Unutulamayan yarım kalışlar ,İçsel huzursuzluğun kaynağı olabilir
Zeigarnik etkisi, tamamlanmamış görevlerin veya yarım kalan işlerin zihnimizde daha fazla yer edinmesi fikrini temel alır. Bu durumu, insan zihninin, bir işin sonlanmaması halinde sürekli olarak o işe geri dönüş isteğiyle beslenmesi olarak tanımlamak mümkündür.
''Ne varsa yarım kalmış, geleceğindir. Bir kez girilmiş sokaklar, açılmamış kapılar...'' Cemal Süreyya
Hiç unutamadığınız o eski aşkınız, sonlanmamış ya da yarım bıraktığınız kitaplar, zihnimizi sürekli meşgul eder. Buna ''yarım kalmışlık etkisi'' denir. Beyin, yarım kalmış işleri her zaman tamamlamak ister; bazen de rüyalarımızda tamamlatır. Bu aslında zihnimizin bir tür tamamlama arzusu ve düzen kurma çabasıdır."
Bir an düşünün ki, bir romanın sayfalarını çevirdikçe aklınızda yoğun bir merak ve çözülmemiş sorular yığını oluşuyor; her okuduğunuz cümle, henüz ortaya çıkmamış bir sonun gizemini taşırken, bitmemiş bir hikaye zihninizde yankılanıyor. O sonu bulma arayışı, beyninizin hatırlama mekanizmasını harekete geçiriyor ve belirsizlik, tamamlanmamış görevle ilgili bir tür içsel huzursuzluk yaratıyor.
Zeigarnik etkisi, ilk kez Sovyet psikologu Bluma Zeigarnik tarafından 1920'lerde keşfedilmiştir. Zeigarnik, Paris'teki bir kafede, garsonların tamamlanmış siparişleri unuttuğunu, ancak henüz tamamlanmamış olanları kesinlikle hatırladıklarını gözlemlemiştir. Bu gözlem, onun zihinsel süreçlerde tamamlanmamış görevlerin veya yarım kalan işlerin nasıl daha fazla dikkat çektiğine dair bir araştırma yapmasına ilham vermiştir.
Kısacası, Zeigarnik etkisi, tamamlanmamış görevlerin zihin üzerindeki etkisini açıklayan bir fenomendir ve Bluma Zeigarnik'in yaptığı gözlem ve deneylerle literatüre kazandırılmıştır. Bu etki, günümüzde motivasyon, öğrenme ve hata değerlendirmesi gibi pek çok alanda psikolojik araştırmaların temelini oluşturmaktadır