Fatih Sultan Mehmet'in çocukluk defterindeki ilginç detaylar
Fatih Sultan Mehmet'e ait çocukluk defterindeki çizimler, 1940 yılında Ord. Prof. Dr. Süheyl Ünver’in defteri incelemesi ile çizimlerdeki ayrıntılara dikkat çekti.
Topkapı Sarayı arşivinde bulunan çok eski ve Fatih Sultan Mehmet'in çocukluğunda kullanıldığı anlaşılan defterin çizimlerindeki ayrıntılar incelendi.
1940’lı yıllarda geleneksel Türk sanatları ve kültürüne katkılarda bulunan Ord. Prof. Dr. Süheyl Ünver’in dikkatini çeker.
Ünver kaynağı konusunda bir türlü emin olamadığı bu defteri uzun aralıklarla gözden geçirir.
Defterin Fatih’in babası Sultan II. Murad Han dönemine ait olduğu kesindir. Yapıldığı kağıtlar da dönemin İtalya’dan getirilen kağıtlarıdır.
Üstelik Hazine-i Humayun’a konacak kadar ve Sultan II. Abdülhamit’in emriyle saray mücellithanesinde ciltlenip bakımı yapılacak kadar önem gösterilmiştir.
Süheyl Ünver, 1961 yılında defteri “Fatih’in Çocukluk Defteri” adlı bir çalışmasıyla ilan eder.
Topkapı Sarayı arşivinde bulunan defter Fatih Sultan Mehmet’e dair bilinen en eski belgeleri de içermektedir.
DEFTERİN İÇERİSİNDEKİ ÇİZİMLER
Tamamlanmış veya eksik pek çok tuğra denemesi bulunuyor.
O dönemin eserlerinde rastlanan türden pek çiçek motifi, at başları, baykuş, leylek, kartal çizimleri, kanat şeklinde desenler.
Fatih’in hocalarının ve o dönem etrafında gördüğü kimselerin karikatürleri, sarıklı yüz çizimleri, Hıristiyan portreleri, Eski Türkçe alfabe, Yunan alfabesi, Farsça beyitler...
FATİH SULTAN MEHMET'İN ÇOCUKLUK DEFTERİ
“Panorama 1453 Tarih Müzesi”ndeki büyük boy panolar arasında en fazla ilgi görenlerden birisi de, Fatih Sultan Mehmet’in çocukluk defterindeki çizimlerden örnekleri gösteren fotoğrafların yer aldığı pano.
21,5 x 28,5 cm. ebadındaki 180 sayfadan oluşan defterin ilk hâlinin nasıl olduğu bilinmiyor.
Defter, 2. Abdülhamid Sarayının Mücellithanesinde yeniden ciltlenmiş.
Bugün Topkapı Sarayı Müzesi Hazine Kütüphanesi’nde muhafaza edilen defter, ilk önce 1986 yılında vefat eden Ord. Prof. Dr. Süheyl Ünver’in dikkatini çeker.
Süheyl Ünver, “İstanbul Risaleleri” isimli eserinin 4. cildinde yer alan “Bir Defterin Düşündürdüğü Husus: Karanlıktan Aydınlığa” başlıklı yazısında, defteri ilk önce 1940 yılından önce gördüğünü belirterek “İlk görüşüm bende hiçbir tesir bırakmadı” diyor.
1950’de üçüncü defa gördüğünde ise defteri daha yakından incelediğini “fakat bir türlü bunu 1953’te İstanbul’un 500. Fetih Yılı dolayısile neşre cesaret edemediğini” kaydediyor.
DEFTER GERÇEKTEN FATİH’İN ÇOCUKLUK DEFTERİ Mİ?
Süheyl Ünver, yazısında, ‘Fatih’in çocukken kullandığı karalama defteri’ olarak bilinen defterin gerçekten Fatih’e ait olup olmadığı konusunda tespitlerini ve kanaatlerini de kaydediyor.
“Defterin ne başında, ne ortalarında ve ne de sonunda Fatih ve devrine aidiyetini bildiren hiçbir kayıt yoktur” diyen Ünver, yazısının devamında, defterin ve defterdeki çizimlerin özelliklerini sıralayarak, buradan hareketle çizimlerin Fatih’e ait olabileceğine dair kanaatini ifade ediyor.