Türkiye'deki NATO üsleri hakkında tüm gerçekler

Serkan Aksarı'nın sunduğu Ulusal Özel programında ABD üsleri ve Türkiye'ye yapılan tehditler konusu ele alındı.

Uzman ve konuklar:

• ANKASAM Türk Dış Politikası Danışmanı Doç. Dr. Ergenekon Savrun

• Vatan Partisi Genel Başkan Yardımcısı Dr. Serhan Bolluk

• Emekli Hava Kurmay Albay İhsan Sefa

• Siyaset Bilimci Doç. Dr. Ali Fuat Gökçe

Yunanistan özelinde ve sınırlarımızı tehdit noktasında son dönemde gelen önemli açıklamalara ilişkin değerlendirmelerde bulunan Vatan Partisi Genel Başkan Yardımcısı Dr. Serhan Bolluk şu ifadeleri kullandı:

- Öncelikle karşımızdaki kuvvetin yani bize tehdit yönelten, bizim için tehdit oluşturan kuvvetin Yunanistan olmadığını saptamamız lazım. Gerek askeri bakımdan gerek ekonomik gerek siyasi olarak imkansız bir şey. Nüfusları karşılaştırsanız bile bu sonuca varırsınız. Yunanistan Türkiye'nin karşısında herhangi bir tehdit olamaz. Şunu saptamamız lazım, Yunanistan aslında tamamen Amerika'dan kullanıldığı ölçüde tehdittir. Tehdit doğrudan doğruya Amerika'dır. Tabii işin sevindirici bir tarafı şu; son zamanlarda özellikle bu İstiklal'de yapılan o PKK'nın bombalama terör eyleminden sonra doğrudan doğruya devletin en üst katlarından da bu değişik şekillerde ifade edildi. Bu iyi bir şey, biz buna önem veriyoruz.

- Amerika'nın adını zikrederek yapılan açıklamaları önemli ve değerli buluyoruz. Ama bunun bir defa çok net bir şekilde milletin önüne konması lazım. Burada tehdit Yunanistan değildir, doğrudan doğruya Amerika Birleşik Devletleri'dir. Amerika tarafından kullanıldığı ölçüde bizim karşımızdadır. Yunanistan burada bir dost safında değil, düşman safındadır. O konuda bir tartışma yok ama tehdidin kaynağı Yunanistan değildir. Yunanistan burada kullanılan bir güçtür.

 Son dönemde gelişen olaylarla ilişkin Emekli Hava Kurmay Albay İhsan Sefa da açıklamalarda bulundu. Türk savunma sanayisindeki gelişmelerden ABD’nin son derece rahatsız olduğunu ifade eden Sefa, şunları belirtti:

- Amerika hiçbir zaman Türkiye'ye karşı doğrudan cesaret gösteremez yani bunu Suriye'de görüyoruz hep taşeron kullanır. Amerika'ya göre rotasından çıkmış bir Türkiye var. Amerika'ya göre hasta Türkiye kendi rotasına giriyor ama Amerika hep böyle kendi isteklerini yerine getiren dümen suyundan ayrılmayan bir Türkiye görmeye alışmış, öte yandan Türk savunma sanayisindeki gelişmelerden Amerika son derece rahatsız oluyor. Türkiye uzun zamandan beri Amerika'dan silah almıyor kendi silahını kendi üretmeye çalışıyor, öğretiyor ve iyi yerlere geliyor. 100 yıl önce olduğu gibi yine Yunanistan'ı kışkırtıp Türkiye’nin üzerine salma çabasındalar ve bunu başaramayacakları belli bir şey.

NATO hakkında da konuşan İhsan Sefa, NATO’nun ABD için bir yaptırım gücü olduğunun altını çizdi.

Amerika NATO'nun dağılmasını göze alamaz çünkü NATO Amerika için yaptırım gücüdür. Yasal olmayan her işinde, her ülkeye girişinde NATO’yu yanına alıp yapıyor havasıyla yasal göstermeye çalışıyor ama bütün bunlar Türkiye'yi tehdit etmektedir. Bunların arkasında Amerika var. Yunanistan bunları tek başına yapacak güç ve iradeye sahip değil, yapamazlar.

