Öncelik kader ortağımızın
ABD...
PKK/PYD'ye binlerce TIR silah verdi, vermeye devam ediyor.
Teröristleri eğitip donatmayı hızlandırıyor.
Suriye'nin petrollerini çalıyor.
Doğu Akdeniz ve Ege Denizi'nde Türkiye'ye karşı askeri yığınak yapıyor.
Denizlerde "İntikam" tatbikatları icra ediyor.
15 Temmuz'u tezgahlıyor.
FETÖ'yü himaye ediyor.
Ambargo uyguluyor.
Parası ödenen F-35'leri vermiyor.
...
İsrail...
PKK/PYD'nin baş destekçiliğini sürdürüyor.
Suriye, Irak ve Türkiye'yi bölmek istiyor.
İkinci İsrail'i kurmak istiyor.
Filistin'i işgal ediyor.
Halkına da zulüm ediyor.
Türkiye'nin dostu İran'ı hedef alıyor.
...
Birleşik Arap Emirlikleri...
Sedat Peker'i himaye ediyor.
15 Temmuz'daki rolü biliniyor.
ABD'nin ileri karakolluğuna devam ediyor.
Türk şirketlerine saldıran Eş-Şebab'ı finanse ediyor.
...
Suudi Arabistan...
PKK/PYD'ye ayırdığı kaynakları herkes biliyor.
Türk mallarına ambargo uyguluyor.
Türkiye sınırları içinde cinayet işliyor.
İsrail'in Filistin işgaline gözü ve kulağını kapatıyor.
...
Ermenistan....
Türkiye'yi soykırım yalanıyla suçluyor.
Türkiye'den toprak istiyor.
Talat Paşa'ya hakaret eden heykel hala Şirak kentinde sergileniyor.
...
Bu ülkelerin Türkiye düşmanı faaliyetlerini saya saya bitiremeyiz. Ama tabi Türkiye'nin bu ülkelerle ilişkilerini normalleştirmesini elbette savunacağız. Ancak yukarıda sayılan olguları yabana atamayız. Önce onları bu ülkelerin önüne koyacağız. Türkiye düşmanı tavırlara son vermelerini isteyeceğiz. Aksi halde ilişkileri normalleştirmek sözden öteye geçmez. Türkiye'nin çıkarlarına da uymaz.
Bu tablo karşısında peki ya Suriye?
PKK/PYD Türkiye ve Suriye için ortak tehdit.
Suriye ordusu da PKK/PYD'yi bitirmek istiyor.
İkinci İsrail'e karşı direniyor.
Doğu Akdeniz'de önemli bir müttefikimiz.
Ticari açıdan başta sınır illeri için çok önemli bir konumda.
...
Suriye ile kader ortağıyız. Çünkü ABD'nin bölücü ve gerici projeleri kapsamında hedefiz. Burada öncelik "ABD, İsrail, Ermenistan, Suudi Arabistan, BAE mi, yoksa Suriye mi?" sorusu gündeme geliyor. Ve tabi ki de Suriye...
Ankara Şam hattında üst düzey doğrudan temaslar Atlantik cephesinin bölgedeki planlarını en hızlı alt üst edecek gelişmelerden biri olacak. Bu aynı zamanda Asya cephesindeki konumumuzu sağlamlaştıracak, Rusya, Çin ve İran başta olmak üzere aynı cephede olduğumuz ülkelere güven verecek. Önümüzdeki günlerde Dışişleri Bakanlığımızın yeni bir atağını bekliyoruz.
