Metin Akgerman
Metin Akgerman Köşe Yazısı

Milli Elektrikli Otomobil projemiz TOGG başarı ile ilerliyor

Bu yazıdaki amacım, TOGG projesinin gelişimi konusunda açıklanan bazı verileri özet olarak sunmak, bu veriler üzerinde fikir jimnastiği yapmak ve politika yapıcıların değerlendirmesi için, başta pazarlama konuları olmak üzere önerilerde bulunmaktır.

İşin başındaki Sn. Gürcan Karakaş, bu projeyi teknik olarak başarı ile yapabileceği konusunda güven veriyor. Projenin teslim süresi biraz erken olur, biraz geç olur, ama belli ki, kaliteli bir elektrikli araba 2 sene içinde satışa hazır hale gelecek. Pazarlama konusunda ise ülke çıkarlarını gözeten, politika yapıcılarında katkı sunduğu bütünsel bir yaklaşıma ihtiyaç var.

Bu işin önemini iyi kavramamız gerekiyor. 10 sene içinde, kabaca tanesi 30.000 USD’dan, 175.000 adet üretimden 5,5 milyar USD satış hacminden bahsediyoruz. Bugün, Türkiye'nin borsa fiyatlamasına göre en değerli şirketi olan Ford Otosan'ın cirosu (2020) 6,2 milyar USD civarındadır. Bu bağlamda, TOGG projesi ile, Türkiye'nin en değerli ilk 2-3 şirketinden birinin doğum sürecini yaşamaktayız.

Projenin temel aksama riskleri kanımca, projeye aktarılan kaynağın kesilme riski, yani proje yatırımcıları tarafında olacak sorunlar ve başta Gürcan bey olmak üzere yönetim ekibindeki devamlılığın bozulması riskleri olabilir. Bunlar arabanın üretilmesi ile ilgili riskler.

Bir de arabanın ticari olarak başarılı olması ile ilgili riskler var ki bu, daha geniş bir alan. Birçok kurumun eşgüdüm halinde çalışmasını gerektiriyor.

Genel olarak doğru yolda gidiyora benziyoruz. Projede emeği geçen herkes, işlerin bu noktaya gelebilmesinden dolayı tebriği hak ediyor.

TOGG projesinin devamlılığının sağlanması yüksek öncelikli konumuz olmalı. TOGG’un mevcut yatırımcıları, gelecek yatırımcıları ve çalışacağı bankalar bilmeliler ki, TOGG projesinin arkasında güçlü milli bir irade var ve projenin başarılı olması için tüm siyasi partiler hükümete gelmeleri durumunda projeye destek olacak.

Proje hakkında ne biliyoruz hatırlayalım:

1. İlk üretilen model C segmentinde, SUV tipi yüksekçe bir elektrikli araç olacak.

2. Üretim tesisleri Gemlik'te deniz kıyısında, TSK'nın tahsis ettiği bir arazide kurulmakta.

3. TOGG ekibi önemli ölçüde tamamlanmış durumda ve hem Gebze tarafındaki ( Bilişim Vadisi) idari merkezde, hem fabrika tarafında çalışıyorlar. Fabrika kampüsü tamamlandığında merkez ekip fabrika kampüsüne geçecek.

4. Proje, bir elektrikli araba projesi olarak değil bir "tekerlekli bilgisayar" veya "akıllı cihaz" olarak açıklanıyor. Verilen mesaj, asıl değerin, düşük kar marjlı araba işinden değil yüksek marjlı yazılım, mühendislik işlerinden geleceği yönünde.

5. Proje "startup" benzeri yalın ve çevik iş modeli yaklaşımları ile yürütülüyor. İş ortağı yapılacak diğer startuplar ile göz mesafesinde olunacağı vurgulanıyor. Hem dışarıya verilen mesaj "iş ortaklarımıza tepeden bakarak patronluk taslamayacağız", hem içeriye verilen mesaj "hiyerarşik yapılar ile ekip ruhunun tadını kaçırmayacağız" mesajları.

6. Projenin yatırımcıları BMC (19%), Turkcell (19%), Zorlu Holding (19%), Kok grubu ( Karsan) (19%), Anadolu grubu (19%) ve TOBB (5%).

7. Elektrikli bataryanın pil hücreleri anlaşmalı Çin firması ( Farasis) tarafından tedarik edilecek. Hücrelerin batarya haline getirilmesi, kontrolleri yerli yapılacak. Zaman içinde farklı kurumsal yapılar altında batarya teknolojisinin derinliklerine girilecek.

8. Aracın yerlilik oranı üretimin başladığı dönemde 50%’lerde olacak. Zaman içinde yerlilik oranı yükselecek ve birkaç sene içinde 70%’lere gelecek.

9. Orjinal proje takvimine göre 2022’de ilk SUV tipi üretime başlayacak, 2024'te C tipi sedan üretilecek ve 2035'e kadar B segmenti dahil toplam üretilen model sayısının 5 civarında olması planlanıyor. Ürün yelpazesini genişletmenin ticari başarı açısından önemi kavranmış durumda.

10. Arabanın 300 ve 500 km’lik sürüş sağlayan batarya seçenekleri olacak. Seri üretime kadar hızlı gelişen batarya teknolojilerinde olacak ilerlemeler ile bu menzilin artması mümkün. (hatta kesin). Ayrıca arkadan itiş ve dört çeker seçenekleri olacak.

11. Şirkete her türlü vergisel kamu desteği sağlanmış durumda. Ayrıca 30 binler seviyesinde araç alımını kamu taahhüt etmiş. Direk patronların cebine veya firmanın kasasına konulan kamu parası yok. Devlet üzerine düşen desteği makul seviyede yapmış görünüyor.

12. Firma tedarikçilerini seçerken her alanda sektör lideri ile çalışma prensibinde.

Bugün itibariyle Elektrikli araç teknolojisinin mevcut bir alternatifi hidrojen pilli araçlar. Genel olarak Japon firmaları, özel olarak Toyota firması bu konunun Mirai modeli ile lideri.

Avrupalı, Amerikalı ve Çinli oyuncular ise elektrikli araçlara yatırım yapıyorlar.

Elektrikli araç konusunda ise önemli bir karar noktası “bataryalar istasyonlarda çıkartılabilir olmalı mı?” konusu. Çıkartılabilir batarya konusunun lideri Çinli “Nio” firması. Şangay bölgesi başta olmak üzere Çin’in şehirleşmiş bölgelerinde yaygın şekilde batarya değiştirme istasyonları var ve ilgili istasyonda 3dk içinde aracın altındaki bataryalar otomatik olarak değiştiriliyor.

Bu yukarıdaki örnekler haricinde TOGG projesi ile biz, dünyada en yaygın yatırım yapılan alan olan değiştirilemez elektrik bataryası sistemini tercih etmiş durumdayız.

İngiltere Elektrikli Araç işlerinde hangi noktada?

Hükümetin elektrik ve hibrit araçların yaygınlaşması için önemli destekleri mevcut. Bu desteklerinin arkasındaki motivasyon karbon emisyonlarının ve petrol bağımlılığının azaltılması. Siyasi Partiler bu konuda seçim vaatlerinde bulunmuşlardı ve bu sözlerinin arkasında duruyorlar diyebiliriz.

OZEV ( Office for Zero Emission Vehicles) isimli Ulaşım Dairesine bağlı ( Department for Transport) bir kamu birimi mevcut ve bu birim üzerinden ilgili desteklemeler yapılıyor. Mesela ev şarj ünitelerinin 800 GBP civarında olan maliyetinin yarısını OZEV karşılıyor.

Yeni elektrikli araç satışları için ilave olarak hükümet 3500 GBP hibe veriyor.

Hükümet 2030’dan itibaren dizel ve benzinli araç satışlarını yeni araçlarda yasaklıyor. İkinci el araç satışı mümkün olacak. Ayrıca elektrikli araca dönüşüm inovasyonları için 20 milyon GBP fon ayırmış durumda.

Bu sene piyasaya rekor sayıda elektrikli modelin çıkması bekleniyor. Bildiğimiz markalar bu işte başı çekiyor. Almanlar, Koreliler, Fransızlar atakta. Amerikan Tesla pazarda hali hazırda lider ancak gelen sinyaller bu liderliğin uzun sürmeyeceğini gösteriyor. Japonlar ise hibrit araç satışlarında güçlüler ancak elektrikli araç yerine hidrojen piline yatırım yaparak (şimdilik) yanlış ata oynamışlar gibi duruyorlar.

2020 yılı pandeminin de etkisi ile araç satışlarında dramatik bir düşüş yılı oldu. Dizel satışları 55%, benzinli satışları 45% düştü. Elektrik araç satışları ise 190% arttı. Belli ki İngiltere’de dönüşüm öngörülenden çok daha hızlı olacak.

Yan komşum çatısına bugünlerde güneş panelleri taktırıyor, bir sonraki adım muhtemelen elektrikli araç olacak. Bugün itibariyle bizim muhitteki araçların 10% kadarının akşamları fişe takılan araçlar olduğunu söyleyebilirim.

Otoyollardaki servis noktalarının (benim ziyaret ettiklerimin) tamamında Tesla’nın süper şarj üniteleri mevcut. Avrupa’da da Tesla, süper şarj istasyonlarını hayli yaygınlaştırmış durumda ve göreceli bir rekabet avantajı yaratmış durumdalar. Genel olarak otoparklarda veya sokaklardaki şarj noktaları ücretsiz ancak süper şarj noktaları ücretli.

İngiltere’de gittikçe artan bir uygulama ise elektrikli araçların ve ev şarjı kitlerinin kiralanması modelidir. Tüketicilerin bir kısmi elektrikli araç satın almadan denemek istemektedirler ve bu geçisin kendi hayat tarzlarına uygun olduğunu deneyimledikten sonra satın alma yapabilmektedirler.

Ortalama bir kullanım için, bugünkü fiyatlar ile elektrikli araç yatırımı yaklaşık 4-5 senede başa baş noktaya geliyor. Bu süre azalma eğiliminde çünkü elektrikli araç fiyatları her sene akaryakıtlı araç fiyatları ile arasındaki maliyet farkını kapatıyor ve 2024 te üretim maliyetlerinin eşitlenmesi bekleniyor.

Avrupa pazarında olduğu gibi İngiltere pazarında da bu sene Byton ve Aiways gibi iki Çinli elektrikli araç firmasının ağırlığını artırması bekleniyor.

Ingiltere’nin hemen tum meşhur otomotiv markalari elektrikli modelelrini ya cikarttilar veya cikartmak üzereler. Bunlar içinde Rolls-Royce, Range-Rover, Bentley, Jaguar, Aston Martin gibi firmalar var.Ayrica Nissan Leaf gibi Avrupa nin ucuz segmentte cok satan basarili elektrikli araci Ingiltere’de üretiliyor. Ingiltere de ayrica elektrikli araclairn komponentleri ile ilgili birçok basarili sirket mevcut. Ilk akla gelen ornek elektrikli aktarma grubu (powertrain) üreticisi Lunaz firmasi.

Tüm sinyaller gösteriyor ki, akaryakıtlı araçları bu saatten sonra kimse kurtaramaz ve muhtemelen petrol döneminin sonuna geldik. Ayrıca gelen sinyaller, bu alemin global liderinin Çin olacağını göstermekte.

Türkiye olarak bu gelişmelere göre hazırlıklarımızı yapmalıyız. Hem Çin, hem İngiltere ile son dönemlerde iyice olan ilişkilerimizi akıllı politikalar ile destekleyerek elektrikli araçların komponentlerinin tasarımı ve üretimi konusunda da başarılı firmalar üretebiliriz.

Yazı biraz uzun oldu bu yüzden ilgilenilen konu baslıklarındaki ilk birkaç maddenin okunması konu ile çok ilgili olmayan okurlarımıza fikir verecektir.

Yazının bundan sonrası TOGG projesinin gelişimi için beyin fırtınası kapsamında değerlendirilebilir, bakalım projeye değer katacak bir-iki güzel öneri yakalayabilecek miyiz..

