Ekonomi dehaları iş başında
Türkiye’de ekonomi kimlere emanet? Palavraların gölgesinde başarı nidaları atılırken, bakkal Ahmet’in yapmayacağı hatalarla teknik iflas aşamasına kadar geldik. Önümüzdeki süreçte nakit 220 milyar dolara ihtiyacımız var ve bu parayı nereden bulacağımız bilinmiyor.
Tüketim ekonomisiyle vatandaştan şirketlere kadar herkesi borç batağına sürükleyen, sonra da bunu çıkıp başarı diye anlatan tayfanın matematik öğretmenlerinin belirlenmesi gerekiyor. Çünkü dört işlem dersi işlenirken, sanırım kaytarmışlar.
Çok karışık meselelere girmeyeceğim. Sadece birkaç örnekle birlikte işin sağlamasını yapacağım. Bunların başında kurallara ne kadar uyduklarına dair bir zihniyet göstergesi var. Havalimanına ‘ÇED raporuna ihtiyaç yoktur’ diyerek ÇED raporu yazanlar hızını alamadı. Şimdi de AVM’leri ÇED raporundan muaf tutmaya hazırlanıyorlar.
Yani doğayı katledebilirsin; ama alışveriş merkezi yapıp, içini ithal mallarla doldurup ondan sonra da raftan ithalata, aldığın borç parayla milyon dolarlar dökebilirsin. Sonra da Cumhurbaşkanı düzeyinde çıkıp, ithal cep telefonlarından şikâyet edersin. İşte size kendi içinde çelişen bir ekonomi dahiliği... Ustalık (!), böyle bir şey olsa gerek.
İkinci örneğimiz de elde ne var ne yok satıp savmakla ilgili... Maliye Bakanı çıkar ve 9 yıldaki özelleştirme performansını açıklar. 61,2 milyar dolar... Daha da hızını alamaz enerji, ulaşım, sigortacılık, telekomünikasyon ve şans oyunlarında son gaz özelleştirmeye devam edeceklerini söyler.
Peki o zaman kasaya fazladan 61,2 milyar dolar girdiyse ve ekonomi söylendiği gibi büyüyüp, ülke ekonomisine gelir katkısında bulunduysa, 2002 yılında 87 milyar 253 milyon dolar olan Türkiye’nin döviz pozisyon açığı, Eylül 2014 itibariyle 390 milyar dolara nasıl dayandı? İşte ekonomi dehalarının performansı...
Hemen bunun yanıtını da verecek bir örnek hatırlatalım. Anımsayacaksınız; Türkiye’de otoyol ve köprülerin özelleştirilmesi gündeme geldi. Tümünü 5,8 milyar dolara 20 yıllığına satmaya kalktılar. O dönemde Prof. Dr. Esfender Korkmaz’ın yaptığı hesaba göre 20 yıllık borç alsak bile kasaya 8,5 milyar dolar girecekti. Neyse ki son anda ihaleyi iptal ettiler.
Ama o tarih itibariyle yapılan özelleştirme miktarı toplamı 42 milyar dolardı. Yine AKP’nin resmi internet sitesinde otoyol, duble yol ve köprülere harcanan paranın 40 milyar dolar olduğu belirtiliyordu. İşte keskin ticari zekâ, 42 milyar dolarlık mal satıp, 40 milyar dolar harcayarak ürettiğini, 5,8 milyar dolara satmaya kalkan yaklaşımda gizli.
Peki nasıl hesap yapıyorlar? Kendi içinde başlı başına bir tartışma konusu olan 2B arazilerinin satışına bakalım. TBMM Plan Bütçe Komisyonu’nda bütçe sunumunda Maliye Bakanı Mehmet Şimşek açıkladı. 2B taşınmazlarının satışından toplam elde edilen gelir 3,2 milyar TL’lik tahsilât. Yani kaba bir hesapla 1,6 milyar dolar.
Peki ilk hesap neydi? Tarih 15 Eylül 2007... Dönemin Samsun Milletvekili ve AKP Tanıtım ve Medya Başkan Yardımcısı Suat Kılıç açıklıyor: “Devlet 2B’den 50 milyar dolar bekliyor.” Aradan 3 sene geçiyor, bu sefer açıklama Maliye’den ve beklenen gelirin 25 milyar dolar olduğu söyleniyor. 2014 Kasım’ında açıklanan rakam ise 1,6 milyar dolar. İşte size hesap uzmanı ekonomi yönetimi...
Bakın daha doğa ve kültür katliamı yapıp, boş ve bu nedenle görevsiz barajları 800 milyon dolara mal edeceğini söyleyip, 4-5 milyar dolara mal edip, bir de çalıştıramamasından ve bu yaklaşımdan bahsetmiyorum bile.
Sadece bu örnekleri bile alt alta koyduğumuzda neden bu hale geldiğimizin yanıtı açık değil mi? Ama rahat olun ekonomi dehaları iş başında. Hatta efsunladıkları gazeteciler de ‘Türkiye’nin şerbetli olduğunu ve hiçbir sorun yaşanmayacağını’ belirterek, ekonomi bilimi (!) adına literatüre geçecek yaklaşımlar sergiliyorlar.
Ben bu konuda daha radikalim. Ekonominin mutlaka ticaret-siyaset-tarikat üçgeninin nimetlerini kavramış bir hocaya üfletilerek sorunlarından arındırılması taraftarıyım. Güler misin; ağlar mısın?
Şimdi de 1 Aralık itibariyle ödeme sıkıntısı çeken piyasalarda, vergi borcu olanların banka hesaplarına haciz getirme tehdidini savuruyor. Sizce ne olur? Bence dönen çeklerden başlayarak piyasada büyük gürültü kopar. Sonra da hep birlikte başarılı ekonomi palavrasının ne demek olduğunu öğreniriz.
Çetin Ünsalan
ulusalkanal.com.tr