Ergenlik döneminde depresyon: Aileler için uyarılar ve erken müdahale stratejileri
Ergenlik döneminde depresyon, genellikle göz ardı edilen ancak erken tanı ve müdahale ile tedavi edilebilen bir rahatsızlıktır. Uzman Dr. Sebile Aslı, aile içi çatışmaların bu dönemde depresyon gelişimini nasıl tetikleyebileceğini aktardı.
Moodist Psikiyatri ve Nöroloji Hastanesi Çocuk ve Ergen Psikiyatristi Uzman Dr. Sebile Aslı, ergenlik dönemindeki çocukların psikolojik gelişiminde aile içi çatışmaların büyük bir rol oynadığını belirtiyor.
Çocukların bu dönemde aileleriyle yaşadıkları çatışmaların beklenenden fazla olması, depresyon ve kaygı gibi ruhsal bozuklukların gelişimine zemin hazırlayabiliyor. Dr. Aslı, ergenlerin daha karmaşık düşünme yetilerine sahip olduğu bu dönemde, bu çatışmaların genellikle gençlerin duygusal durumlarını olumsuz etkilediğini vurguluyor.
ERKEN TANI VE TEDAVİ DEPRESYONUN KRONİKLEŞMESİNİ ÖNLEYEBİLİR
Dr. Aslı, ergenlik dönemindeki depresyonun tedavi edilmediğinde, bu rahatsızlığın kronikleşebileceğini ve yaşam kalitesinde önemli düşüşlere neden olabileceğini belirtiyor. Depresyon tedavi edilmediğinde, gençlerin sosyal, duygusal ve akademik gelişimleri ciddi şekilde olumsuz etkilenebilir. Akademik başarı düşer, okul reddi görülebilir ve gençler sosyal izolasyona girebilir. Ayrıca, depresyonun ilerleyen süreçlerde tekrarlama ihtimali de artar.
AİLELERİN ROLÜ: ÇOCUKLARI DİNLEMEK VE DESTEKLEMEK
Ailelerin çocuklarındaki depresyon belirtilerini erken fark etmeleri büyük önem taşıyor. Dr. Aslı, ailelerin çocuklarını yargılamadan dinlemeleri gerektiğini ve duygusal destek sağlamaları gerektiğini vurguluyor. Ailelerin çocuklarının ruhsal sağlıklarını izlemeleri, ergenin kendini anlaşıldığını hissetmesine yardımcı olur. Ayrıca, ebeveynlerin depresyon belirtilerini fark ettiklerinde bir çocuk ve ergen psikiyatri uzmanına başvurmaktan çekinmemeleri gerektiğini belirtiyor.
AİLELERİN DİKKAT ETMESİ GEREKEN 9 İPUCU
Dr. Aslı, ergen depresyonunun çeşitli belirtilerle kendini gösterebileceğini söylüyor. İşte ailelerin dikkat etmesi gereken bazı depresyon belirtileri:
1. Mutsuzluk ve Keyifsizlik: Ergen, önceki aktivitelerden artık zevk almaz.
2. İçe Kapanıklık: Sosyal izolasyon ve yalnızlık hissi.
3. Ağlama Atakları ve Sinirlilik: Aşırı duygu değişimleri.
4. İştah ve Uyku Problemleri: Aniden kilo kaybı ya da aşırı yemek yeme.
5. Enerji Düşüklüğü ve Kronik Yorgunluk: Günlük aktivitelerde zorlanma.
6. Değersizlik ve Suçluluk Duyguları: Kendisini değersiz hissetme.
7. Okul Başarısında Düşüş: Eğitimde belirgin bir gerileme.
8. Alkol ve Madde Kullanımı: Kaçış olarak alkol veya uyuşturucu kullanımı.
9. İntihar Düşünceleri: Ölüm ve intihar düşünceleri, kendine zarar verme.
PSİKO-EĞİTİMDEN İLAÇ TEDAVİSİNE
Depresyon tedavisinde, belirtilerin şiddetine göre çeşitli yöntemler kullanılabilir. Hafif düzeyde depresyonda psikoeğitim ve destekleyici müdahaleler etkili olabilirken, orta düzey depresyonda bilişsel davranışçı terapi gibi yaklaşımlar tercih edilebilir. Şiddetli depresyon vakalarında ise ilaç tedavisi gerekebilir. Dr. Aslı, terapilere ek olarak psikofarmakolojik tedavilerin, özellikle kronik ve dirençli depresyonlarda kullanılması gerektiğini belirtiyor.
ERKEN TANI VE TEDAVİ NEDEN ÖNEMLİ?
Ergenlik döneminde depresyon, erken tanı konduğunda tedavi edilebilen bir durumdur. Erken müdahale, depresyonun kronikleşmesini engelleyebilir ve gencin sosyal, akademik ve duygusal gelişimini olumlu yönde etkileyebilir. Ailelerin, çocuklarının ruhsal sağlığını gözlemlemeleri ve herhangi bir değişim fark ettiklerinde uzman bir psikiyatrist ile görüşmeleri, sürecin sağlıklı bir şekilde yönetilmesini sağlar.