Kredi kartı borcu olana müjde

Bir gün ders için gittiğim bir enstitüde sınıfa sordum: Aranızda kredi kartı borcu olmayan var mı? İki kişi dışında herkes onayladı. O iki kişiye dönüp ‘kredi kartınız yok’ değil mi; dedim. Doğruydu… Gerçekten de Türkiye’nin sessiz ama fokurdayan sorunlarından biri bu.

Yapılan araştırmalar kredi kartlarının yüzde 80’ler düzeyinde giyim, gıda ve barınma için kullanıldığını göstermesine rağmen, kısır döngü içerisinde, insanların hayatında bilinçsizlikle başlayan bir kullanım çaresizlikle devam ediyor.

Çoğu zaman bir tüketici kredisi alarak kapatılan ya da bankaların yarı faiz oranlarına kredi kartı kapatma olanağı verip, tefecilikten takibe girişilen kişiler tarafından bu döngünün boyutu daha da büyüyor. Üstüne bir de hukuk tanımaz bir biçimde aidat, işlem parası, ATM’den makbuz parası gibi vakumlama da cabası.

Ama artık tüm bu sorunlar bitti. Çünkü Türk tüketicisi için, kimsenin çok farkında olmadığı yeni bir kapı açıldı. Mısır’da Milli Bereket Bankası önce dolar cinsinden İslami bono çıkarmak için hazırlıklarını tamamladığını açıkladı. Ardından da bombayı patlattı: yıl bitiminden önce Master Card ile işbirliği içinde İslami kredi kartını halka arz edeceğini duyurdu.

Ne var bunda demeyin? Okumasını biline çok şey var. Aslında ‘sözde bahar’ diye başlayan bu hikâyenin nasıl borçlandırma ve varlıkları hortumlama mekanizması yarattığının en güzel kanıtı. Durun, daha tüm bölgeye yayılacak. Geçtiğimiz günlerde ‘Al kartı ver petrolü’ diye yazdığımda aslında tam da kast ettiğim buydu.

Şimdi bir ülkede kredi kartı olması normal olabilir. Bir ülkenin bono çıkarması da ekonominin gerekliliklerinden biri olarak algılanabilir. Ama işin başına ‘İslami’ sözcüğünü yerleştirdiğiniz durum değişiyor. Eğer niyetiniz bu kelimeyle bölgeyi kafalamak değilse, mesela sıfır faiz uygulaması yapmanız gerekir.

Sizce öyle mi olacak? Belki adına başka bir şey diyecekler, ama yaptıkları uygulama bal gibi de faiz olacak. Tıpkı bizimkiler gibi… Peki diyeceksiniz ki bundan bize ne? İşte fırsat burada başlıyor. Burada gırtlağınıza kadar borca ve faiz kıskacına düşmediniz mi? Eğer bu kart bahsedildiği gibi ‘İslami’ ise, faiz de olmayacağına göre gidin alın karttan birer tane, oradan çekip çekip, sıfır faizle borcunuzu taksitlendirmiş olur.

Diyeceksiniz ki, bize niye versinler? O zaman hamili kart yakınımdır safhasına geçeceksiniz. Mısır Milli Bereket Bankası’na gidip, bu ülkeye bahar getiren demokrasi (!) mücadelesinin en büyük destekçilerinden birinin yönettiği ülkeden geldiğinizi söyleyin.

İnanın, halen bütün bu hikâyenin banker cehennemi olduğunu anlamadılarsa, size o kartı verirler. Yalnız ufak bir uyarıda bulunayım. Sonradan ‘İslami bankacılık’ yaptığını söyleyenler, eve faiz farkı diye ekstre yollarsa şaşırmayın. İtiraz ederseniz de size Nasrettin Hoca’nın kazan hikâyesini hatırlatırlar. Belki biraz değiştirerek:

‘Yaşananın bahar olduğuna inanıyorsun da, bu istediğimizin faiz olmadığına neden inanmıyorsun?’ Haklı mı, haklı…

Çetin Ünsalan

ulusalkanal.com.tr