PAZARLAMA

1. Projeye SUV modeli ile başlanması doğru bir karar mıdır? Bence doğrudur. Bataryalar zaman içinde küçülecekler ve hafifleyecekler. Projeye SUV ile başlanması demek, nispeten hantal devirde olan bataryaların geniş bir gövde içinde makul bir menzil sağlamaları demektir. İleriki dönem modellerde araba küçülecek, bataryalar küçülecek ve daha başarılı küçük araba tasarımları mümkün olacaktır. TOGG’un ilk modeli markayı oturtacak. Kaliteli ve pahalı bir SUV model ile oturtulacak marka, daha sonra çıkartılacak daha küçük ve ucuz modellerin yüksek marka değeri ve kârlılık ile satılabilmesini sağlayacaktır. Son olarak, SUV modelleri Türkiye'de tamamen ithaldir, Türkiye'deki vergi politikalarından dolayı pahalıya satılmaktadır ve TOGG'un iç pazara SUV vermesi, bu vergi politikası sayesinde makul kâr marjı ile mümkün olabilecektir.

2. Araba seri üretime girdiğinde, hedef pazar neresi olmalıdır? Bence öncelikli hedef pazar Avrupa’daki Türkler olmalıdır. Neden? Arabanın 50% kadarı ithal komponentten oluşuyor olacak. Yani ilk dönemlerde belki her araçta 15bin USD kadar ithal komponent olacak. Yerli pazarı hedeflemek demek, her satılan araç ile yurtdışına 15 bin dolar kaynak transferi demektir. İhracat ile başlarsak ise, aksine her araç ile Türkiye'ye 15bin dolar kaynak transferi gerçekleşecektir. Muhtemelen Almanya başta olmak üzere, İngiltere, Avusturya, Hollanda, Belçika ve Fransa’da yaşayan Türklerden ilk etapta 30-40 bin adet hazır talep oluşacaktır. Tüm Avrupa pazarlarına aynı anda satış olmasa dahi, en büyük potansiyeli barındıran Almanya pazarındaki talebi öncelikli olarak karşılayarak Almanya’daki Türk kardeşlerimizin cebindeki parayı öncelikli olarak Türkiye'ye transfer etmeliyiz.

3. Bir süre daha Türkiye'deki vatandaşlarımızın yerli sanayi üretimi benzinli araçlar ile idare etmeleri makuldur. Böylece seri üretim başladıktan sonra fabrikanın nette ülkeye döviz kazandırdığını gözlemleyeceğiz ve proje ayaklarını yere daha sağlam basar, kredibl hale gelecek.

4. Almanya'nın seçilmesinin diğer bir sebebi imajdır. Otomotiv endüstrisinin kalbine araba ihraç ederek TOGG projesinin markasını ilk günden parlatmış olacağız. Diğer bir sebep ise Almanya'daki şehircilik anlayışının elektrikli otolara uygun olmasıdır. Toplumun önemli kesimi müstakil evde oturur ve arabasını evinin önüne park eder. Böylece elektrikli arabalarını da garajdan uzatılan bir kablo ile şarj ederler. Türkiye'de arabanın hedef kitlesinin çoğu, arabasını evinin, garajının önüne park edemez. Bu yüzden Türkiye’de bu iş için kısa dönemde büyük elektrik altyapısı yatırımlarının yapılması gerekecektir. Ülkenin bu derece döviz sorunu varken milyar dolarlık yatırımı kısa dönem içinde ithal malzemeler ile elektrikli araba şarj altyapısına yatırmak doğru olmaz. Zamana yayarak planlı, yerli teknolojiler ile bu işler yürütülebilir.

5. Almanya'da bunca kaliteli araba hayli uygun fiyata satılıyorken kim alacak TOGG'u diye düşünülebilir. Almanya'ya zamanında işçi olarak giden yurttaşlarımızın önemli bölümü sanayide çalıştı ve hatta otomotiv sanayisinde çalıştı. Zor dönemlerden geçtiler. Gurbetçilerin çocukları, torunları yıllarca Türkiye'ye döviz gönderdiler, yazın tatile geldiler, yatırım yaptılar ve bir gün Türkiye’nin de Almanya seviyesine gelebileceği umudu ile anavatanlarını desteklediler. Bugün, onlarında yıllarca yaptıkları destekler ile geldiğimiz noktada kaliteli ve milli bir araba yapabiliyorsak, herhalde babaları, dedeleri yıllarca Alman otomotiv fabrikasında çalışmış binlerce gurbetçinin çocuklarının öncelikli olarak Almanya sokaklarında Türk arabası ile gezme imkanları olmalıdır. Konu bir açıdan ekonomiktir, diğer açıdan değildir.

Avrupa’daki Mercedes, VW, BMW, Renault, Peugeot, Ford fabrikalarının otoparklarında Türk markalı elektrikli araçların park ettiğini görecek miyiz? Evet göreceğiz.

6. SUV segment genelde aileler için uygun bir segmenttir. Piyasaya SUV ile giriş yaparak aileleri hedeflediğimiz mesajını veriyoruz ki bu da doğru bir stratejidir. SUV dünyada hızlı büyüyen bir segmenttir. Ayrıca Türkiye'nin aile yapısından dolayı da bu segmentte talep yüksek olacaktır. Aile segmenti demek, orta yaş dönemi müşterisi demektir ve harcama kapasitesinin nispeten yüksek olduğu bir döneme denk gelir, bu açıdan da doğru bir karar.

7. Çıkartılacak SUV’un aileleri hedeflediğini düşünürsek, bununla uygun aksesuar seçenekleri iş ortakları üzerinden sunulabilmelidir. Bagaja tam olarak sığan bebek arabası tasarımları, bagaja sığan bisikletler, scooterlar, vs.

8. Almanya’daki Türk aileler aynı zamanda Türkiye’ye yazın tatile gelip en çok döviz bırakan gruptur, bu bağlamda araçların portbagaj opsiyonu olabilir. Almanya’dan yazın TOGG ile Türkiye'ye gelecek aileler için mola yerlerinde hızlı şarj istasyonları ayarlanabilir. Edirne civarında bir servis noktası olursa Avrupalı Türkler ülkeye girmeden veya çıkmadan yıllık bakımlarını yaptırabilirler.

9. Mühendislik projelerinin özellikle ilk ürünlerinde bazı teknik aksaklıklar veya küçük güvenlik sorunları olabilir ve model oturana kadar birkaç servis girişi gerekebilir. Bu bağlamda model Avrupa'ya ihraç edilmeden önce yeterli seviyede yurtiçinde test edilmiş ve yurtiçi pazarda kendini ispat etmiş olmalıdır.

10. Japonlar, Koreliler kendi ülkelerinde yerli üretim, kaliteli, donanımlı arabalara binerler. Bu arabalar ihraç edilmez. İhraç ettikleri ucuz "export" versiyonlarıdır. Bu bağlamda biz de bu proje ile artık kendi ülkemizde yüksek kaliteli ve kendi tercihlerimize göre özelleştirilmiş araçlara binme dönemini başlatabileceğiz. Bunun için TOGG'un aracın iç ve dış tasarımını değiştirecek firmaları ve yapılacak değişiklikleri akredite etmesi faydalı olabilir. Mesela, arabamın rengini fabrikanın ürettiği standart renklerin dışında istiyorum, veya arabanın ön ızgarasının parlak krom kaplamasının yerine mat renkte paslanmaz çelik bir ızgara istiyorum. Bu tür sınırlı değişiklikler, belirli firmalar tarafından yapılabilmeli. Günün sonunda TOGG firması markanın ve imajın sahibidir, bu yüzden markaya zarar verecek tasarım değişiklikleri yapılamamalı fakat arabanın çizgisini bozmadan, müşteri taleplerine göre bazı değişiklikler yapılabiliyor olmalı.

11. İşin diğer kritik bacağı tüketici finansmanı şirketleri. Almanların arabaları iyidir, araba satış yöntemleri belki daha iyidir. Mesela, Türkiye'de alman arabalarının çok satmasının temel sebepleri arasında, aracın satış pazarlama haklarının aynı zamanda büyük bir bankanın sahibine verilmiş olması vardır. Böylece, vatandaşın mevduatını banka toplar ve grup tüketici finansmanı firmaları üzerinden alman arabasını taksitle vatandaşa kendi mevduatını krediye çevirerek taksit ile satar. Türkiye'den Almanya'ya kaynak transferi için boru hattı çekilmemiş, böyle bir yöntem bulunmuştur. Bizim bu şekilde bir boru hattını Almanya'ya bağlamamız daha zor olabilir, denemek lazım. TOGG'ların Almanya'da uygun finansman maliyetleri ile satılabilmesi için yapılacak görüşmelerde Gürcan Bey’in politik desteğe ihtiyacı olabilir.( Belki de "aman bulaşmasınlar" der).TOGG'larda önemli miktarda Çin komponenti olacağı için belki Çin finansman şirketleri Avrupa satış finansmanına destek olabilir.

12. İngiltere'de yaşayan Türklerin cebinde de fazladan birkaç bin pound olabilir, bunları Türkiye'ye TOGG satışı ile çekebilmek lazım. Bunun için modifiye edilecek aracın direksiyonu yan tarafa kaydırılmalıdır. Araç tasarımı baştan akıllı yapılırsa bu kaydırma işlemi fazla parça değişikliği gerektirmeden yapılabilir. İngiltere'de Kıbrıs Türklerini ‘de sayarsak yarım milyon Türk yaşar ve alım gücü nispeten yüksektir. Elektrikli araç kültürü hızlı yayılmaktadır bu bağlamda ideal bir hedef pazardır. Bu değişiklik elbette sadece İngiltere için değil, Yavru Vatan başta olmak üzere, sol şeritten trafiği akan tüm ülkeler için yapılacaktır. (Dünya nüfusunun 1/3’ü , Japonya, Avustralya, G. Afrika vs.). Uygun maliyetli tüketici finansmanı şirketinin bulunması pazar dinamiklerinden ve GBP faiz politikalarından dolayı İngiltere'de hayli kolay olacaktır.

13. Avrupa'daki Türklere TOGG pazarlarken kullanabileceğimiz çeşitli enstrümanlar var. İlk akla gelenler yaz tatili promosyonları. Avusturya ve Almanya’daki müşteriler için "Türkiye den aracını teslim al, tatilini yap, portbagajını doldur ve evine dön" türü kampanyalar uygun olabilir. ( vergisel, plaka vs. konularını ilgili ülke makamları ile önceden çalışmak lazım)

14. Aracı Türk iç pazarına nasıl pazarlamalıyız? İlk üretilen araçlar belki üst konfigürasyonda satılmalılar. Hem marka imajının üst seviyede oturtulması için faydalı olur hem TOGG firmasının yatırım döneminde birikmiş finansal yükünün hızlı şekilde düzeltilmesine yardımcı olur. Ayrıca, cebinde fazla parası olan ve projeye destek olmak isteyen kesime de bir anlamda paralarını aktarabilmeleri için bir kanal açılmış olunur. Birkaç bin adetlik üst segment satıştan sonra hedef kitleye satışlar standart konfigürasyonlar ile başlatılabilir.

15. Türkiye'deki kalabalık aile yapısına uygun olarak ve piyasada bu alandaki açık göz önüne alındığında, 7 koltuklu seçeneklerin, bagajı daraltma pahasına üretilmesi gerekli. En arka sıra genelde pek rahat olmaz ama çocuklar için idare eder. Hatta sığmaz ise çocuklar için bagaj tabanından çekilerek açılan küçük koltuklar tasarlanabilir.

16. İstanbul’un yoğun trafikli bazı merkezi noktalarına giriş için emisyon sınırlaması uygulamaları devreye alınabilir. Londra'da bu konuda uygulamalar devrededir ve her 3-5 senede bu uygulamalar daha ağır hale gelmektedir. Uygulamalar işe yaramaktadır, hem hava kirliliği şehir merkezinde azalmakta hem trafik sıkışıklığı azalmakta, hem de temiz araçlara geçiş hızlanmaktadır. TOGG’un devreye alınması ile benzer uygulamalar eşgüdüm halinde yürütülebilir.

