarını sürdü. Rusya'nın güvenlik garantilerine istenilen yanıt verilmedi.
Özellikle Ukrayna’nın doğusuna kurulacak bir hava sisteminin birkaç dakika içinde Rusya’yı vurabileceği tehdidinin farkında olan Moskova, önce Donekts ve Luganks’ın bağımsızlığını tanıdı. 2022 Şubatında iki cumhuriyetin talebiyle bölgeye operasyon başlattı.
ABD denetimdeki NATO'nun doğuya doğru genişleme politikası Rusya'dan sonra en çok Türkiye;'yi tehdit ediyor. Özellikle Yunanistan'daki ABD-NATO üslerinin namluları Türkiye'ye dönük. NATO bu faaliyetleriyle Türkiye'nin Doğu Akdeniz'deki haklı mücadelesine engel olmak istiyor.
İttifaka katılmayı isteyen Bosna Hersek’in yanısıra İsveç ve Finlandiya’da da NATO üyeliği konusunda da siyasi tartışmalar devam ediyor. İsveç’te hükümet NATO üyeliğini düşünmediğini açıklamasına rağmen tutum değiştirdi. İspanya'daki zirveye üye olmamasına İsveç ,Finlandiya ve Gürcistan ve hatta gayrı resmi olarak Güney Rum Kesimi bile davet edildi.