Murat İnce
Murat İnce Köşe Yazısı

Cemevleri yasal statüye kavuşuyor

3 - 6 ve 11 Aralık tarihlerinde ulusalkanal.com.tr'de üç bölüm halinde "Bölücülük Aleviliğin Yakasından Düşmeli" başlıklı yazımız yayınlandı ve farklı yerel gazetelerde, sitelerde yer buldu. Yazımızda Alevicilik yapanları Alevilerimizin başına çöreklenmiş unsurlar olarak değerlendirdik. Anadolu Aleviliğini emperyalizmin piyonlarına yem etme uğraşısı içindeki Alevicileri teşhir etmek devrimci sorumluluğumuzun gereğidir. Bir devrimci Aleviler lehine iyileştirici girişimleri gördüğünde destekler, alkışlar ve art niyetle hareket ederek süreci sabote etmez. Kendisi Amerikancı PKK'nın kuyruğuna takılır ve bundan zerre kadar utanç duymaz ama, iş hükümetin olumlu yönde adımlar atmasına gelince karşı saldırılara geçerler.

18 Aralık tarihinde yayınlanan haberlerde Adalet Bakanı Abdulhamit Gül'ün Tunceli Cemevi önünde yaptığı açıklamada, "Cemevlerine yasal statü tanınması noktasında bizler de Adalet Bakanlığı olarak, mevzuat anlamında çalışmalarımızı yaptık" dedi. Bu açıklama son derece önemlidir ve Alevilerimiz arasında sevinçle karşılanacaktır. Bölücülüğün Aleviler arasındaki etkisinin en aza inmesi açısından büyük önem taşıyor.

HEPİMİZİN HÜZNÜ VE ACISI

Sayın Abdulhamit Gül konuşmasında ortak hüzne ve acılarada değindi. Sünni/Alevi kardeşliğini pekiştirecek bir içeriğe sahip sözlerinin etkisini ileriki zamanda daha iyi göreceğiz. Adalet Bakanı Abdulhamit Gül'ün, “Baba Mansur’un, Düzgün Baba’nın, Ana Fatma ve nice ulu erenlerin bulunduğu coğrafyaya saygımızı ve sevgimizi arz etmek üzere ve maneviyatı yaşamak üzere ziyarette bulunduk. Türkiye’de 84 milyon vatandaşımız her konuda farklı düşüncede olabilir fakat bir konuda hepimiz ortak kanaate sahibizdir. O da ehlibeyt sevgisidir, Hz. Ali, Hz. Hasan sevgisidir. Kerbela hüznü hepimizin ortak hüznüdür, acımızdır. Bizim geçmişimiz de geleceğimiz de birliktedir. Bin yıldır bu coğrafyada alevi kardeşlerimiz, bu toprakların asli huzuru olarak yaşamıştır ve yaşayacaktır." sözleriyle yeni bir sayfa açmaktadır.

CEMEVLERİ VE YASAL STATÜ

Alevilerimizin sorunları çözümlenmesi zor veya imkansız sorunlar değildir. Zaten önemli bir kısmı çözülmüştür. Binlerce Cemevi'nin yanı sıra dernek, federasyon ve vakıflar aksatmadan faaliyetlerini sürdürüyor. Hatta PKK/HDP yanlısı Alevici (Aleviler değil) kuruluşlar dahi çalışmalarını devam ettiriyor. "Geçmişte alevi inancını ve Alevileri reddeden politikaları reddettiklerini" söyleyen Sayın Gül sözlerini şöyle sürdürdü, “Yaklaşımımız ve tutumumuz ortadadır. Biz hep birlikte Türkiye'yiz. Özellikle cemevlerinin hukuki anlamdaki taleplerini yerine getireceğiz. Cemevlerine yasal statü tanınması noktasında bizler de Adalet Bakanlığı olarak, mevzuat anlamında çalışmalarımızı yaptık. Bu konuda haklı ve hukuki talepleri yerine geleceğine inanıyoruz. Bunlar haklı taleptir. Bu taleplerin karşılanması da meşrudur. Hükümetimiz bu haklı talebi yerine getirecektir. Ben cemevi dedelerine de teşekkür ediyorum. Hepimizin evi, ocağı, dergahı aynıdır, 84 milyon insan birdir. Kardeşliğimizi nice bin yıllara ulaştıracağız.”

Şu ana kadar 53 ilde 1500'ün üzerinde Cemevi Cumhurbaşkanlığının bilgisi dahilinde ziyaret edilmiş ve Alevilerin sorunları, talepleri dinlenmiştir. Sahada yapılan çalışmalar neticesinde sona gelinmiş ve gerekli adımların atılacağını Adalet Bakanı açıklamıştır.

SONUÇ YERİNE

Türkiye, etnik ve dini ayrımcılıktan çok çekti ve bir yere gelip dayandı. Emperyalizmin desteklediği bölücü ve gerici örgütlerin ellerindeki kozları almak ülkemize birşey kaybettirmez, tersine kazandırır.

Tunceli Cemevi başkanını ve yöneticilerini birleştirici, hoşgörülü, cesaretli tavırlarından dolayı kutluyoruz. Tüm tepkileri göğüsleyerek daha önceleri Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş'ı konuk eden Cemevi en son Adalet Bakanı Abdulhamit Gül'ü ağırlayarak iyi bir girişime önayak olmuştur. Yine geçen hafta Tunceli'nin Nazımiye İlçesinin Kıl köyündeki Düzgün Baba Cemevinde Tunceli Valisi ve askerlerin katılımıyla cem yapılması ilimizin geldiği yeri göstermesi açısından önemlidir.

Alevilikten nemalananların devrinin kapanmasına yönelik girişimler önemlidir. Alevileri emperyalizmin yedeğine çekmek ve PKK/HDP ile bir kısım sahte solcunun kullandığı malzeme olmaktan çıkarmak açısından bu açıklama değerlidir.