17. İngiltere'de genelde SUV hedef kitlesi olan çocuklu aileler şehir merkezi dışında müstakil evlerde otururlar. Çoğunlukla evde 2 araba olur. Genelde ev ve çocuğun okulu yakındır bu yüzden araçların biri, ay içinde hayli az km yapar. Evde iki araç varsa her ikisi de elektrikli olmaz, bir tanesi yakıtlı olur. Bu bağlamda düşük konfigürasyon araçta, İstanbul şartlarında saatlerce trafikte kalınabildiği göz onuna alınırsa az gibi gelebilecek 300 km menzili, Avrupa'da çoğu hanede fazlasıyla yeterli bir menzildir. Hatta makul bir tasarruf imkanı sağlaması durumunda 200 km menzil seçeneği dahi tercih edilebilir. Birçok evde bir ay şarj etmeden bu menzil idare edebilir. Almanya için de benzer bir durum olabilir. Acaba 300 km batarya konfigürasyonu satın alan müşteri, iki sene sonra isterse serviste 500 km batarya seviyesine yükseltebilecek mi? Bu imkan olursa müşteriler düşük konfigürasyonu daha kolay satın alabilirler.

18. Ürünü Avrupa pazarına satmak için gerekli testler, sertifikalar vs. yetişmez ise ne olacak? Gerekli güvenlik ve kalite standartları Türkiye'deki ilgili kurumlarca belgelendirilebiliyorsa, Türkiye iç pazarına satışların başlatılmaması için bir sebep yok. Belki bu süre içinde arabanın sertifikasyonu için yerli standartlar, testler vs. ilgili kurumlar tarafından (TSE?) hazırlanabilir.

19. TOGG araçlarını elbette piyasaya çıkınca satın alan herkes kullanacak. Kamunun da alım taahhüdü var, bu bağlamda araçları bakanların, milletvekillerinin, belediye başkanlarının, valilerin, yurtdışı elçiliklerinin, polis teşkilatının kullanacağını öngörebiliriz. Bu uygulamalara göre çeşitli tasarım değişikliklerinin yapilmasi uygun olacaktır. Diplomat versiyonu, polis versiyonu vs.. Ancak ekonomik faydanın ençoklanması için araçların gün içinde en çok kullanılacağı alanlara kaydırılması önemlidir. TOGG'ların satın alma maliyeti pahalı (ve ithal girdili), ancak işletme maliyeti ucuzdur. Bu yüzden araçlar gün içinde ne kadar yoğun kullanılabilirlerse, bunun karşılığında benzinli araç kullanımı o ölçüde azalacak ve Türkiye'nin petrol faturası azalacaktır. Yani sabah 9 akşam 6 çalışan birisinin kapısında yatan ve günde 1-2 saat kullanılan araç yerine mesela günde 2 vardiya olarak 16 saat kullanılan taksi aracının üreteceği toplumsal fayda farklı olacaktır. Bu uygulamanın bir örneği havalimanı taksi uygulamaları olabilir. Geleneksel uygulamada, havalimanında yüzlerce taksi saatlerce sırada bekler ve sırası gelince yolcuyu alır. Fayda ençoklanması için olması gereken ise, yeterli sayıda havalimanına bağlı elektrikli aracın olması ve sırası gelen şoförün paylaşımlı aracın sürücüsü olmasıdır. Böylece hem TOGG kullanımı ençoklanarak petrol sarfiyatı azaltılır, hem de TOGG’ların kısa sürede yoğun şekilde kullanımı ile hızlı bir kullanıcı testinden geçirilmesi sağlanır.

20. Önceliklendirilmesi gereken diğer bir konu ise şehir içi kullanımın teşvik edilmesidir. Şehir içinde kullanılan TOGG, taşrada kullanılan TOGG'dan fazla fayda üretir. Taşradaki dizel aracın ürettiği karbon monoksit belki civardaki 1-2 kişiyi zehirler ancak aynı aracın şehir içindeki emisyonu yüzlerce kişiyi etkileyebilir.

21. Avrupa ve Türkiye'de TOGG'a özel takas ve kredilendirme paketleri çalışılabilir. Misal, mevcut aracını takasa ver, üzerini kredilendir ve yeni TOGG 'unu teslim al.

22. Gemlik fabrikada showroom ve test sürüş parkuru açılmasında fayda olacaktır. İstanbul'daki showroom için ise Formula 1 pisti uygun olabilir. O bölgede araçların sergilenmesi mümkün, test sürüşü mümkün, otopark ve kapalı alanlar yeterince geniş.

23. Avrupa’daki tüm araba markaları elektrikli SUV modeli çıkartacaklar diye bir kural yok. Bu konuda belki işbirliği yapılabilir. TOGG’un SUV’unu onlar kendi ülkelerinde pazarlayabilir ( hatta belki de kendi markaları ve kozmetiği ile), TOGG'da ilgili markanın benzinli bir modelini Türkiye pazarında satabilir.

24. TOGG’un satışlarının başlama döneminde sevilen bir sinema filminde gizli reklamının yapılması düşünülebilir. İngiltere pazarında, gizli reklam için akla ilk James Bond filmleri ve Mr. Bean filmleri geliyor. Ayrıca İngiltere’de, birçok popüler Netflix dizilerinin stüdyoları mevcut, bunlar ile işbirliği mümkün.

25. Yazılı ve görsel basında araba görseli veya videosu kullanılması gereken durumlar oluyor. Mesela ehliyet sınavları, trafik eğitimleri veya kamu reklamları. Bu durumlarda TOGG arabasının görsellerinin kullanılması mümkün.

26. Pazarlama konusu kapsamına araçların ikinci el değerleme ve satışını da sokabiliriz. Bu konuda da TOGG’dan yenilikçi politikalar beklemeliyiz. İkinci el satışlarında temel problem nedir? Bir araç alırız ancak ne satıcısına, ne aracın kaza tarihçesine ne de mevcut durumuna tam olarak güvenebiliriz. Bu konuda getirilebilecek temel yaklaşım, tüm ikinci el satışlarında zorunlu olarak TOGG servislerinin yenileme ve akreditasyon şartı olabilir. İkinci el TOGG alacak vatandaşlarımız olabildiğince yenilenmiş, ömrü uzatılmış, batarya durumları iyileştirilmiş, garanti kapsamına alınmış ve yeni sahibinin tercihlerine göre özelleştirilmiş araç alabilmelidir. Böylece ikinci elde yüksek kullanıcı memnuniyeti ve yüksek ikinci el fiyatlama standardı oluşacaktır. Bu ilave hizmetin bedelinin satış fiyatından kesileceği, tüm TOGG sıfır araç satışlarında sözleşmeye eklenebilir. Ayrıca, elektrik bakımsız bataryaların getirebileceği güvenlik riskleri sebebiyle bu konu yasal güvenceye alınabilir. Araç satis dönemlerinde, aracın sahibinin izni ile, potansiyel alıcıların ilgili servislerden (veya TOGG web sitesinden) araç hakkında akredite durum raporu ve tahmini yenileme maliyeti sorgulaması sağlanabilir.

27. Elektrikli araç sigortaları İngiltere pazarında, normal araçlardan bir nebze daha pahalıdır. Bu fark modeline göre 50% lara çıkabilmektedir, ortalama olarak 25% ilave maliyet düşünebiliriz. Bu fark her sene azalmaktadır. Bu farkın sebebi, elektrikli araçların kaza veya bozulma durumlarında bu araçlara müdahale edebilecek olan teknisyen azlığındandır. Özellikle batarya servisi konusu özel eğitimli personel gerektirmektedir ve bu durum sigorta sektörüne ilave maliyet artışı olarak yansımaktadır. Bu kapsamda gerekli teknisyen ve sigorta uzmanı eğitimlerinin zamanında planlanması toplam sahip olma maliyetini azaltacak ve satışları kolaylaştıracaktır.

LOGO ve MARKA

28. Aracın logosu hayli vasat, muhtemelen geçici bir tasarım yapılmış. Tasarım konusunda akla ilk gelen marka Mimar Sinan Üniversitesi (MSÜ). Üniversitenin baykuş gözüne benzeyen logosu bir harika. Hiçbir şey bulunamaz ise Üniversiteden hakları satın alınıp kullanılabilir. Daha iyisi, MSÜ de bir logo tasarım yarışması açılır, öğrenci ve mezunlar katılırlar, ilk 50’ye ödüller verilir, beğenilirse logo kullanılır, kullanılmayan logoların hakları da başka milli projelerde kullanılmak üzere saklanabilir. Araba logolarını 100 yıllık markalar gibi sabit, metalik, renksiz, geometrik şekiller yapmak durumunda değiliz. 21. yüzyılda elektrikli olarak doğan yeni bir araç markası için çok daha yenilikçi yaklaşımlar bulunabilir. Yeni nesil malzeme teknolojileri ile renkli, derinlik boyutu olan logolar mümkün. Apple laptoplar açıldıklarında elma logoları aydınlanır. Bunun gibi, araç çalıştığında logosu aydınlanacak bir tasarım olabilir. Veya ortaklardan Turkcell'in logoları kullanılarak araca "internete sürekli bağlantılı" araç imgesi verilebilir. Kültürümüzde nazar boncuğu tasarımı gibi güzel ve kabul görmüş tasarımlarımız yaygın.

29. Aracın markası TOGG olarak belirlendi. Çok başarılı olduğu söylenemez. Kapı tokmağı markasını çağrıştırıyor. Aracın ön tasarımı kedigiller familyasından kızgın veya yırtıcı bir hayvanı andırıyor. Türk mitolojisinde baktığımızda hangi hayvanları bulabiliyoruz? Zümrüdüanka kuşunu veya diğer isimleri ile “Tuğrul” veya “Konrul” kuşlarını bulabiliyoruz. Ölümsüz kuşlar. Selçukların çift başlı kartal figürü var, bu da güçlü bir marka çağrışımı yapıyor. Veya bozkurt, kurt veya dişi kurt “asena” var... Bunlar da yabancı dillerde kulağa kötü gelmez. “Kurt” için, zaten İngilizce isim olarak aşinalık vardır. Logoda marka imgesine uygun olarak ayarlanabilir.

30. SUV'un model ismi ne olacak acaba? Pazarlama stratejisi açısından Avrupa ihraç versiyonun model ismi ile iç pazarda satılanın model ismi ayrı tutulabilir. “Ayyıldız” veya “Yıldızalp” gibi biraz daha milli duruşu olan isimler kullanılabilir. Ayrıca “electric-borne” veya “e-borne” benzeri, aracın doğuştan elektrikli olduğunu, elektrik tarafından taşındığını belirten isimler global pazarlamada tutabilir.

31. Avrupalı otomobil markalarının müşterilerine postaladıkları dergileri vardır. TOGG’ unda hem müşterisine postalayacağı hem bayide satılacak, genel olarak Türkiye’deki elektrikli araç devrimini yazacak bir dergi ileride yayınlanabilir. Marka bağlılığı ve konumlandırması açısından faydalı olur.

32. Markası güçlü olan araba firmalarının genelde aksesuar satışından önemli gelirleri olmaktadır. Kalemden araç içi buzdolabına, kartvizitlikten bebek koltuğuna, bisiklete, termosa kadar birçok aksesuar ilgili marka işbirliği ile tasarlanip, ürettirilerek pazarlanabilir. Bunun için web satış sistemleri tasarlanabilir.

33. Araçların ortalama bir müşteride kullanımı herhalde hızlı gelişen teknolojiyi göz önüne alırsak 10 sene civarında olacaktır. Toplam piyasada çalışma süreleri ise belki 20 - 25 sene olacaktır. Bu dönem boyunca muhtemelen defalarca batarya tip değişiklikleri olacak ve araçların birçok komponenti daha üst seviyeye çıkartılacaktır. Bu bağlamda araçlar tasarlanırken mümkün olduğunca modüler tasarımlar seçilebilir.

