Filistinliler Yahudilere Toprak Sattı mı? Yalanlar ve Tarihsel Gerçekler
Aksa Tufanı operasyonu sonrası, Hamas'ın direnişini karalamak için çeşitli sloganlar ve videolar dolaşıma sokuldu. Özellikle "Filistinliler İsrail'e toprak sattığı için bu durumda" ifadesinin tarihsel olarak doğru olup olmadığını sizin için araştırdık.
İsrail'in Filistinlilere karşı uyguladığı şiddetin tarihi, siyonist devletin kuruluşundan öncesine dayanıyor. Osmanlı döneminde nüveleri atılan Siyonist İsrail Devleti'nin nasıl kurulduğu ise tartışmaların ana odağı halinde. Bazı iddialara göre, Filistinlilerin Yahudilere sattığı topraklar sayesinde Siyonist İsrail Devleti'nin kurulduğu öne sürülüyor. Peki durum gerçekten böyle mi?
Yahudiler Gözünü Filistin'e Dikiyor
Siyonizmin kurucusu Theodor Herzl tarafından kurulan Dünya Siyonist Örgütü'nün kurulduğu Birinci Siyonist Kongresi 1897'de toplandı. Kongrede Yahudilerin Filistin'de bir devlet kurması ve Filistin'e Yahudi göçünün örgütlenmesi kararlaştırıldı. Herzl ve ona destek verenler o dönem Osmanlı Devleti'ne ait olan Filistin'den toprak satın almak için yoğun çaba sarf etti. O dönemlerde Filistin topraklarının yüzde sekseni mirî arazi statüsündeydi. Mirî arazi, tımar sisteminde tımar sahiplerine verilen toprağa verilen isimdi. Mirî arazinin mülkiyeti devlete ait olduğu için satışı yasaktı. Ancak tımar sisteminin işletilemediği dönemlerde ve Kavalalı Mehmet Ali Paşa isyanı ile Filistin'in devlet otoritesinden kopartıldığı süreçte bazı toprakların mülkiyeti devletinin elinden gitti. Özel mülkiyet gibi alınıp satılan bu toprakların büyük kısmı, sonraki süreçte Osmanlı tarafından geri devletleştirildi. Ancak Osmanlı-Rus savaşı sonrası Filistin'deki mirî arazilerin bazıları, dış borçlanma yüzünden devlet tarafından satışa çıkarıldı. Ancak yine de bu toprakların Yahudiler tarafınan alınması devlet kararları ile engellendi.
1. Dünya Savaşı Öncesi Filistin'deki Yahudilerin Sahip Olduğu Topraklar
1867-1882 arasındaki dönem, diğer dönemlere göre Filistin'de yabancı Yahudilerin en çok toprak satın aldıklar dönem olarak bilinir. Buna karşın 1. Dünya Savaşı'ndan hemen önce Filistin Yahudilerin sahip olduğu toprak, Filistin topraklarının yüzde 1'ine bile karşılık gelmemektedir. Şöyle ki; 1900 yılında Yahudilerin kurdukları yerleşim merkezlerinin sayısı 22, tasarruflarında olan arazi miktarı yaklaşık 219 bin dönüm ve kırsal nüfusları ise 5.210 olarak tespit edilmiştir. Filistin'in toplam yüzölçümünün hemen hemen 30 bin kilometre kare, yani yaklaşık olarak 30 milyon dönüm olduğu düşünülürse, 19. yüzyılın bitiminde Yahudilerin elindeki 219 bin dönümlük toprak, tüm yüzölçümün ancak % 0.73'üdür.
Filistin'in İngiliz Mandasına Girmesi
11 Aralık 1917’de İngiliz General Allenby’in Kudüs’ü işgal etmesiyle Filistin’de İngiliz askeri yönetimi başlamıştır. ABD Başkanı Wilson’un önerisiyle 1920’de kurulan Milletler Cemiyeti, Osmanlı Devleti’nin Ortadoğu topraklarını, yeni dünya düzeninin ürettiği manda sistemi çerçevesinde 24 Nisan 1920’de San Remo Konferansı’nda İngiltere ve Fransa arasında paylaştırmıştır. öylelikle Filistin’de 1917 işgalinden beri süren İngiliz askeri yönetimi yerini sivil manda yönetimine bıraktı. Lloyd George, Filistin’i 1920-1925 arasında yönetmek üzere aslen Yahudi olan ve Dünya Siyonist organizayonu içerisinde aktif rol alan Herbert Samuel’i görevlendirdi. Herbert Samuel, esas olarak Filistin'de bir Yahudi devleti kurulmasını sağlamak için İngiltere tarafından yayınlanan Balfour Deklerasyonu'nu hayata geçirmekle görevlendirilmişti. Bu dönemde Filistin'e yoğun Yahudi göçü gerçekleşmiş ve Filistin'de bulununan Yahudiler de topraklarını genişletmeye başlamıştı. Kiralanan arazilerde hak iddia eden Yahudiler, 1. Dünya Savaşı öncesinde çeşitli oyunlarla elde ettikleri küçük miktardaki araziye komşu Filistinlileri topraklarından kovmaya başladı. Bu dönemde Yahudilerin toprak satın alması da hız kazandı. 1930'larda, İngiliz mandasının değiştirdiği Tapu kanunu sonrası, arazi satışları arttı. Yahudilerin satın aldığı toprakların %52,6'sı Filistinli olmayan toprak sahiplerinden, %13,4'ü hükûmet, kiliseler ve yabancı şirketlerden ve sadece %9,4'ü fellahlardan satın alındı. 1918 yılında Filistin'deki Yahudilerin elinde bulundurduğu toprak 418 bin bönümken bu sayı İngiliz mandası sonrası 1939'da 1 milyon 514 bin dönüme kadar çıktı.
İsrail Devleti'nin Kuruluşu
14 Mayıs 1948’de BM paylaşım planı uyarınca İsrail Devleti’nin kuruluşu ilan edildi. 1949 yılının ilk aylarında BM, İsrail ile Arap ülkeleri arasında doğrudan müzakereler düzenlendi. Müzakereler sonucunda bir ateşkes anlaşması imzalandı. Anlaşmada sahil şeridi, Celile ve tüm Necef İsrail’e, Yehuda ve Samiriye (Batı Şeria) Ürdün’e, Gazze Mısır yönetimine ve Kudüs’ün ise Eski Şehir'in de dahil olduğu doğu kısmı Ürdün’e, batısı da İsrail’e bırakıldı. Bu süreçte 700 binden fazla Filistinli topraklarından kovuldu. 1948'de kurulan İsrail tarafından, çeşitli dönemlerde Filistin toprakları işgal edildi. 1947'de Yahudiler Filistin topraklarının sadece yüzde 7'sine sahipken, sonraki süreçte bu oran İsrail lehine çok yükseldi.
Filistinliler Yahudilere Toprak Sattı mı?
Sonuç olarak Yahudilerin İsrail'de elde ettiği toprak esas olarak İngiliz mandası ve yerinden sürülmüş Filistinlilerin topraklarına el koyma yoluyla gerçekleşti. Filistinlilerin Yahudilere toprak satışı, tekil örneklerden öteye geçmemektedir. Filistin topraklarının yüzde 1'ine bile tekabül etmeyen bu satışlar bugün İsrail zulmünün kaynağı olarak gösterilmektedir. Oysa İngiliz mandası ve sonraki dönemde Yahudilerin Filistinlilerin topraklarına el koyması sorunun temel dayanağıdır.