Kur korumalu mevduata talep artıyor
Türk Lirası'ndaki değer kayıplarının engellenmesi ve dolarizasyonun kırılması adına 20 Aralık 2021 tarihinde 'Kur Korumalı Mevduat' devreye alındı. Bu sayede; yatırımcılar, birikim yapmak isteyenler mevduatlarını Türk Lirası'nda, kurdaki dalgalanmayı düşünmeden değerlendirebildi. Böylece milli paraya talep arttı.
Hazine ve Maliye Bakanı Sayın Nureddin Nebati, 11 Nisan'da KKM’nin 728 milyar liraya ulaştığını açıkladı. Uygulama döviz hesaplarında yüzde 9’a yakın çözülme getirdi. Yatırımcıların neredeyse yarısının dövizden geçiş yaptığı görüldü.
Türk Lirasını destekleyen uygulamalar ile kontrolsüz artan enflasyonu dizginleyici etki yaratması da sağlandı.
Kur Korumalı Mevduatın, liralaşmadaki başarısının yanı sıra, Türk Lirasını zayıflatan ve dolarizasyonu tetikleyen bazı unsurlar da yer alıyor. Bu unsurların arasında ithalat ödemeleri, dış borçların vade yapısı gibi başlıklar bulunuyor. Peki Dolarizasyon ve beraberinde getirdiği enflasyonla nasıl mücadele edilir?
Öncelikle planlı olarak ithal ikamesi politikalarına geçilerek ithal edilen ürünlerin yurt içinde üretilebilmesi için adımlar atılmalı. Dış ticarette milli paralarla ticarete yönelik politikalar izlenmeli. Böylelikle ithalatın yarattığı dolarizasyonun önüne geçilebilir.
Kur Korumalı Mevduatta ürün ve vade çeşitliliği artırılarak daha fazla yatırımcının sistem içine dahil edilmesi sağlanmalı.
Korumalı mevduatta Döviz bazlı varlıkların çözülmesi için yeni araçlar geliştirilmeli.
Özel sektör dış borçlarında vadeler uzatılmalı. Kamu ve özel sektör borçlanmalarında ve Merkez Bankası rezervlerinde ABD doları ve avronun payı azaltılmalı, Türkiye'nin Rusya ve Çin gibi büyük dış ticaret ortaklarına ait para birimi rezervleri artırılmalı.