34. SUV, iç pazarda satışa başlamadan bir sene kadar önce, hükümet tarafından ilave araba ithalatı vergisel düzenlemeleri ve trafik sigortası tarafındaki fiyat düzenlemeleri ile hedeflenen segmentlerde talep birikmesi sağlanabilir. Böylece hem ön sipariş miktarları artırılır, hem de "kapıda bekleyen binlerce müşteri var" algısı ile ilave pazarlama etkisi sağlanabilir. Ön sipariş veren ve talep erteleyen müşteriler için belki bir süre taksilerde kullanabilecekleri elektronik kuponlar sağlanabilir.

ÜRÜN GELİŞTİRME

35. İngiltere'de nadir görülen güzel havalarda, yollarda birden biten üstü açık araçlar görüyorum. Herhalde evlerinde her an güneşi bekleyen ve gördükleri anda araçlarının üzerini açarak 15 dakika da olsa havanın keyfini çıkartmak istiyorlar. Türkiye'de güneşli hava konusunda çok şanslıyız ancak sosyal ve ekonomik sebepler ile üzeri açık araba konusuna pek talep yok. SUV’da bu iş olabilir mi emin değilim ancak Bodrum, Antalya, Çeşme, KKTC vs. gibi turistik ve renkli beldelerimizde kullanılmak üzere üzeri açık / açılabilen modeller tasarlanabilir veya akredite atölyelerde bu şekilde modifikasyonlar yapılabilir. Ayrıca turistik bölgeler için belki canlı renk seçenekleri ve buna uygun daha “genç işi” iç tasarımlar yapılabilir.

36. Bataryanın yetersiz kalacağı ve geçici menzil uzatımı gereken durumlarda ne yapılabilir? Misal vatandaş 300 km lik modelden aldı ama bir toplantı için 500 km yapması gerekecek. Veya yolda ilave batarya gereksinimi oldu. Bu tür durumlarda çekilebilir mini aküler tasarlanabilir mi? Römork gibi çekilecek ve elektrik bağlantısı yapılacak. İçinde Li-ion pil olabilir veya aracın pillerini dolduracak benzinli jeneratör olabilir. Bu tür bir tasarımı TOGG mühendisleri yaparlar ve bir startup’a bu işi devrederlerse en azından Türkiye içi bir imkan olarak benzin istasyonları ile anlaşarak devreye alınabilir. Buna benzer işler için aracın arka tarafında ilave bir elektrik bağlantı noktası düşünülebilir.

37. TOGG’ların karavan çekebilmesi için de benzer bir sistem kullanılabilir. TOGG’un kendi bataryası ile karavan çekmesi menzili azaltacaktır bu yüzden karavanlara ilave elektrikli araba bataryası eklenebilir ve bu bağlantılar için standart oluşturulabilir.

38. Benim pahalı olmayan aracımın bagajında sevdiğim bir özellik var. Bagajı açınca bir lamba yanıyor ve o lambayı çıkartıp el feneri olarak kullanabiliyorum. Yani lamba bir nevi arabanın aküsü ile dolan batarya içeriyor. Benzer bir ünite TOGG’da da yapılabilir. Bagajda arabanın ana güç ünitesine bağlı çıkartılabilir Li-ion enerji hücresi tasarlanabilir. Bu hücre çıkartılarak evdeki çeşitli aletlere takılarak bu aletler çalıştırılabilir. Hangi aletlere takılabilir? Kablosuz elektrik süpürgesi, çim biçme makinası, kompresör, basınçlı yıkama makinası, elektrik pompası, yaprak üfleme makinası, matkap, elektrikli bisiklet, e-scooter vs... Yani aracın bagajında sürekli tam şarjlı olarak bekleyen bir Li-ion pilini, tanımlanacak ortak soket standardı ile farklı işlerde kullanabilmek mümkün. El aletlerinde buna benzer ortak kullanılan batarya ünite uygulaması mevcut. TOGG’un bu konuda ilgili sektör temsilcileri ile çalışarak milli bir standart geliştirmesi faydalı olur.

39. Önde motor olmadığı için Tesla gibi elektrikli araçlarda bagaj kısmı hem önde, hem arkadadır.. TOGG’daki tasarımı bilemiyorum, muhtemelen önde bagaj olacaktır. Ön tarafta çeşitli elektrikli aletlerin bağlanabileceği alan olması, ürün geliştirme açısından fırsatlar yaratabilir. 4x4 SUV modelinde, ön bagaj içine vinç takılabilir, projeksiyon cihazı takılarak köy kahvesinin duvarında yazın açık hava sineması keyfi sağlanabilir. Defibratör benzeri, hızlı ulaşılması gereken tıbbi yöntemlerin daha ucuz ve yaygın erişilebilir olmaları sağlanabilir. Sivil görünümlü araçların bagaj içine uydu anteni, sinyal uzatıcılar, radar vs. yüksek güç gerektiren askeri destek ekipmanları takılabilir. Seferberlik durumuna hazırlık için eskiden vatandaşın arazi araçlarının listesi istenirdi, herhalde yeni dönemde elektrikli araçlarının listesi istenecek. Aracın güçlü bataryasının, işlemcilerinin mevcudiyeti ve ön bagajın sağladığı alan, sivil ve askeri yeni kullanım alanlarının kapısını açacaktır.

40. Aracın sürekli internete bağlı olacağını ve birçok dış servis sağlayıcıya entegre olacağını biliyoruz. Yemek servisi veren firmalar, otopark hizmeti veren firmalar, navigasyon, hava durumu, yol durumu bilgisi sağlayan servisler, bilet rezervasyonu sistemleri, E-Devlet uygulamaları, video konferans sistemleri, internet yayını yapan kanallar, cep telefonu uygulamaları vb.. Bu işler için mevcut mobil uygulama arayüzleri mi kullanılacak yoksa yeni arayüzler mi geliştirilecek? Bu uygulamalar için belki ilgili programlama dillerinde yeni kütüphanelerin oluşturulması ve sadece TOGG için değil tüm endüstriye hizmet verecek standartların oluşturulması gerekecek.

41. Kullanmakta olduğum aracın navigasyon özelliği var ancak internetten güncelleme yapılamadığından bir işe yaramıyor ve cep telefonu uygulamaları kullanıyorum. Türkiye'de iken yandex kullanırdım, İngiltere'de yandex kullanılmıyor, google maps ve waze uygulamaları kullanılıyor. TOGG navigasyon konusunda kimlerle çalışacak? TOGG’dan yapacağı işbirlikleri ile Türkiye'deki mevcut navigasyon servislerini bir üst kalite seviyesine çıkartmasını bekliyoruz. Bu konudaki teknolojilerin geliştirilmesinde Turkcell'in şebekesinden toplanacak trafik verilerini işleyecek yazılımlar kullanılabilir mi? Ayrıca çiçeği burnunda olan Türk Uzay Ajansı’da belki navigasyon konusunda piyasaya hızlı bir giriş yaparak gönülleri kazanabilir. Türkiye’de daha kaliteli ve güncel navigasyon servisi demek, araçların daha az trafikte kalması ve ülkenin petrol faturasının azalması demektir. Navigasyon servisi ile şarj ve hızlı şarj noktalarının ve varsa ücretlerinin belirtilmesi faydalı olur.

42. Ispark benzeri belediye otopark servisi veren firmalar ile ne tür işbirlikleri yapılabilir? Rezervasyon ve ödeme konusunun araç tarafından otomatik yapılması, otoparkın içinde park yeri aranmadan otoparkın girişine arabayı bırakmak gibi uygulamalar olabilir. Otonom sürüş gerisini yapacaktır. Biliyoruz ki uzunca bir dönem tam otonomiye geçilemeyecek. Bu noktada İşpark otoparklarına ilave sensörler konması ve TOGG’ların İşpark kapsamında tam otonomiye geçirilmesi sağlanabilir. Hem İşpark hem TOGG için otonomi konusunda güzel bir örnek olacaktır ve daha geniş uygulamalar için pilot çalışması olacaktır. Belki aracın üst kısmında veya ön-arka taraflarında, tam otonomi modunda olduğunu diğer sürücülere belirten "mavi ışık" benzeri bir standart geliştirilebilir. Ayrıca otoparklarda, otonom araçların aralarında mesafe bırakmasına pek ihtiyaç olmayacaktır ve tek bir yapay zekaya bağlı gibi birbirlerine geçiş yolu verebileceklerdir. Bu durum şehirlerdeki park sorununu bir nebze azaltabilir.

43. Tedarikçi seçiminde her alanda lider firma ile çalışmak doğru bir strateji midir? Muhtemelen ucuz bir strateji değildir, yerli üretimi önceleyen stratejide olmayabilir.. Bence başlangıç için doğrudur. Öncelikle lider firmalar, ortak tasarım aşamasında uzmanları ile projeye daha çok değer katabilir, daha çok bilgi transferi yapabilir ve finansal güçleri ile ödeme kolaylıkları sağlayabilir. Ayrıca muhtemelen sektörel inovasyonları müşterilerine ilk sunanlar bu firmalar olacaktır.

44. Yerli tedarikçilerin geliştirilmesi için ve yapacakları yatırımlar için, kredi mekanizmaları kolaylaştırılabilir.

45. Aracın hibrit versiyonunun geliştirilmesi anlamlı olur mu?

46. Çin’deki Nio örneğinde gördüğümüz batarya değişim istasyonları, anlamlı bir uygulama mıdır? Kanımca evet. Önümüzdeki yıllarda gerekli araç revizyonlarının yapılması, batarya değişim istasyonlarının tasarlanması, özellikle iç pazardaki uzun vadeli pazar hakimiyetinin pekiştirilmesi için önemli olabilir. Sadece 3dk da, ücretsiz olarak tam dolu bataryanın takılması en önemli sorunlardan biri olan şarj süresi olayını kökten çözecektir. Yaratılan toplam ekonomik değer açısından da bu uygulama doğrudur. Bu sistem ile aracın en pahalı ve ithal girdisi olan bataryalar kiralanabilir hale gelebilir ve az kullanıldığı dönemlerdeki sahip olma ve amortisman maliyetlerinden kurtulunur. Normal dönemde 200 Km menzile sahip olmanın yeterli olduğu durumlarda sadece küçük batarya ile idare edilir, uzun Km gerekecek olan durumlarda bu değişim sağlanabilir hale gelir. Böylece ülkedeki toplam bataryaların kullanım oranı artırılmış olunur. Son olarak, bu sistemi yurtiçi pazarda kurmamız demek, yabancı rakiplere karşı doğal bir rekabet avantajı yaratılması demektir. Elbette bu ilave özellik, mevcut ev tipi şarjdan vazgeçmeden yapılmalıdır.

47. Elektrik pillerinin performansı soğuk havalarda düşer. Ortalama koşullarda 10% lık menzil kaybını kış koşullarında beklemeliyiz. Soğuk havada klima çalıştırmakta önemli bir menzil düşürücü etkendir. En yüksek performans ise 21 derece civarında alınmaktadır. Bu gerçekten hareket ile, kışları soğuk olan illerimizde elektrik araç geçişleri için çok acele edilmeyebilir. İstanbul, İzmir, Antalya, Adana, Antep şehirlerimizde yatırımın geri dönüşü daha hızlı olacaktır.

DİĞER

48. Gemlik’te zemin problemleri yüzünden arazide özel makinalar ile zemin güçlendirme çalışmaları yapılıyor. TOGG proje alanı bittikten sonra zaman kazanmak için aynı makinalar civarda ilave zemin güçlendirme çalışmalarına devam edebilirler. Böylece ileride işlerin büyümesi ile kurulacak depo ve yan sanayi firmaları için sağlam zeminli depo ve fabrika zeminleri üretilmiş ve bu projeler hızlandırılmış olunur.

