Abdurrahman Dilipak'la Elif Eskin arasında nafaka tartışması!

Avukat Elif Eskin nafaka konusuna dair özetle şu noktaların altını çizdi:

DOĞRULARLA YANLIŞLAR İÇ İÇE GEÇİYOR

- Cumhuriyet'le birlikte gelen çok doğru bir uygulama nafaka ancak bir takım doğrularla yanlışlar iç içe geçiriliyor. Bazı lobilerin de etkisiyle bu konu zaman zaman köpürtülüyor. Türkiye'de aile emperyalizm tarafından saldırı altında. Aileyi korumaya çalışmanın birinci adımı kadını güçlendirmek. Eğer biz yargısal süreçleri hızlandırabilirsek zaten bu mağduriyetlerin önüne geçilecek. Yasamız bu konuda kadın ve erkek arasında tam bir eşitlik sağlıyor. Neden hep kadınlar nafaka alacaklısı Türkiye'de? Biz, kadınlarımızı istihdamda ve üretimde yeterince değerlendiremiyor muyuz? Demek ki değerlendiremiyoruz. Kadın ve erkek üretim ve istihdamda eşit olarak yer alırsa zaten o zaman süresiz nafaka diye bir sorun kalmayacak.

Gazeteci Yazar Abdurrahman Dilipak ise görüşlerini şu şekilde aktardı:

AHLAKİ VE İNSANİ BİR SORUN

- Savunulması gereken ailenin bütünü. Nafaka sorunu birinci derecede aslında toplumun sorunudur. Bugün bana kalırsa asgari ücretle geçinenler, işsizler vb. herkesin bir nafaka sorunu var. Nafaka meselesini, ahlaki ve insani bir sorun olarak tanımlamak gerekiyor. Bir işi yaparken başka bir işi bozmamak gerekir. Kadınların hakkını koruyayım derken erkeği mağdur etmek, erkeğin hakkını koruyayım derken kadını mağdur etmek ne insanidir, ne ahlakidir ne İslamidir. Dini nikahın içeriği boşaltılmış durumda. Taraflar evlenirken, boşanmanın şartlarının da konuşulması gerekir. Devletin bu konuda sorumlu olması gerekiyor. Ne devlet görevini yapıyor, ne toplum görevini yapıyor. Mağduriyetin kimse tarafından yaşanmaması için herkesin sorumluluk üstlenmesi gerekiyor. Kadın ya da erkeğin birbirlerine karşı kazanacağı bir zafer yok. Birlikte kazanacağımız tek bir zafer var: Herkesin kendi yerinde ağırlığını taşıması. Siyaset bugün fikir fakiridir. Aile, toplum, ekonomi... Her şeyi yeniden düşünme zamanı.