 Amerika Birleşik Devletleri'nin en önemli hava üslerinden İncirlik Hava Üssü hakkında şunları kaydetti:

- Amerikalı uçağın içinde 6 tane radar vardı. Her bir radarı bir subay kontrol ediyordu. Amerikan subayının ekranındaki ile kendi ekranındakinden farkı görüyor ama ikisinin aynı olması gerekir. Orada Amerikan subayın başka bir uçak izi yaptığını ve Türkiye’ye karşı bir keşif harekâtı görüyor bakar mısınız? Yani bunun gibi pek çok olaylar zamanında rapor edildi ama maalesef o dönemin komuta kademesi bunları pek görmezden geldi. Yavaş yavaş orada işte bugünkü özel Kürdistan oluşturuldu. Şimdi Irak harekâtı Suriye'de hala devam ediyor ve nihayetinde de işte 15 Temmuz İncirlik en büyük merkezi oldu. Peki, izleyicilerimiz merak ediyor. İncirlik’i kapatabilir miyiz? Evet kapatırız. Babalar gibi kapatırız.18 Mart 1980 tarihinde anlaşmanın 12.maddesi bu yetkiyi veriyor. Kendilerini tehdit altında hissederse bunları her zaman kısıtlama ve katmana sahiptir diyor.

 Siyaset Bilimci Doç. Dr. Ali Fuat Gökçe de Ulusal Özel’de önemli açıklamalarda bulundu. Türk Amerikan ilişkilerini ele alan Gökçe şunları söyledi:

- Ne zaman Türkiye, Amerika Birleşik Devletleri politikalarına uygun hareket ederse ki geçen bir televizyon programlarında bir akademisyen aynen şunu söyledi, ‘’Türkiye, ABD müttefiki olarak kalsa yeter’’ dedi. Yani bu şekilde bir ifade kullandı çok şaşırtıcı bir ifadeydi işte. Bunu isteyen bir Amerika Birleşik Devletleri var. Yani diyor ki “Sen Türkiye olarak benim de dediğimi yap. Bunun dışında sesini çıkarma otur, ben ne istiyorsan yaparım’’ diyor. Böyle bir şey yok bu dünyada çünkü bu bölgedeki politikalar Türkiye'deki belli bir politikayla da çelişiyor.

 - Bakınız bugün Doğu Akdeniz'de Avrupa'nın enerji güvenliğini sağlayabilmek için bölgeden geçirmek istediğiniz boru hatları Türkiye'nin kara sularından geçiyor. Peki sesi çıkan ülkeler kimlerdir? Türkiye ve Rusya’dır. Rusya'yı vekil ülke Ukrayna ile sabitledi zayıflatmaya çalışıyor. Türkiye'yi de Yunanistan'la tehdit ettirerek Türkiye'nin güneyinde bir güvenlik tehdidi oluşturarak, Yunanistan'da ne zaman Türkiye bu bölgede operasyon yapmak isterse Yunanistan Doğu Akdeniz ve Ege’de sesini yükselterek Türkiye'nin dikkatini dağıtmayı amaçlıyor. Bütün amacı bu.

 ANKASAM Türk Dış Politikası Danışmanı Doç. Dr. Ergenekon Savrun da sınırlara yapılan tehditlerin tarihsel boyutuna değindi. Yunanistan ve Güney Kıbrıs Rum yükünü Türkiye’nin üzerine salarak Türkiye’yi çevrelemek istediklerini belirten Savrun, şunları söyledi:

- 1975'te biz ilk kez Türkiye'de mevcut bulunan Amerikan üstlerinin kapatılmasına yönelik güzel milli bir karar aldık ve Amerika’nın üsleri kapatıldı. İncirlik, Çiğli efendime söyleyeyim yine Ankara'da bulunan üsler, Konya 3 Ana Jet üstü Balıkesir'de işte füze rampaları, Muğla, Aksaz gibi üsler… Tabii Amerika neden bunu yapıyor? Milli kararları için çevreleme politikası güdüyor.

 - Rusya'nın üstüne saldıkları gibi Yunanistan ve Güney Kıbrıs Rum yükünü Türkiye'nin üzerine salarak Türkiye'yi çevrelemek istiyorlar. Türkiye'yi meşgul etmek istiyorlar. Suriye ve Irak'ta kuzeyinde mevcut bulunan hain terör örgütünü de destekleyerek Türkiye'yi söz sahibi etmek istemiyorlar. Tabii bu yaptıklarında af buyurun Türkiye’yi kıstıracaklarını sanıyorlar ama işte Sayın Binbaşı Gökçe de dile getirdi. 40 yıldır Türk ordusu aslanlar gibi mücadelesini veriyor. Türkiye asla diz çökmeyecektir. Tarihte de çökmedi. Biz Mustafa Kemal Atatürk'ün Kuvâ-yı Milliye ile birlikte şanlı istiklal harbimizle birlikte kan gözyaşı ve terle kurduğumuz devletimizi, cumhuriyetimizi asla bu emperyalistlere bırakacak da değiliz.