49. TOGG arazisine konteyner limanı ve demiryolu bağlantısı yapılabilir mi? Uzun dönemli rekabetçilik için bunlarda faydalı olacaktır. Hem Çin'den komponent tedariği için demiryolu bağlantısı, tedarik süresini ve stokları azaltarak işe yarayabilir hem kıta Avrupa’sına araç ihracatı için kullanılabilir.

50. TOGG aracının diplomat donanımlı versiyonu faydalı olabilir. Hem yurtiçindeki bürokrasimiz hem yurtdışındaki diplomatlarımız genel olarak yabancı ve lüks segment araçlar kullanıyorlar. Mevcut yabancı araçların piyasada satılması ve yerlerine TOGG’ların getirilmesi faydalı olacaktır. İç donanım paketleri ile gerekli diplomatik seviye farklılıkları arzu edilirse oluşturulabilir.

51. TOGG tasarımcıları hazır fabrika inşaat halindeyken boş durmayıp aradan birkaç endüstriyel tasarım daha çıkartabilirler. Elektrikli bisiklet, scooter tasarlanması hedef kitle açısından faydalı olabilir. TOGG’un bagajına girecek şekilde birkaç model, katlanır şehir bisikleti vb. modeller çalışılabilir. Batarya olarak TOGG ile ortak batarya hücresinin kullanılması ilave fayda sağlar.

52. Elektrikli batarya olayında nikel ve kobalt önemli madenler ve bu madenlerin Türkiye'de rezervleri ve üretimleri mevcut. Bu madenlerin cevher olarak çıkartılıp yurtdışına işlenmek üzere gönderilmesi ideal değil. Cevher işlemesi dahil maksimum katma değerin Türkiye'de oluşması için ilgili yatırımların fizibilitelerinin yapılması gerekli. Ayrıca, bu konuda çalışan özel şirketlerin kamuya ödedikleri payın artan maden fiyatları kapmasında gözden geçirilmesinde fayda olabilir. Nikel ve kobalt ilave kaynakların aranması ve yatırıma dönmemiş rezervlerin yatırım değerlendirmelerinin yapılmasında fayda olabilir.

53. Elektrik şarj istasyonları konusunda hazır çözümlerin ithal edilmesi engellenmeli. Bu ürünlere yüksek gümrük vergisi getirilebilir. Ortak standartlar oluşturulduktan sonra yapılacak yatırımların boşa gitmemesi şartıyla yerli ve yabancı firmalara bu istasyonlar kurdurulabilir. İngiltere’de bu istasyonlar hem otoyollardaki servis alanlarında yaygın hem otoparklarda yaygın. Ancak, elektrikli araçların hızlı büyüme trendlerine göre İngiltere’nin 2030’a kadar bu alana şimdiye kadar yapılanların misli ile fazlası yatırımların yapılması gerekiyor. Hükümet geçişi kolaylaştıracak bir çözüm buldu. İnsanlar kendi evlerinin önündeki elektrik şarjlarını kiralayabilecekler. Yani müstakil ev sahiplerinin evinin önüne yabancı araçlar park edebilecek ve evin elektriğinden şarj yapılabilecek, karşılığında park ve şarj parası ödeyecek. Muhtemelen bu organizasyonun rezervasyon ve ödeme kısmını uber benzeri bir aplikasyon üzerinden yapacaklar.

54. Elektrik şarj istasyonlarından muhtemelen daha önemli bir konu, şehirlerde elektrik şebekesine binecek ilave yük ve şebekeye yapılması gerekecek yatırımların yüksekliği olacaktır. Bu konuda yerli ürün ve servisler kullanarak belirli bir plan dahilinde gerekli şebeke kapasite artışlarını sağlamalıyız.

55. İşçimiz, köylümüz ne zaman yerli elektrikli otolara binebilecek? Batarya fiyatlarının ucuzlamasına, üretim adetlerinin artmasına ve düşük maliyetli yeni modellerin devreye alınmasına göre bu süre değişecektir. Elektrikli otoların emisyonu olmadığı için şehir içlerinde kullanımlar öncelikli olacaktır. Küçük ve ucuz benzinli araç rekabetinde dünyada kan gövdeyi götürmektedir. Çinli ve Hintlilerin 4000 USD altı fiyatlar ile ucuz benzinli araç üretip satabildiklerini düşünürsek, bizim köylü ve işçimiz için elektrikli araçlar iyice ucuzlayıp yaygınlaşana kadar benzinli modellerin alimini kolaylaştırmamız gerekebilir.

56. Bu işlerin regülasyonunu kim yapmalıdır? Elektrikli araçlar ve ilgili standartlar, şarj istasyonu standartları, ilgili hukuki düzenlemelerin önerilmesi, otonom sürüş ile ilgili gerekecek kanuni düzenlemeler ve iletişim standartları, elektrikli araçların topladığı görüntü dahil dataların işlenmesi ve depolanması ile ilgili düzenlemeler vs... Bu konularda Dünya çok hızlı değişmektedir acaba bu konulardaki düzenlemeler sektörün önünü açacak şekilde önden yapılabilmekte midir?

57. Bu projeye yapılan yatırımların finansmanı nasıl sağlanıyor? Ortaklar şirketlerinden para aktarıyorlar. Peki alternatif finansman kanalları kullanılabilir mi? TOGG Borsa’ya açılabilir. Tahvil ihraç edebilir veya ön satışlara başlayabilir. Ayrıca özellikle batarya gibi konularda güçlü şekilde Çin kaynaklı uzun vadeli ve ucuz maliyetli tedarikçi finansmanı imkanları sağlanmalıdır. Almanya'dan muhtemelen önemli miktarda komponent ithali yapılacağı için, Alman finans kurumlarının da destek olması sağlanmalıdır.

58. Proje ortakları söz verdikleri parayı zamanında şirkete yatıramazlar işe şirketin bu durumdan etkilenmemesi gerekiyor. Bu konuda sigorta benzeri bir süreç devreye alınabilir mi? Yatırımcı sözünde durmasa dahi sigorta veya banka ilgili ödemeyi yapabilmeli. Ortakların finansal risklerinin projeyi aksatmasına izin verilmemeli. Belki bu amaç ile nakdi olan bir ortak adayı yedekte bekletilebilir.

59. Elektrikli araçların ne zaman şarj edileceği de ekonomik sonuçları olan bir konudur. Türkiye’deki enerji santrallerinin toplam üretimi her gece kabaca 28.000 MWh üretim seviyesine düşer ve her akşam saat 20.00 civarında 37.000 MWh seviyesi ile tavan yaparlar. Bizim akıllı şebeke ve tarife uygulamaları ile yapmamız gereken araçların gece yarısı şarj edilmesini sağlamaktır. Böylece sisteme ilave milyarlarca dolarlık üretim kapasitesi eklenmesine gerek kalmayacaktır ve mevcut kaynakların kullanım verimi artacaktır. Belki gecenin belirli saatlerinde şarj ünitelerinin süper şarj fonksiyonlarını çalıştırmalarını akıllı şebeke sağlayabilir. Benzer şekilde, rüzgar santrallerinin bazı durumlarda, geceleyin üretebilecekleri enerjinin talep eksikliğinden üretilememesi sorunu oluşabilir. Elektrikli araçların rüzgar türbinlerinden geceleyin direk şarj alabilmesi konusu değerlendirilebilir.

60. TOGG projesinde nitelikli bir kadro kuruluyor ve yurtdışından da uzmanlar getiriliyor. San Jose'den, Münih'ten uzman getirirken "haydi gel artık Gemlik'te çalışacaksın" demek, önemli bir değişiklik istemektir. Bu değişiklik yapılsa dahi maliyeti yüksek olabilir. Bu yüzden Gemlik’te başta çocuk okulları, parkları, sosyal tesisler vb. olmak üzere kaliteli yaşam alanlarının yaratılması uzun vadeli nitelikli personel istihdamı hedefleri için uygun olacaktır.

61. TOGG yönetimi, elektrikli araç jargonu konusunda da önerilerde bulunabilir. Türkiye’de bir sektörün başlangıcını yapmakta olan bu ekip elektrikli araçlar ile ilgili hangi kelimeleri Türkçe’mize kazandırırsa, bundan sonra o kelimeler kullanılacaktır. Örneğin “Elektrikli Araç” gibi uzun bir kelime yerine İngilizcede “EV” kısaltması yaygın olarak kullanılmaktadır. Türkçe ’de bu durumda “EA” mı demeliyiz? Bu konudaki raconu TOGG kesmeyecekse kim kesecek? Malum, TDK 1980 darbesinden beri güzellik uykusunda.

62. Birçok gelişmiş ülke, 2026 ile 2040 yılları arasında petrol ve benzinli yeni araç satışlarını yasaklama kararı aldı.(örnek Belçika 2026, Mısır 2040). Türkiye henüz bu konuda bir karar açıklamış değil. Bunun sonucu olarak Türkiye’de üretimi olan yabancı sermayeli binek araç üreticilerinin ya elektrikli model üretimine geçmeleri gerekli veya kendilerini zor bir döneme hazırlamaları gerekiyor. Türkiye’nin ilgili üreticilerden bu planlarını istemesi faydalı olacaktır aksi durumda işini kaybedecek sektör çalışanları için yeni eğitim ve istihdam planlarının hazırlanması gerekmektedir.

63. Yakın geçmişteki bir örneği hatırlayalım. Türkiye'de binek araç üretimi olmayan ancak binek araç pazarında en büyük ithal araç tedarikçisi olan bir Alman firması, son birkaç senedir Türkiye'de yatırım planlıyordu ve birçok teşvik paketleri hazırlanmıştı. Kamuoyu bu konu ile uzun süre meşgul edildi. Sonuç olarak yatırım gerçekleşmedi çünkü ilgili Alman firmasının işçi sendikası Türkiye'deki insan haklarını bahane ederek yatırımı engelledi. Bu noktada sorun var. Alman Hükümeti, Türkiye'de terör ilintili suçlardan hüküm giymiş veya yargılanması gereken kaçakları, ne yargılanmaları için iade ediyor, ne de tutuklayıp yargılıyor. Diğer taraftan, Türk tüketicisi ve STK’ları, Alman işçi sendikalarının aksine, ilgili Alman firmasının mallarının pazarda güçlü şekilde satılmasında bir sorun görmüyor. Bu tür sorunları politika yapıcıların halletmesi lazım. Karşı tarafın davranışını değiştiremesek dahi, kendi davranışımızı değiştirebiliriz. Bu işler halledilirken, elbette stratejik ticari ortağımız olan Almanya'nın, özellikle Türkiye'de yatırımı olan otomotiv şirketlerinin menfaatleri kollanmalıdır. Bu işlerin çözülmesinde, politikacıları bir kenara bırakarak, ilgili Türk ve Alman işçi sendikaları arasında bazı görüşmelerin de yapılması faydalı olabilir.

SERVİS

64. Servis konusuna gelelim. Büyük oranda yazılım ile çözülecek bir konu. Araçtaki sensörler ve yapay zeka ile araç, ne zaman, neresinde arıza olacağını kestirecek, bunların önem ve aciliyetini değerlendirecek ve merkez servis ekibine bilgiler yollayacak. Belki sadece az sayıda araçta oluşacak hatalardan öğrenilen bilgiler ile, tüm araçlardaki yazılım güncellenerek, olası arızaların proaktif olarak önüne geçilecek. İşin doğası gereği, ilk çıkacak araçların yazılımı en ilkel halinde olacak. Arızalar ve aksilikler oluştukça, hem yazılımın yapay zekası öğrenecek, hem merkez ekipteki beyinler öğrenecek ve daha gelişmiş yazılımlar devreye alınacak. Elbette dönem dönem bu öğrenilen bilgiler ile donanım değişikliğine de gidilmesi gerekecektir. Servis yazılımın zaman içinde gelişeceğini, servis maliyetlerinin ve arızaların zaman içinde azalacağını öngörmeliyiz. Bu aracın sensörlerinin topladığı verilerin değerlendirilmesi konusu az çok savunma sanayindeki mühendislik proje uygulamaları ile benzerlik gösterecektir. Milli denizaltımızda da, milli uçak, helikopter ve dron projelerimizde de kaçınılmaz olarak benzer sensor verilerini kıymetlendiren yazılımlar kullanılacaktır. Bu bağlamda, bu işleri yapan ve deneyim kazanan teknik ekipler arasında az-çok geçişkenlik olacağını öngörebiliriz.

