Soylu'dan İmamoğlu'na: "Büyükelçi masalarında üretilmiş bir kurnazlıktır"
İçişleri Bakanı Soylu, sosyal medya hesabından İBB Başkanı İmamoğlu'nun YSK üyelerine hakaretten yargılandığı dava hakkında bir video yayınladı. Bakan Soylu, İmamoğlu'nun davayı İçişleri Bakanlığı'na bağlama çabalarına, ""Büyükelçi masalarında üretilmiş bir kurnazlık" diyerek tepki gösterdi.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, sosyal medya hesabından bir video yayınladı. İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun YSK üyelerine hakaretten yargılandığı davada kendisini hedef göstermesine tepki gösteren Bakan Soylu, "İstanbul'u ve mahkemenin etrafını isimlerimin yazdığı ve yalan yanlış birçok cümlenin bulunduğu afiş ve billboardlarla donatmak, mağduriyet peşinde koşmak siyaset değil, olsa olsa büyükelçi masalarında üretilmiş bir batı kurnazlığıdır." ifadelerini kullandı.
Bakan Soylu, İmamoğlu'nun "31 Mart’ta seçimi iptal edenler ahmaktır" sözlerini dinleterek,"Hukuku bilen, siyasetle uğraşmış, az çok siyaset haberleri izlemiş herkes bilir ki, ülkemizdeki seçim süreci hakimlerden oluşan Yüksek Seçim Kurulu tarafından yürütülür. Seçimlerle ilgili her türlü kararı onlar alır. Seçimin iptaline de yine Yüksek Seçim Kurulu karar verdiği için sarf edilen bu sözün muhatabı da onlardır ve doğal olarak mesele yargıya taşındı" açıklamasında bulundu.
Bakan Soylu sözlerini şöyle sürdürdü:
- Şunun bilinmesini isterim ki, Süleyman Soylu olarak bu davanın hiçbir yerinde davalı, davacı müdahil, müşteki veya başka bir sıfatla bulunuyor değilim. Bana açılmış bir dava değil, benim açtığım bir dava da değil. Hatta İçişleri Bakanlığı'na bağlı hiçbir birim de bu dava ile hukuken ilgili değil.
- Ancak bu davanın yargılaması sırasında İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı, dava konusu ifadesiyle şahsımı, yani İçişleri Bakanı'nın kastettiğini söylemiş. Yani hakareti bana yöneltmiş. Ben de kendisi hakkında bu ifadesinden dolayı ayrıca bir şikayette bulundum. Bu şikayet YSK ile ilgili olan davadan ayrı olarak İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı'nda devam ediyor.
- Kamuoyunu da yargıyı da kandıramazsınız. YSK ile olan meselesini halledemeyeceğini anlayınca ve buradan bir ceza alma ihtimalini görünce konuyu İçişleri Bakanı'na bağlamaya çalışmak, mahkeme salonu önüne kalabalıklar çağırıp, yargıyı baskı altında tutmaya çalışmak, devam eden bir davayla ilgili duruşmadan tam 1 gün önce, İstanbul'u ve mahkemenin etrafını isimlerimin yazdığı ve yalan yanlış birçok cümlenin bulunduğu afiş ve billboardlarla donatmak, mağduriyet peşinde koşmak siyaset değil, olsa olsa büyükelçi masalarında üretilmiş bir batı kurnazlığıdır.