Merkez Bankası ne anlatıyor?
Merkez Bankası enflasyon raporunu açıkladı. Yıl sonu enflasyon beklentisi yüzde 14,6... Peki şu an itibariyle kaç? Yüzde 14,7... Yani bu mantıkla ilerlersek sene sonuna kadar sıfır enflasyonla yaşayacağız ve geçtiğimiz seneye oranla da fiyat artışları da yüzde 25 oranında gerileyecek.
Sizce bu mümkün mü? Bunun yanıtını verebilmek için, geçen yıl nisan ayı sonu itibariyle Merkez Bankası’nın 2018 sene sonu için enflasyon tahminin ne olduğuna bakmamız gerekiyor.
30 Nisan 2018 tarihi itibariyle Merkez Bankası, yıl sonu enflasyon beklentisini yüzde 0,5 oranında arttırarak yüzde 8,4’e çıkardı. Neden? Ocak ayı enflasyon raporunda yüzde 7,9 olarak açıklamıştı.
Peki aynı tarihte yapılan açıklamaya göre 2019 sonu enflasyonu kaç olarak tahmin ediliyordu? Merkez Bankası’nın açıklamasına göre yüzde 6,5...
2018 yılı sonunda enflasyon ne gerçekleşti? Yüzde 20,3... Yani yüzde 100’den fazla sapma... Şimdi 2019 itibariyle ne tahmin ediyor? Yüzde 14,6... Yani yine yüzde 100 sapma... Düz mantıkla hareket eder ve Merkez Bankası’nın yanılma payını baz olarak alırsanız, 2019 sene sonunda enflasyonun rahatlıkla en az yüzde 30 olacağını söyleyebilir miyiz? Söyleriz...
Peki bu gerçekçi olur mu? Şüphesiz olmaz. Çünkü 2019 yılının bundan sonraki diliminde nasıl bir ekonomik seyir oluşacağını tahmin edebiliyoruz; ama kesin bilmiyoruz. Fakat mesele tahminse, Merkez Bankası’nın sınıfta kaldığı çok açık.
Tüm bunların resmi rakamlar üzerinden yapılan tahminler olduğunu hatırlatmam lazım. Çünkü bugün itibariyle zaten gerçek enflasyon, ortalamalara vurduğunuzda yüzde 30’un bile çok üzerine çıkmış durumda.
Bundan sonra Merkez Bankası’nın aynı toplantıda rezervlerle ya da olasılıklarla ilgili değerlendirmelerinin bir kıymeti var mı? Bana kalırsa yok. Yani sürekli yüzde 100 sapma yaşayan, yaşamakla kalmayıp, aynı sapma olmayacakmış gibi bir tavırla, sürekli kamuoyunu ikna etmeye çalışan bir Merkez Bankası’nın ne söylediğinin hiçbir önemi yok.
İşte bence asıl tehlike tam da burada. Rakamların hepsini bir kenara bırakalım. Çünkü resmi olarak ne açıklanırsa açıklansın çalışanından esnafına, memurundan sanayicisine kadar herkes sokakta ne yaşadığını biliyor.
Ama bir ülkenin ekonomik sıkıntı yaşadığı süreçlerde itibarını koruması zorunlu olan; çünkü sıkıntıdan çıkmak için olmazsa olmaz kurumlardan biri olma özelliği taşıyan Merkez Bankası, bu kadar sözüne güvenilmez bir hal aldıysa, esas problem orada başlıyor demektir.
Şimdi isteyen Merkez Bankası’nın enflasyon raporunu ve açıklamalarını yorumlasın. Bana kalırsa hiçbir kıymeti yok. Ve yineliyorum gerçek tehlike bu itibar kaybındadır.