65. Tesla’nın ilk modellerinde araç yangını haberlerini duymakta idik. Belki de servis yazılımları elektrik hücreleri içindeki iş yükü dengelemesini iyi yapamadı veya binlerce hücre içindeki bozulan hücreleri devre dışı bırakmayı zamaninda doğru şekilde başaramadı. Bu tür aksilikler tüm elektrikli araba sektörü için ortaktır ve muhtemelen tüm sektör belirli yazılım pratikleri ile bu işleri aşacaktır. Belki de TOGG'un ilk modellerinde marka lansman imajını riske atmamak için fazla yakıt pili yazılımı risklerine girmemek ve kendini kanıtlamış yazılımlar ile ilerlemek faydalı olabilir. Daha sonra, yeterli yetkinlik kazanıldığında milli sistemler her zaman devreye alınabilir.

66. Yurtiçi servis ağının kurulması konusunda ne tür yenilikçi yaklaşımlar gösterilebilir? Elbette bu işin püf noktası az sayıda piyasadaki araç için yüksek sabit maliyetlere katlanmamak olmalıdır. Mümkün olduğunca mobil servisler ile veya iş başına ödeme yapılan esnek servis anlaşmaları ile işler çözülebilir. Ayrıca Fabrika merkezi kampüsünde yeterli kapasitede servis birimi kurulması faydalı olabilir. Zaten proje ortaklarının temsil ettiği otomotiv markalarının servis ağları dahi gerekli yaygın servis ağını fazlasıyla karşılayacaktır.

67. Yurtdışı servis ağı konusunda da aynı şekilde ölçek problemi en büyük engeldir. Bir tarafta, pazarda tek markanın dolaşımda olan on milyonlarca aracı var ve buna göre kurulmuş servis düzeni var, diğer tarafta birkaç bin adet araç için servis yapılanması gerekliliği var. Zaten Avrupa satışlarının Türklerin yaşadığı şehirlerde yoğunlaşması makuldur. İlk nokta, muhtemelen Berlin civarında bir satış ve servis noktası olacaktır. Daha sonraki nokta muhtemelen Benelux'te ve sonraki muhtemelen Kuzey Londra'da olacaktır. Servis işi, yine büyük ölçüde mobil servis ve yazılım üzerinden halledilmelidir. Bunun dışında, Türkiye'de yüksek pazar payına sahip olan yabancı otomotiv üreticilerinden Avrupa servislerinin bir kısminin ortak kullanımı konusu talep edilebilir.

68. TOGG un kritik alt bileşenlerinin zaman içinde geliştirilmesi ve ilgili konularda uzmanlaşmış akademisyenlerin yetiştirilmesi için belirlenecek üniversiteler ile uygulamalı ar-ge projelerin açılması faydalı olabilir. Sadece yerli üniversiteler değil, bu konularda mesafe kaydetmiş yabacı üniversiteler ve ar-ge merkezleri ile işbirliği uzun vadede faydalı olabilir.

69. TOGG’un iç mekanında ön görüntü paneli kısmı hayli geniş tasarlanmış. Ön yolcunun da (muhtemelen) dokunmatik ekran ile oynayabilmesi istenmiş. Bu tür ekranlar, atraksiyonlar güzel görünmek ile beraber en güvenli sürüş modu olmayabilir. Sürücü konforu açısından en uygun ekran modu, tüm mavi ışıkların ve ekranların kapatıldığı, sürüş sırasında gözü hiç almayan ve kabin içinde tam karanlık sağlayan ve dış görüşün net olmasını sağlayan mod olabilir.

70. Bataryaların ömrü muhtemelen arabadan daha kısa olacaktır. Bu durumda ilk batarya değişimi ne zaman olacaktır? Maliyeti ne olacaktır? Maliyeti kim karşılayacaktır? Yerine konacak bataryalar konusunda seçme imkanı olacak mıdır? Boşalan bataryalar ne yapılacaktır? Tekrar doldurulacak mıdır yoksa geri dönüşüm prosesine sokulacaklar mıdır?

71. Yolda kalacak olan TOGG’lar için (lastik patlaması, batarya bitmesi, arıza vb.) nasıl kurtarılacağı konusunda ilgili ekiplere eğitim verilmeli. Türkiye'de yolda kalan araçları genelde çekiciler en yakın tamirciye çeker. İngiltere'de benzer uygulama var ancak bir farkı var. Çekici ile gelen uzman, özel eğitimli tamirci oluyor. Araca bazı testler yapıyor ve yolda kalan araçların 40% kadarının problemini çekici ile çekmeden olay yerinde çözebiliyorlar.(Geçici çözüm de olsa).

72. Şangay’daki gibi batarya sebebiyle yolda kalan araçları şarj edecek mobil şarj filoları faydalı olabilir.

OTONOM SÜRÜŞ

73. Otonom sürüş olayı kademe kademe tüm dünyada devreye alınmaktadır. Elektrikli araçlar sahip oldukları kamera, sensor ve yazılım sistemleri ile yarı otonom ve tam otonom hale gelmektedirler. Konu büyük oranda yazılım ve kısmen donanım konusudur. Araçlara gelişen yazılımlar ile çevresel farkındalık kazandırılmakta, yüksek miktarda veri hızlı şekilde işlenerek otonom sürüş sağlanmaktadır. TOGG da bu alanda kendisi ve iş ortağı startuplar ile çözümler üretmektedir.

74. Otonom sürüş konusunda uygun test parkurlarından birisi yeni İstanbul Havalimanı ve şehir merkezindeki belirli noktalar olabilir. Tam otonom taksi uygulamaları içinde bu parkur uygun olabilir. Seçilecek parkurların yol çizgileri, trafik levhaları dahil otonom sürüse uygun hale getirilmesinde fayda olacaktır. Havalimanı, teknolojik kabiliyetlerin ve ürünlerin sergilenmesi için vitrin olarak kullanılabilir.

75. TOGG ekibinin merkezi olan Gemlik civarında otonom test denemelerinin yapılması için uygun yollar hazırlanabilir.

76. Gemlik'te yapılmakta olan tesisler ile Gemlik belediyesinin muhtemelen iş yükü hemen artacaktır fakat gelirleri gecikmeli olarak artacaktır. Bu bağlamda hem Gemlik hem Bursa belediyelerine bu proje kapsamında gerekli desteği verebilmeleri için ilave kaynak transferi yapılabilir.

YAN SANAYİ ve TEDARİKÇİLER

77. TOGG un yan sanayi kümelenme modeli elbette uzun dönemli rekabetçilik açısından önemlidir. Ölçekler büyüdükçe daha çok sayıda startup ve tedarikçi firma TOGG kampüsü civarlarında üretime geçmelidir.

78. TOGG gelişimi boyunca birçok yerli tedarikçinin büyümesine ve birçok yeni startupların doğmasına imkan sağlayacak. Peki oluşan bu ilave değer sadece tedarikçilerin ticari becerileri kaynaklı mıdır? Hayır.. Bu ilave değer TOGG sayesinde yani milletin emeği, sermayesi, birikimi sayesinde yaratılıyor. Bu firmalarından kamuya veya işçi sendikalarına yaratılan ilave kaynak nispetinde hisse transferi yapılması makul bir davranış olur. Yönetim kurullarında, TOGG temsilcisine ve işçi sendikalarına yer ayrılması sağlıklı olur.

Hidrojen gazi beslemeli araçlar bir seçenek midir?

Hidrojen gazi (H2) depolu araçlar konusunda TOGG kapsamında geleceğe hazırlık çalışmaları yapmalı mıyız? Toyota Mirai modelinde aracın altındaki depolarda yüksek basınçta H2 depolanmaktadır. Bu araçlar benzin istasyonundan benzin doldurur gibi, H2 istasyonundan 5dk da H2 doldurabilmektedir. H2’nin bu şekilde kullanılması teknolojisi hazır durumdadır ancak ticarileşmesinin önünde problemler mevcuttur. H2 üretimi pahalıdır, enerji dönüşümü döngülerinde kayıplar olmaktadır, H2 depolanmasının güvenlik sorunları vardır, kullanım sırasında NOx gibi zehirli gazlar oluşmaktadır. Avantajları ise istasyondan hızlı dolum, yüksek menzil, hafiflik ve kullanım sırasında yok seviyesinde emisyon miktarıdır.

Türkiye’deki uygulama alanlarına baktığımızda, ilk akla gelen üretimde olan yeni nesil denizaltı serimizdir.. Almanya’dan ithal hidrojen yakıt hücreleri ile uzun denizaltı seyir menzili, sessizlik gibi denizaltılar için kritik özellikler kazanılmaktadır. Sivil kullanımdaki muhtemel kullanım alanları, yüksek menzil ve güç gereksinimlerinden ötürü ticari araçlar olacaktır. Bu bağlamda Türkiye deki karayolu yük taşımacılığında kullanılan yeni nesil kamyonlar anlamlı bir uygulama alanı olabilir. Ayrıca traktörler için de elektrik hücresi yerine hidrojen kullanımı daha anlamlıdır.

Ticari araçlarda H2 kullanmanın diğer bir önemli faydası, sübvansiyon mekanizmasının kolaylaştırılmasıdır. Ticari araç ve traktörler H2 ile çalıştığı durumda kolayca “bedava H2” gibi çiftçimizin ve sanayicimizin yüzünü güldürecek, tarımsal üretimi artıracak, enflasyonu düşürecek uygulamalar mümkündür. Bu işi akaryakıt sübvansiyonu ile yapamıyoruz çünkü aynı yakıtın sivil kullanımı olduğundan vergisiz akaryakıtın satışı her zaman daha kazançlı olmaktadır. Bu alana yatırım yaparak denizaltılarımız gibi bazı stratejik savaş araçlarımızın yakıt için yurtdışı bağımlılığı da sonlandırılabilir.

Traktörlerdeki kullanımı için kaçak akaryakıt kaynaklarına yakın olan bir tarımsal pilot bölge seçilerek ( mesela Çukurova) o bölgelerdeki traktörlerin dönüşümü sağlanabilir. İlgili ekipmanların üretilmesi için Aspilsan kurumumuz uygun olabilir.

Ticari araçlarda aynı şekilde, özellikle şehir içine girmeyen, şehirler arası nakliye yapan TIR filolarımızın H2 ye geçirilmesi, uygun nakliye hizmeti sübvansiyonu imkanlarını yaratabilir. Bu amaçla, belirli ticari araç üreticileri ve işletmecileri ile belirli bölgelerde ( belki de aynı Çukurova bölgesi) pilot uygulamalar yapılabilir. Uygulamanın belirli dar bir alanda denenmesinin temel sebebi, hidrojen istasyonu kurulumu gibi pahalı bir yatırım ile en çok fayda üretmektir.

Türkiye’de H2’nin askeri ve sivil amaçlı roketlerde kullanımının ve sanayi tesislerinde kullanımının da yakın gelecekte artması beklenmelidir.

Batarya Geri Dönüşümü

Yurtiçi elektrikli pazarında yerli markamıza rekabet avantajı kazandırabileceğimiz bir uygulama alanı atık bataryalar konusudur. Türkiye’ye elektrikli araç ithal edecek tüm markaların, batarya geri dönüşümü konusunda yapılması gereken yatırımlara katılması gereklidir. TOGG bu alanda lider firma olacağından, hem Türkiye atık bataryaları için, hem Avrupa’dan toplanacak atık bataryaların geri dönüşümü için ortak bir tesis kurabilir ve Türkiye’ye elektrikli araç ithal edecek firmaların bu geri dönüşüm tesisinden hizmet alması sağlanabilir.

