Atatürk Harf Devrimini neden yaptı? Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün Harf Devrimi ile gerçekleştirdiği yenilikler ve uyguladığı kanunlar!
Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk, Harf Devrimine çok önem veriyordu. Hayata geçen Harf Devrimi ile gerçekleşen yeniliklerin korunması için birçok kanun çıkarmıştı. Peki Harf Devrimi ile Atatürk ne düşünüyordu? Harf Devrimi ile hayatımıza giren yenilikler haberimizde.
1928 yılında Harf Devrimi gerçekleşti. Peki Harf Devrimini neden yaptı Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk? 1920 yılında gerçekleşen Harf Devriminin önemini saymak ile bitmez.
Osmanlı İmparatorluğu zamanında kullanılan Arap alfabesinin karmaşık olduğu anlaşılmıştı. Çünkü 1928 yılında okuma yazma bilenlerin nüfusu sadece %8'lik bir kesime denk geliyordu. Ankara Üniversitesi verilerine göre. Osmanlı İmparatorluğu zamanında 1928 yılında %8'e denk gelen okuma yazma oranı, 1928 yılındaki gerçekleştirilen Harf Devrimi ile birlikte 1935 yılının sonunda okuma yazma oranı %20'lik orana, savaşın sonunda ise %30'luk orana çıkmıştı bile.
Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk, Türk halkının bir an önce okuma yazma öğrenmesini istiyordu. Bunun için, Halk Mektepleri, Halk Dersaneleri ve Gece Kursları Millet Mektepleri’ne dönüştürülerek bir okuma-yazma kampanyası başlatılmıştır. 1929 yılında Millet Mektepleri Kanunun kabul edilmesiyle okulların yanı sıra tüm devlet kurumlarında, köylerde, kahvehanelerde, hapishanelerde Millet Mektepleri açılmıştır. Okul bulunmayan yerlerde birer ay süreli gezici kurslar düzenlenmiştir. 1930 yılında da yurttaşların öğrendiklerini unutmamaları amacıyla “Halk Okuma Odaları” açılmaya başlanmıştır.
1928 HARF DEVRİMİ İLE NE KAZANDIK?
ATATÜRK HARF DEVRİMİNİ NEDEN YAPTI?
Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk, bilinçli bir Türk toplumuna çok önem veriyordu. Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'e göre ilimden uzak olan toplumlar, başka medeniyetlerin altında ezilmeye mahkumdu. Bu yüzden her Türkiye Cumhuriyeti bireyinin okuma yazma öğrenmesi lazım ve bilim ile iç içe olması lazımdı.
ATATÜRK VE BİLİM NEDİR?
Emperyalist güçler Türk halkını kötülemek, tarihe kara leke bırakmak üzere barbar diye adlandırmasının aksine, Türk toplumu tarihte her zaman zeki bir toplum olmuştur. Tarihin başlangıcından bu yana diğer medeniyetlere örnek olmuş, medeniyetin temellerini atmıştır. Bunu Türk tarihini incelediğimizde görebiliriz. Ve Türk halkının tarihi bu kadar zengin iken hiçbir toplumun altında ezilmemesi gerekir.
Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün bilime verdiği önemi, şu sözü ile hatırlayabiliriz:
- Bilâkis müterakki, mütemeddin bir millet olarak medeniyet sahasının üzerinde yaşayacağız. Bu hayat ancak ilim ve fen ile olur. İlim ve fen nerede ise oradan alacağız ve her ferd-i milletin kafasına koyacağız, ilim ve fen için kayıt ve şart yoktur …
ATATÜRK'E GÖRE TÜRK TARİHİ NEREDEN BAŞLAR?
Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk bilime bu kadar önem verirken, dünya ile iletişim uzak tutulamazdı. İlim nerede ise oraya gidip ilim alınmalıydı.
Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk, ilime bu kadar önem verdiği kadar Türk halklarının bütünlüğüne de önem veriyordu. Asya'daki akrabalarımız ile iletişim daha rahat sağlanmalı, birbirimizi anlamamız kolaylaştırmalıydı. Çünkü Türk ulusunun yükselişi, Asya ile bütünlük kurulmasıydı. Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün Asya Türk birliğine verdiği önemi de en güzel örneği olarak, kendi özerkliğini sağlamış İran Devleti içinde bulunan Nahçıvan'dan anlayabiliriz. Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk burayı İran Şah'ına bir miktar para ödeyerek, özerkliğin alınmasını sağlamıştı. Nahçıvan, Türkiye Cumhuriyeti'nin Asya'ya giden Türk kapısı olmuştur. Ve Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk harf devrimi ile öyle bir devrim yaptı ki artık, Türkiye Cumhuriyeti'nin çıkardığı gazeteyi Edirne'den Tanrı Dağlarına kadar herkes rahatlıkla okuyabilecekti.
HARF DEVRİMİ İLE NE HEDEFLENDİ?
Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün 1928 yılında gerçekleştirdiği Harf Devrimi'nin önemini saymak ile bitiremezken, Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk, Harf Devrimine çok önem veriyordu ve bunu kanunlar ile korumak istiyordu. Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün Harf Devrimi hakkında uyguladığı kanunlar:
Madde 1- Arap harfleri yerine Lâtin esasından alınan Türk Harfleri Kabul edilmiştir.
Madde 2- Kanunun yayın tarihinden itibaren devletin bütün daire ve müesseselerinde ve bütün şirket cemiyet ve hususi müesseselerde Türk harfleriyle yazılmış olan yazıların muameleye konulması mecburidir.
Madde 3- Devlet dairelerinin her birinde Türk harflerinin uygulanma tarihi 1929 Ocak ayının birinci gününü geçemez. Tahkik evrakı ve fezlekesi ve ilâmlar ve matbu muamelât cetvel defterleri, kayıtları ve senetleri, nüfus evlenme cüzdanları ve kayıtları, askerî kimlik ve cüzdanları 1929 Haziran başından itibaren Türk harfleri ile yazılacaktır.
Madde 4- Eski harflerle yapılan halk başvurularının kabulü 1929 Haziran’ının birinci gününe kadar yapılabilir. 1928 Aralık başından itibaren Türkçe her türlü özel veya resmî levha, tabela, ilâm ve sinema yazıları ile kezalik Türkçe özel veya resmi her türlü gazete, risale ve mecmuaların Türk harfleriyle basılması ve yazılması mecburidir.
Madde 5- 1929 Ocak başından itibaren Türkçe basılacak kitapların Türk harfleriyle basılması mecburidir.
Madde 6- Resmî ve özel bütün tutanaklarda, 1930 Haziran başına kadar, eski Arap harfleri stenografi gibi kullanılabilir. Devletin bütün daire ve müesseselerinde kullanılan kitap, kanun talimatname, defter, cetvel kayıt sicil gibi matbualar 1930 Haziran başına kadar kullanılabilir.
Madde 7- Para ve hisse senetleri ve bonolar ve çekler ve tahviller ve pul ve sair kıymetli evrak ile hukukî mahiyeti haiz bütün eski vesikalar değiştirilmedikleri müddetçe geçerlidirler.
Madde 8- Bütün bankalar, imtiyazlı ve imtiyazsız şirketler, cemiyetler ve müesseselerin bütün Türkçe muamelelerine uygulanması 1929 Ocak ayının birinci gününü geçemez… Bunlar ellerinde mevcut eski Arap harfleriyle basılmış matbuaları 1930 Haziran başına kadar kullanılabilirler.
Madde 9- Bütün mekteplerin öğretiminde Türk harfleri kullanılır. Eski harflerle basılmış kitaplarla öğretim yapılması yasaktır.