''Ukrayna'nın Rusya karşısında kazanma şansı yok''

Emekli Tümamiral, elektronik mühendisi, akademisyen, hoca Dr Ali Deniz Kutluk 39 yıl Deniz Kuvvetleri, NATO’da iki dönem yöneticilik, istihbarat, akademide deniz hukuku ve siyaset biliminde yüksek lisans ve doktora sonrasında hocalık, özel sektörde üst düzey yönetici olarak hem askeri hem de siyasi açıdan bir yönetici/uzman olarak Dr. Berna Bridge'in sorularını yanıtladı.

''Ukrayna'nın Rusya karşısında kazanma şansı yok''

Emekli Tümamiral, elektronik mühendisi, akademisyen, hoca Dr Ali Deniz Kutluk 39 yıl Deniz Kuvvetleri, NATO’da iki dönem yöneticilik, istihbarat, akademide deniz hukuku ve siyaset biliminde yüksek lisans ve doktora sonrasında hocalık, özel sektörde üst düzey yönetici olarak sorularımızı hem askeri hem de siyasi açıdan bir yönetici/uzman olarak yanıtladı. Söyleşiye ayrıntıları ile iki bölüm halinde https://www.youtube.com/watch?v=P6CUUbaamVM&t=5s&ab_channel=BernaBridge ve https://www.youtube.com/watch?v=i_J3S6Hc6DM&t=3276s&ab_channel=BernaBridge Youtube adreslerinden ulaşabilirsiniz. Söyleşide Ukrayna olaylarının yıllara dağılan arka planını, ABD manipülasyonlarının ve baskılarının gerçeğini, Karadeniz’de yaşananları Brüksel, Ukrayna ve Moskova’daki ofislerinde bizzat yaşayan, bizzat yöneten bir kişi olarak ayrıntılarıyla açıklamakta, bilmediğimiz, medyaya yansımayan noktaları paylaşmaktadır. Yine bir amiral olarak Çanakkale Savaşının özelliklerini ve Atamızın liderliğini ikinci söyleşide uzun uzun açıklamaktadır. Bu iki söyleşide soramadığımız iki sorunun yanıtlarını da burada kendisinden yazılı olarak aldık:

RUS ORDUSU NEDEN YAVAŞ İLERLİYOR

Dr. Berna Bridge: Ukrayna harekâtını bir amiral olarak nasıl değerlendiriyorsunuz? Basında farklı yorumlar duyuyoruz.

Dr. Deniz Kutluk: Askeri harekatın gelişimini kentler veya varoşlarda konumlandırılmış basın mensupları değil günlük askeri durum raporlarını elde eden askeri harekat merkezleri doğru olarak bilebilirler. Bu yönden bakıldığında ve tarafsız gözlem raporları-haritaları incelendiğinde Rusya'nın kararlı ve istikrarlı şekilde ve kent savaşlarına saplanmaksızın askeri hedeflerini elde etmekte olduğunu görüyoruz ve kabul da etmeliyiz. Ukrayna hiçbir yerden destek alamaz bir durumdadır ve ezici üstünlükleri ile üstüne gelen Rus kara-hava (ve hatta deniz) gücünün baskısıyla tahrip olmaktadır. Kiev ve/veya Odessa'nın ele geçirilmesiyle askeri hedefler tamamlanacak diye kabul edilebilir. Siyasi hedeflere de yaklaşılmıştır. Putin'in 6 maddelik Barış Planının 4 maddesinde uzlaşma yakındır, son iki madde ise önceki geçmişleri itibariyle daha farklı uzlaşılarla çözümü tamamlayabilir. Oligarkların Rusya içinde başkaldırması ihtimali pek de olası değildir, çünkü Putin'in sıkı kontrolü altındadırlar. Rus Ordusunun yavaş ilerlemesinin iki gerekçesi şu olabilir: İlki 5 Mart 2022'de askeri hedefler Donbass'ın ötesine, tüm Ukrayna'ya yayılarak yığınaklanmanın önceki amaçlarına göre çok fiziken genişletilmiştir (Azak Batı yakası, Güney Ukrayna ve Kiev) Şu anda bu harekat için güç üstünlüğü de azalmıştır; ikincisi Rusya kent savaşlarından kaçınmaktadır ama izleyenler kentlerin düşüp düşmediğine göre yorum yaparak ilerleme hızlarının yavaşlığına yorum getirmektedirler! Batı kampında Ukrayna'nın "Ekonomik yaptırımlar sonuç verene kadar" Zelensky'nin siyasi çözüme yanaşmaması yolunda telkinleri olduğu sıkça dile getirilmektedir, ancak bu durumda kaybeden Ukrayna halkı ve alt yapısı olacaktır ki zalimlikten ötedir. ABD'nin gerekirse ikinci bir Zelensky bulabileceklerini açıklaması ise abestir (ve Ukrayna iç işlerine karışmaktır da...) Türkiye'nin Ukrayna'ya S-400 vermesini önermek, ciddi bir öneri ise, son derecede absürt, saçma ve akıllara ziyandır. Türkiye hava sahasında kötü niyetleri olanların düşüncesi olabilir. Türkiye'nin bu konuda ABD'ye güveni birçok nedenle azalmıştır (ve ABD bu güveni geri kazanmak istiyorsa çok çabalar göstermelidir.) Rusya süpersonik silahlarını kullanarak nükleer korumalı yeraltı depolarını tahrip etmiştir ki bu füzelerin kinetik gücünden bile kurtulacak korunaklı askeri hedef olmayacağını göstermiş olmaktadır. Keza hedeflerine, aynen Batı teknolojisinde de var olduğu gibi, seyir füzeleri ile Hazar denizinden erişebileceğinin de gövde gösterisini yapmıştır. Batı son iki yıldır Rusya'nın askeri vuruş teknolojisinde arayı açtığını zaten raporlamaktaydı. Sınırlarının kontrolünü ve hava üstünlüğünü kaybetmiş Ukrayna'nın Rusya karşısında kazanma şansı yoktur ve daha fazla direnmek sadece ezilmesine ve kayıplarının artmasına neden olacaktır. Şu an %66'sında uzlaşı olabilecek gibi görünen siyasi çözüm paketi üzerine konsantre olunması ve arkada dönmüş bulunan onlarca dolabın neticesinde içine düşürüldüğü durumdan bir an önce kurtulma yoluna gitmesi gereklidir.

SEYİR HALİNDEKİ DENİZCİLER TEDBİRLİ OLMALI

Dr. Berna Bridge: Odessa'ya yönelecek bir amfibi harekattan korunmak için dökülmüş 420 mayının da Türkiye'ye yaratacağı sorunun mahiyeti ve çözümleri nelerdir?

Dr. Deniz Kutluk: Chernemersky (Odessa güneyinde) ve Yuzhne ile Ochakiv (Odessa doğusunda) kıyı kentleri önündeki plajlara Ukrayna'nın döktüğü belirtilen 420 sığ su deniz mayınından bir kısmının dip ağırlıkları ile bağlantılarını kopararak serbest kaldığı ve yüzerek akıntı ile Türkiye kuzey kıyılarına ve İstanbul Boğazına yönelmiş olabileceği yolunda Navtex ve diğer duyurular yapılmıştır. Seyir halindeki denizcilerin tedbirli olması, iyi bir gözetleme nöbeti oluşturması ve mayın tespitlerini yetkililere rapor etmeleri istenmiştir.

Dr. Berna Bridge: Hem iki söyleşi hem bu yanıtlar için çok teşekkür ederiz.

abd türkiye rusya Ukrayna nato rapor son mart