Bataryaların geri donuşumu ile ucuz maliyet ile değerli sanayi metallerini elde edebiliriz. Bunlar Lityum, Kobalt, Nikel, Bakir, alüminyum ve grafittir. Amerika’da bu alanda işletme halinde olan tesisler olduğu gibi çalışma yürüten birçok startup mevcuttur.

Bataryalardan hammadde kazanımı için hızlı bir yöntem eritme yöntemidir. Türkiye de metalürji alanındaki bazı mevcut tesislerde bu işlem yapılabilir ancak hammadde kazanımı düşüktür. Diğer bir yöntem bataryanın plastik kabuklarını ayırıp kalanını asit banyosunda eritmek ve metalleri kazanmaktır. Diğer bir yöntem ise bu iki yöntemin karışımını kullanmaktır. Hücrelerde kalan enerjiyi kullanarak hücreleri ısıtmak ve asit prosesi kullanmak.

Atık bataryalar için farklı kullanım alanları bulunabilirse fayda üretimi artabilir. Bu konuda çalışan startuplar ile işbirlikleri yapmak faydalı olacaktır.

Hissedarlar ve Siyaset İlişkileri

79. TOGG yönetimine siyasi baskıların olmaması sağlanmalıdır. Hem siyaset bağlantısı olan işadamları üzerinden TOGG projesinde tedarikçi olma türü talepler gelecektir, hem akraba atama torpil istekleri gelecektir, hem de, zırt pırt fabrika ve TOGG ofislerini ziyaret talepleri gelecektir. TOGG girişimini maksimum ölçüde siyasi rahatsızlık unsurlarından arındırmak gereklidir. Diğer taraftan elbette TOGG paydaşları ve medya ile ve ilgili kamu kurumlarını faaliyetlerinin ilgili kısımları konusunda düzenli bilgilendirmelidir. Belki ayda 1 veya 2 ayda bir şirket ziyareti günü düzenlenir ve bakanından gazetecisine, ortağından, vatandaşına kadar isteyen gelir sorusunu sorar. Hatta bur tür "işleri aksatıcı" organizasyonların ücret karşılığı, önceden rezervasyonlu şekilde verilmesi ile fayda/maliyet dengesi gözetilebilir.

80. TOGG yönetimine aynı seviyede korumanın proje hissedarları üzerinden de gelmesi engellenmelidir. Aynı türde talep ve baskıların TOGG ortaklarından TOGG yönetimine gelmesi engellenmelidir. Elbette öneriler uygun zaman ve mekanda aktarılmalıdır.

81. Bu projeye milli bir proje olarak bakarsak ve sürekliliği olacağını düşünürsek, zaman içinde az veya çok kamu kaynak aktarımları veya sağlanacak rekabet koruması destekleri ile şirketin ilave zenginleşmesi durumu yaşanacaktır. Bu noktada kamucu bir yaklaşım ile aktarılan ilave değerin hisse olarak kamuya iade edilmesi yaklaşımı uygun olur. Bunun en kolay yolu şirketin ortakları arasındaki bazı kamu kurumlarına ilave hisse aktarımı olabilir. Tüm bu TOGG projeleri ile amaçlanan, şirket hissedarı birkaç zengin aileyi daha zengin hale getirmek değildir. Öncelik, bu projeye verilecek toplum desteği ile ekonomik kalkınmanın sağlanmasıdır, istihdam alanları açılmasıdır, inovasyon çağına ayak uydurabilmektir. Şirket hissedarları özel sektör firmalarına, milli kaynakların geçici olarak emanet edildiği kurumlar olarak bakmak daha doğru yaklaşım olacaktır. TOGG’un yolculuğundaki özel sektör firmalarını bayrak yarışındaki oyunculara benzetebiliriz. Bir süre bayrağı taşırlar daha sonra devrederler. Diğer taraftan, elbette uzun uğraşılar sonucunda zor bulunan “çılgın Türkler” kapsamındaki girişimcileri de, bu girişimlerinden ötürü cezalandırmamak ve yatırdıkları sermaye ve harcadıkları emek nispetinde makul bir ticari getiri elde etmelerini sağlamak gerekir.

82. Proje hissedarları, bu tür bir projenin başarılı olması için doğru bir karma izlenimi veriyor. Ethem Sancak ticari araç ve askeri sanayi sektöründe başarılı bir oyuncu, Turkcell, kamu kontrolündeki bir firmamız, bu seviyede yazılım ve iletişim ağırlıklı bir projenin doğal ortağı. Yazılım konusunda önemli destek vermesi bekleniyor. Vestel grubu, elektronik aksam üretimi konusunda projenin doğru bir tamamlayıcısı. Anadolu Grubu’nun otomotiv pazarlamasında ve servisinde tecrübesi var. İnan Kıraç'ın Türk otomotiv sanayi gelişiminde önemli katkıları var ve bu projeye yakışan bir isim. TOBB genel olarak temsil ettiği geniş kesimler ile projeye temsil gücü katan bir ortak. Belki ileride projeye Aselsan'da ortak olarak katılabilir. Özellikle kritik komponent ve teknolojilerin geliştirilmesi ve askeri sanayide elde edilen bilgilerin sivil sanayine uyarlanması konusunda Aselsan'ın katkıları olacaktır.

83. Elektrikli oto üretmek ile iş bitmiyor, bu sektörün çevresinde dönüşen ve milyarlarca dolarlık yatırım gerektiren birçok yeni alan var. Hücre teknolojileri, elektrik motorları, yazılımlar vs. Bu alanlara yatırım yapmamanın maliyeti, yapmanın maliyetinden daha fazla olabilir. TOGG bu konuda ana firma olarak yeni alanlara ortaklıklar ile veya tek başına girmek isteyebilir veya milli çıkarlar TOGG un bu işlere girmesini gerektirebilir. Mevcut TOGG yatırımcılarının ilave sermaye koyma istekleri olmayabilir. Bu durumlarda TOGG projesine yeni hissedarların alınabiliyor olması ve grubun daha büyük yatırım işlerine girebiliyor olması lazım. Bu projenin ticari olarak ta başarı şansının ne kadar yüksek olduğu artık her kesim tarafından daha net görülmeye başlandı. Projeye ortak olmayan isteyen yeni grupların olmasını beklemeliyiz. TOGG ortaklarının "küçük olsun benim olsun" yaklaşımını reddetmeleri gerekir.

Türkiye'nin Rekabet Avantajı Noktaları

84. Bu elektrikli oto işinde Türkiye nerede fark yaratabilir? Avrupa’nın en lüks markaları, Jaguar, Bentley ve Rolls Royce gibi araçlarda el işçiliği çok yaygın. Ahşap kaplamalar, koltukların derilerinin dikilmesi , araç montajı vs. işlerin çoğu manuel yürüyor. Ölçek ekonomisi değil terzi usulü üretim modeli benimsenmiş. TOGG için elbette bu segment hedeflenmiyor ve doğru da olmaz ancak Türkiye'de el işçiliği konusunda güçlü bir ülke. Yat sanayindeki döşeme deriler, ahşap kaplamalar zanaatkarların el işçiliği ile yüksek kalitede üretiliyor. Ülkenin bu becerisini kullanabilmek ve bir rekabet avantajına çevirebilmek gerekli. Belirli donanım seviyelerinde bu tür yüksek manuel işçilik kullanılarak yüksek katma değer üretmek ve Avrupalı üreticilere göre rekabet avantajı taratmak mümkün olabilir. Özellikle nispeten pahalı olacak SUV modelinin üst donanımlarında daha çok deri ve ahşap kaplama yakışacaktır ve üretilen ekonomik fayda artacaktır.

85. Diğer bir rekabet noktamız Avrupa ile Çin arasında olmanın getireceği lojistik avantaj olabilir. Bu alandaki mega fabrikaların çoğu zaman içinde Çin’de oluşacaktır. Çin’den Türkiye’ye hem konteyner ile hem tren ile mal getirme süresi Avrupa'dan kısadır. Türklerin Avrupa’daki tüketicinin nabzını tutma gücü Çinliden daha fazladır. Bu bağlamda zaman içinde, farklı segmentlerde otoların az veya çok Çin komponenti ile üretilip Avrupa'ya ihraç edilmesi yüksek ekonomik fayda üreten bir iş modeli olabilir.

86. Özgün tasarımlı savunma sanayi ürünleri son dönemde Türkiye'de gelişmektedir ve Elektrikli Oto ile savunma sanayileri arasında yazılım, tasarım konularında ortak sinerjiler zaman içinde oluşacaktır.

87. Avrupa birliği ile Gümrük Birliği anlaşmamız onlarca yıldır Türkiye'nin kaynaklarını Avrupa'ya akıtan bir mekanizma oldu. Faydaları oldu, zararları oldu. Yeni yeni dış ticaretimizi dengeleme noktasına yaklaşıyoruz. Bu dönemden sonra, Türkiye'nin Avrupa'ya karşı dış ticaret fazlası vereceği bir döneme girmeliyiz ve Avrupa'nın Türkiye'ye karşı korumacılık önlemeleri uygulamasına izin vermemeliyiz.

ARAÇ VERİLERİNİ KAMU FAYDASI İÇİN KULLANMAK

88. Bu araçlar belirli seviyede otonom sürüse hazır olacakları için kameraları sürekli dış dünyayı tarayacak, görüntü işleme programları ile insanlar, araçlar, plakalar tanımlanacak, lokasyon verileri, çevredeki sesler toplanacak, kayıt edilecek. Birkaç sene sonra Türkiye'nin her köşesinde, her yolunda gezen binlerce TOGG aracı ortaya çıkacak ve bu verileri toplayacaklar. Peki bu verileri kamusal faydayı artırmak için nasıl kullanabiliriz? Meteoroloji işleri ile ilgili TOGG yönetimi bir işbirliği yapmış, bunun gibi farklı işbirlikleri yapılabilir mi?

89. İlk akla gelen uygulama iç güvenlik ilintili uygulamalar. Plakası arama listesinde olan tüm araçlar, ilk karşılaşacakları TOGG tarafından polise otomatik sobeleneceklerdir. Bu da daha güvenli bir Türkiye'de yaşamak için iyi bir haberdir.

90. Aynı şekilde yüz tanıması uygulamaları da benzer amaçla kullanılabilir. Yüz tanımak plaka tanımaktan daha zordur ancak aranan bölge ve aranan eşgaller belirli standartlarda veri tabanında olduğu sürece akıllı algoritmalar, yakın sonuçları polise bildirebilir.

91. Türkiye deki on binlerce kilometre yolun bakımı konusunda TOGG’ların faydası dokunabilir. Yollardaki çukurlara düşen TOGG’lar bu bilgileri ilgili bakım birimlerine geçebilirler.

92. Trafik ihlalleri görüntü işleme uygulamaları ile polise bildirilebilir ve otomatik ceza kesilmesi sağlanabilir. Buda daha güvenli yollar ve toplu trafik eğitimi demek.

93. Şehir veya ormanlık alanda oluşacak silah sesi benzeri tanımlaması kolay olan sesler birden çok TOGG tarafından algılanacaktır. En az 3 TOGG bu tür ses dalgalarını algılarsa ilgili silah sesinin tam olarak hangi noktadan geldiği belirlenebilir ve bu bilgiler polise otomatik geçilir. Kaçak avcılık ve terör benzeri eylemlere hızlı müdahale imkanı bu yöntemler ile kazanılabilir.

94. Uçak motoru sesleri ve uçak görüntüleri, izleri aynı şekilde birden çok TOGG tarafından algılanabilecek ve birleştirilen veriler ile Türkiye sathında eşzamanlı ve yüksek doğruluklu bir uçak trafiği haritası oluşturulabilecektir. Bu veriler hem askeri olarak hem hava trafiği güvenliği açısından değerli olabilir.

