Ufuk Akkaya
Ufuk Akkaya Köşe Yazısı

Tayyip Erdoğan Ergenekon’da delil olacak!

Başbakan Tayyip Erdoğan’ın birden bire “dinlendiğini” açıkladı. Üç gün önce de CHP’nin önerisi, Başbakan Erdoğan’ın da oluru ile TBMM’de “böcek komisyonu” kurulmasına karar verildi.

Erdoğan, 21 Aralık 2012 tarihinde NTV’de kendisini dinleyenlerin adresini de verdi:

Devletin kurumları birimleri arasında bazı yanlış alışkanlıklar var. Bu yanlış alışkanlıkları tamamen atamıyorsunuz. Dinleme de buna dahil. Bende dahil bu dinleme bitmemiştir. (…) Makama bir böcek koydular koymadılar vesairesini sen bilemezsin ki zaten bu tür şeyleriyapanlar en yakınınıza yapıyorlar. Arama tarama esnasından ilgili birimlerimiz bunu buldu çıkardı.”

DİNLEYEN YAKININDAKİ DEVLET KURUMU

Erdoğan evine böcek (dinleme cihazı) yerleştirenlerin “en yakınında” ve “devlet kurumu” olduğunu açıkladı.

Başbakan, satır arasında geçen ifadeleri 29 Aralık 2012 tarihinde TRT’de yayınlanan Enine – Boyuna programında daha net olarak açıkladı: “Yaparsa bu işleri tarih boyunca bilirsiniz en yakınızdakilerle yaparlar.”

Hem Başbakanlık Teftiş Kurulu hem de Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) böceklerin peşine düştü.

Dinleme olay bir teşkilat işi yani özel bir örgütlenme istiyor. Türkiye’de de dinleme yetkisi MİT, Emniyet ve Jandarma’da. Dinlemelerde tek merkezden, Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı’ndan yapılıyor. O da mahkeme ya da savcılık kararı ile mümkün(!)

JANDARMA KARAGAH’TA

Erdoğan’ın yakını MİT mi, Emniyet mi, Jandarma mı?

Erdoğan’ı kim dinledi?

Hepimiz biliyoruz ki Erdoğan’ın yanına iki kurum yanaşabiliyor; MİT ve Emniyet. Bir dönem emniyet İstihbaratı Erdoğan’a çok yakındı. Ancak son iki yıldır Erdoğan’ın en güvendiği ekip MİT personeli, hatta özel temsilcisi.

Jandarma’nın Erdoğan’ın yanında olması da mümkün değil! Jandarma karargaha çekildi!

İKTİDAR KRİZİNİN BÖCEKLERİ

Erdoğan bir yıl önce bulunan böcekleri bir anda açıklamasının elbette bir anlamı var. Adını koyalım bunlar iktidar krizinin böcekleri. Cemaat MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ı sorguya çekilmeye çalıştı. Böcekler de işte o süreçte bulundu. Erdoğan ameliyat masasında, MİT Müsteşarı da Beşiktaş yolundayken. Önce Hakan Fidan kurtarıldı sonra da Başbakan Erdoğan, Başbakanlık korumalarının tamamını aniden değiştirdi.

Erdoğan’ın iktidara geldiği günden MİT krizinin yaşandığı döneme kadar yakın çevresinde hep Emniyet İstihbaratı vardı. Erdoğan, Fethullah Gülen ekibinin denetimindeydi.

Hem F tipi ekip hem de artık herkesin varlığında şüphe etmediği “özel örgüt” ile Türkiye dizayn edildi. Bütün her şey Erdoğan’ın liderliğinde yürütüldü.

DİNLEYENİ DİNLERLER

Erdoğan'ın dinlenmesi olayı yeni değil, telefonlarının dinlendiğini İşçi Partisi açıklamıştı. Aydınlık Dergisi de İşçi Partisi’nin açıkladığı Erdoğan’ın telefon kayıtlarını yayınladı. Bu kayıtlara göre Erdoğan 2003’te dinlenmişti.

Deniz Yıldırım’ı hepiniz bilirsiniz, 2009’da Aydınlık Genel Yayın Yönetmeniydi. 9 Kasım 2009’dan bu yana tutuklu. Nedeni de Erdoğan’ın ses kasetlerini Aydınlık’ta yayımlamak. Ergenekon savcılarına kalırsa Erdoğan’ı dinlemek!

Başbakan Erdoğan kendisini dinleyeni değil dinlendiğini ortaya çıkaranı hapse atmıştı (Bu bir iddia değil, gerçektir. Hem de belgeli. Deniz Yıldırım Başbakanlık faksı ile tutuklanmıştır. Bu konuyu başka bir yazıda anlatacağız).

Erdoğan, şimdi ise “beni yakın çevremdekiler dinledi” diyor.

Aslında bu bilgiyi 18 Ekim 2009 Show TV ekranında Erdoğan’ın yakın çalışma arkadaşı Eski Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener açıklamıştı. O gün Şener şunları söylemişti:

“Dinlemeleri bizzat Erdoğan’ın başında olduğu bir ekip yöne­tiyor. TİB'deki düzenlemeleri odacısına kadar Ulaştırma Bakanı’yla birlikte yaptılar. Ekipler İsrail’de özel olarak yetiştirildi. Ama dinleyeni dinlerler. Görev verdiği adamlar kendisi­ni dinledi. Yakın çevresi şantaj için dinlemiş olabilir. TİB’in yaptığı ise tamamıyla yasadışı dinlemedir. Bu yeni bir Susur­luk olayıdır.”

Bu bir telekulak kanunudur: “dinleyeni de dinlerler”.

DENİZ NEDEN CEZAEVİNDE!

Erdoğan’ı yakın çevresi dinliyorsa Deniz Yıldırım neden içeride?

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu da Başbakan Erdoğan’ın ses kasetlerinin kendilerinde de olduğunu açıklamasına rağmen Deniz Yıldırım neden Erdoğan’ı dinleyen gazeteci olarak Silivri Cezaevi’nde?

Bu durumda Deniz Yıldırım bir gün bile cezaevinde kalamaz, bu suçtur.

Deniz Yıldırım’ın delili Başbakan Tayyip Erdoğan’ın açıklamalarıdır.

“Bu kayıtlar bizde de var” diyen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun da Ergenekon Mahkemesi’ne tanık olarak başvurması gerekmez mi?

Ufuk Akkaya

Twitter: @ufuk_akkaya

ulusalkanal.com.tr

Tayyip erdoğan ergenekon da delil olacak