95. Peki ülkede gezecek olan binlerce TOGG’un bu sensör ve kameralarına hangi kurumların erişim yetkisi olacaktır? Kurumlar bu sensörleri kontrol edecek kendi yazılımlarını TOGG’a yükleyebilecekler midir yoksa TOGG’un yazılımları ile haberleşmek ile mi yetineceklerdir? TOGG yönetimin dahi bilgisi olmadan güvenlik amaçlı farklı kurumlarca sensör erişimleri olacak mıdır? Bu erişimin kapsamını ve sınırlarını ve yöntemi hangi kanunlara göre belirlenecektir?

96. TOGG harici Türkiye’de kullanılmakta olan elektrikli araçlarda aynı şekilde kendi sensörleri ile Türkiye’den aynı verileri toplayacaklardır. Buna ne ölçüde izin verilecektir. Hangi araç ne verişi topluyor ve ne şekilde işliyor, nasıl kontrol edilecektir? Aynı endişeleri taşıyacak olan Avrupa, TOGG’ların kamera ve sensörleri ile her türlü veriyi toplamasına izin verecek midir? Bu tür güvenlik konuları günün sonunda, ilgili elektronik devrelerdeki işlemci mimarilerine dayanıyor ve bu konular her yerde konuşulan konular değil. Ayrıca tasarımına hakim olmadıktan sonra tam olarak neler yaptığından 100% emin olmakta mümkün değil. Türkiye, kendi milli güvenlik çıkarları için kısmen dahi olsa kendi mikro işlemcilerini kullanabilecek midir?

97. Çevrede oluştuğu tespit edilen trafik kazası benzeri durumlarda en yakın sağlık ekiplerini otomatik yönlendirmek mümkün olabilmelidir. Aynı şeklide TOGG’un kendi karışacağı kazalarda da benzer otomatik bildirimler yapılabilecektir.

98. Benim ev kapısına yakın hareket sensoru var ve dış lambasını çalıştırıyor, Ara sıra gece vakti ışık yanıyor, baktığımda kızıl bir tilki görüyorum, yaşadığım bölgede yaygın olan bir tilki türü. TOGG, bu tür durumlarda ve genel olarak park halindeyken çevredeki hareketlerin kayıt edilmesi konusunda güzel işler yapabilir.

99. İngiltere'de yaygın olan bir hırsızlık türü var. Katalitik konvertör hırsızlığı. Polis kayıtlarına yansımış olan 2020 yılında 15.000 katalitik konvertör hırsızlığı vakası var. Hırsızlar genelde Van tipi bir araç ile evlerin arasında geziyorlar, yeterli sokak sakinliği var ise ( şehir tasarımı kaynaklı genelde oluyor) hızlı şekilde hedef aracın katalitik konvertörünü söküp gidiyorlar. Çevre farkındalığı ve hareket sensörleri olan araçların civardaki bu tür hareketleri kayıt etmesi ve raporlaması mümkün.

FUTURİZM

100. Elektrikli araba sanayi ve üretim modelleri nereye doğru evriliyor? Önümüzdeki on yıllarda ülkelerde nasıl araba fabrikaları görmeyi beklemeliyiz? Eskiden arabaları "mega fabrikalar" üretirdi ve ölçek ekonomisi ile aynı modelden yüzbinlerce, milyonlarca üretim yapılırdı. Tüketicinin seçenek tercihi az idi. Artık mega fabrika dönemi komponentlere kayıyor. Belirli komponentleri, tüm markalar için dünyadaki birkaç mega fabrika üretiyor. Arabalar ise daha çok müşteri tercihine göre terzi usulü hazırlanan ürünlere dönüşüyor. Otomotiv fabrikaları daha hızlı şekilde yeni tasarımları piyasaya sürmek zorundalar ve müşteriye daha çok seçenek sunmak zorundalar. 3 boyutlu yazıcı benzeri, üretim teknolojilerindeki yenilikler ile, tedarikçi sorunlu veya pahalı olan birçok komponentin üretimi konusu daha hızlı ve ucuz çözülebiliyor. KKTC deki elektrikli otomotiv yatırımı ( Günsel) dünyada bu işin nereye gittiğini bize gösteriyor. Gerekli ölçek ekonomisini sağlamayan küçük ülkeler dahi kendi tasarımlarını yaparak tüm komponentleri Çin’den ithal ederek bir depoda birleştirip milli elektrikli otomobillerini üretebiliyorlar. Ülkelerin artan korumacılık önlemleri ile yakın gelecekte Gürcistan, Azerbaycan vs. küçük ülkelerin dahi kendi tasarımları ile Çin komponentlerinin montajı usulü elektrikli arabalarını üretebilir hale geldiklerini görebiliriz. Bu bağlamda TOGG un 2. on yıllık büyüme planlarında muhtemelen Dünyanın farklı ülkelerinde kurulacak "milli elektrikli otomobil" projelerine, tasarım, ürün ve servis sağlama gibi bir yönteme geçmesini bekleyebiliriz. Ayrıca Meksika, Nijerya, Pakistan gibi bazı ülkelerde montaj yatırımlarına gitmesini bekleyebiliriz.

101. Geçenlerde İngiltere'nin ünlü bir zincir bisiklet mağazasına bisiklet almak için gittim. Teşhirde az model vardı ve satışçı benim ihtiyaçlarım için web sitesine yönlendirdi. Web sitesinden bisiklet siparişi verdim, 7 gün boyunca siparişin durumu hakkında mesaj aldım ve 8. gün bisikletimi satış mağazasından alabileceğim bilgisi geldi. Bisiklet muhtemelen demonte vaziyette belki Avrupa'dan belki Çin'den ilgili mağazaya kutu içinde kargo ile geldi, mağazada monte edildi ve bana gelip almam için bilgi geçildi. Bu bisiklet işinde olana benzer bir durum belki gelecekte araba satışında da olacak. Web sitesinden kendi tasarımımızı yapacağız, seçeneklerimizi belirleyeceğiz, parasını ödeyeceğiz, ilgili araba demonte vaziyette yakındaki bir mekanik atölyeye Dünyanın bir yerlerinden kutular içinde gelecek ve bize monte edip teslim edecekler. Bugün için fütüristik bir yaklaşım ancak bataryalar hafifledikçe, küçüldükçe ve araç gövdeleri 3D yazıcılarda basılır hale geldikçe benzer gelişmeler görebiliriz.

102. İngiltere'de amazon benzeri sanal mağazalar, siparişleri ilgili evin kapısının önüne bırakıp, zili çalıp gitmektedirler. Evde kimse yoksa ürün kapı önünde kalmaktadır ve ürünler genelde çalınmamaktadır. Muhtemelen yakın bir gelecekte, market alışıverişleri ve amazon benzeri sevkiyatlarda, evde kimse yok ise ürünler evin önündeki arabanın bagajına konacaktır. Elektirikli araçlarda bagaj kamerası sistemleri ile bu tür kontroller kolayca yapılabilir. Market alışverişinde soğukta beklemesi gereken paketler bagajda soğutularak bekletilebilir. Birkaç sene içinde başlaması muhtemelen dron ile teslimatlarda da aynı şekilde dronun araba ile haberleşip bagaj kapağının açılarak siparişin bagaja bırakılması veya araç üzerindeki portbagaja konması veya evin bahçesine bırakılması veya belirtilen başka bir dron teslim noktasına bırakılması mümkün olabilir.

103. Önümüzdeki on yıllarda bataryaların hafiflediğini, küçüldüğünü ve güçlendiğini ancak hızlı şarj istasyonlarının yeterince hızlı şarj edemediğini varsayalım. Bu durumda araçlarda nasıl bir değişiklik olmasını bekleriz? Mesela bir bavul içine, taşınabilir ağırlıkta, 300 km’lik menzil sağlayan bataryayı koyabildiğimizi düşünelim. Bu durumda muhtemelen bataryaların bagajda taşındığı, hatta yedekli olarak taşındığı, boşalan bataryanın benzin istasyonuna bırakılıp, dolu bataryanın bagaja konacağını düşünebiliriz. Gelişen pil teknolojilerinde bu durumda sadece bavul değişecektir.

104. Avrupa'da zaman içinde milyonlarca kullanılmış, kobalt ve nikel içeren elektrikli araç bataryası birikecektir. Bunların geri dönüşümü nerede yapılacaktır? Türkiye bu alanda yatırım yapmayı değerlendirmekte midir?

105. Tam Otonom araç, yani kendi kendine yollarda gidebilen araç... Bu işler çok uzakta değil...Bu teknoloji ile beraber gelişen, akıllı araçlarda kullanıma girmiş olan ve belirli olgunluk seviyesine gelmiş hangi teknolojiler var? "Artırılmış gerçeklik" var, "big data" var, "eşyalar arası bağlantı" ( Internet of Things) var, "yapay zeka" var.. Peki bunların elektrikli arabalarda uygulaması hayatımızda ne anlama geliyor? Aracımıza talimat vermemiz anlamına geliyor.. Sabah beni işe bırak, oradan dön eve, çocuğu al okula bırak, sonra bagajdaki fazla eşyaları internetten müzayede sitesinde sat, götür PTT'ye postaya ver, beni işten almadan 2-3 saat ne süren kaldıysa Uber servisi ver, çocuğu al, beni eve getir, sonra markete git, markete gelince buzdolabına sor, ne eksik varmış, ona göre eksikleri al, dönüşte de Hint restoranından yemek getir.. Evde 2 saat şarj ol sonra gece havalimanına taksi sırasına gir... Sabahta oto yıkamaya git, 8 de kapıda ol.

106. Akıllı araçta tam otonomi bu kapıya çıkar... Aksi durum anlamsız olur.. Tamamıyla otonom olarak yollarda dolaşabilen, satın alma maliyeti pahalı, işletme maliyeti ucuz olan bir aracı, evin önünde günün 22 saati park halinde bekletmenin bir anlamı var mı? Bu durum da paylaşım ekonomisini getirir. Madem kapımda durmayacak, o zaman satın almayayım, gerektiği zaman çağırır, kullanırım.

107. Li-Ion pillerinden sonra sırada ne var? Belki hidrojen pili var.. Belki başka bir teknoloji var. Ancak bu yazıda bahsettiğimiz akıllı araç dönüşümü konusunda pek bir değişiklik olmayacaktır. Li-Ion yerine başka tür batarya takılacaktır. Muhtemelen daha ucuz veya daha hafif veya daha çevreci olacaktır ki önceki batarya türünün yerini alabilsin. Günün sonunda aynı araçta, aynı elektrikli devreler çalışacaktır.

SONUÇ

TOGG projesinin başarılı olmaması için hiçbir sebep yok.

Milli irade ve politik destek var.

İşçimiz, uzmanımız var.

İç Pazarda talep sorunu yok, yeterli kar marjı mevcut. Dış pazar kısmen hazır.

İşin başında yetkin liderlik var.

Sermaye var.

Girişimcilerimiz var.

2023 te seçimlerin olacağını düşünürsek TOGG seri üretiminin en fazla 2023'un başlarına kadar gecikebileceğini varsayabiliriz, başarı için yeterli zaman mevcut.

Medyamızda elektrikli araçlara uygulanan gümrük vergilerinin yüksekliği ile ilgili eleştiriler yer almaktadır. Bu eleştirilere katılmak mümkün değil. Türkiye, kendi elektrikli aracını çıkartana kadar bu konuda yüksek gümrük vergileri gereklidir. Bu konuda talep birikmesi yaratılması için gereklidir, henüz üretim gücümüzün olmadığı bir alanda yurtdışına kaynak transferini geciktirmek için gereklidir ve mevcut yerli otomotiv sanayimizi, istihdam yapısını korumak için gereklidir.

TOGG projesi son derece faydalı olmakla beraber, değerlendirme yaparken ekonomimizin ölçeklerini unutmamalıyız.. Bu proje ilave "birkaç bin" seviyesinde istihdam yaratacaktır... Ülkemizin "birkaç milyon" seviyesinde istihdam yaratmaya ihtiyacı vardır.

türkiye milli proje otomobil PTT togg elektrikli araç yerli milli otomobil