Dangır Dangır
Bir şarkı ve iki farklı versiyonu. Müzik Daniel Pongratz’a ait. Hoş olmuş. Eski solcu halkçı protesto şarkıları havasında. Sözleri beğenmedim, ama demokratik tartışma kültürünü ve orijinalde adeta kutlanan sanat özgürlüğü ilkesini çok ciddiye alarak şarkının yeni versiyonunu yaptım.
Orijinali bu:
Tamamıyla bir spekülasyon
Farz edelim bir şarkı yazmışım bir zaman
O şarkıda demişim ki
Jürgen Elsässer bir Yahudi düşmanı
Ve ardından ilk mısranın ikinci bölümünde
Bağlarım yayı gerercesine
Konuyu Kubitschek denilene
Yayın oku onu hedeflemekte
Ve bu sadece bir retorik figür değil
Mevzu bahis ok atan bir spor aletidir
Hukuki olarak artık kritik alandayız
Ancak mahkeme önünde gene kolayına kaçarım
Şikayet et beni patlatırım şampanyayı
Sanat özgürlüğü korur bunların hepsinden
Tamamıyla bir spekülasyon
Bilinçli kullanıyorum miş’li geçmiş zamanı en iyisi
Diyelim bir metin yazmışım, kanunlarla çelişen
ve Gauland’ın bir reptiloid (sürüngenimsi insan) olduğunu söyleyen,
Ve farz edelim bu metin şurada doruğuna ulaşır:
Dünyayı faşistlerden kurtarma çağrısında
Onları döve döve geldikleri deliklere geri sokmak
Çıkardıkları savaşları özümsemek yerine
Hukuki olarak artık kritik alandayız…
Belki duymuşsunuzdur Ken Jebsen’ın adını
Sansür hakkında hep seslice şikayet eden
Benim grubun bir şarkısında adının geçtiğini sanmıştı
Hakaret etti ve bizi mahkemeye sürdürdü
Tabii ki haklı değildi ve ödemek mecburiyetinde kaldı
Mahkeme ve avukat ücretlerini
Ne gülünecek zavallı adam
Umarım beni gene şikayet eder
O zaman ne olacağını size söyleyebilirim:
Hukuki olarak artık kritik alandayız…
Olmazdım ki ben Dangır Dan
Şu deneye heves etmesem:
Sınırları zorlayarak görmek
Neymiş serbest neymiş yasak
Ve fikrimi sizle paylaşmak isterim
Jürgen Elsässer bir Yahudi düşmanı
Kubitschek’in şansı benim ok atamamam
Reptiloid yaratıklara kafayı üşütmüş olan inanır
Zaten Gauland daha fazla Naziye benziyor
Faşistler hiç bir zaman faşist olmayı bırakmazlar
Onlarla tartışılmaz bunu tarih gösterdi
Ve de asla güvenilmez devlete ve polis teşkilatına
Çünkü iç istihbarat NSU’yu kuranlardandır
Çünkü polis her zaman Nazilerle doluydu
Çünkü Oury Jalloh’yu bağlayıp yaktılar
Ve barışçıl yoldan bu şiddete karşı koyamıyorsan
Bize kalan son çare silahlı mücadele
Hukuki olarak artık kritik alandayız…
Daniel “arkadaş“ kendisini ne kadar halkçı, direnişçi ve sisteme aykırı bir sanatçı gibi göstermeye bayılsa da, devletin kurumlarından ve sistemin aygıtlarından bir o kadar da faydalanıp desteklenmektedir. Ne olacak…Yeteneksiz değil ya Dangir Dan… “Konformist Başkaldırı“ olarak tabir edilen neoliberal fenomen. Aslında acınacak bir durum.
Klibi de bu: https://www.youtube.com/watch?v=Y-B0lXnierw
Benim versiyonumun sözleri ise şöyle:
Bu anlatılanların tümü sezgisel
Toplumun bir şarkıda açıklanışı
Birçok şeyi tam anlayamayan
İyi niyetli bir adamın hikayesi
Ve gösterir ki bize, şiddete yatkınlığını
Herkes bilir onun adı Dangır Dan
Yaa, yanıyor o kalbindeki name, yanıyor
Ve bunu derken sadece kafiyelerinin ustalığı değil
İçinde yatan alevlerdir kastım, yanıyor
Artık fazla kalmadı iç savaşa
Ancak bir şarkıyla çözeriz bu isi
Taşırız bu savaşı fikirsel alana
Ve demokrasiye birlikte katlanırız
Bundan sonrası yüzleştirici
Gerektiğinde de olur yapıcı
Bu çelişkiyi birleştirerek
Ve senin tarzınla kafiyeli
Kabul ederim komplocu tınlıyor
Ve farz edelim bu metin şurada doruğuna ulaşır:
“dünyayı globalistlerden kurtarma çağrısında
Onları döve döve geldikleri deliklere geri sokmak
çıkardıkları savaşları özümsemek yerine”
Artık fazla kalmadı iç savaşa…
2014’de gelmişti bir e-posta
Gugıl’da bile bulunamayan bir adamdan
Feysbuk’ta üslubuyla sunduğum
Bir görüşle vardı ki bir sorunu
Attı beni konser programından
O zamandan beri işler gider limoni
Kızlarıma kaldı bolca vakit neyse ki
Ve sansürleseler de, yıkıp iftira atsalar da
Ses sanatında, her şeyde olduğu gibi, ihanet yok!
Artık fazla kalmadı iç savaşa…
Olmazdım ki ben Kemal Cem
Şu deneye cesaret etmesem:
Yasakları ve sınırları
Basıp havaya uçurarak
Şu sözlerin arkasında durmayı:
Elsässer Yahudi düşmanı değildir
Kubitschek vatanına hizmet etmiştir
Ancak bir hayli az okuyan inanır yalanlarınıza,
Bir aile babasını öldürmekten söz etmek ise tam alçaklık
Oury Jalloh’nun* yandığı bodrumda
Yanmıştı bir de evsiz bir Alman, adı Bichtemann
Haksızlık yapıldığında kendi özünüzden insanlara umursamazsınız,
Bu ikiyüzlülük dönüşür nefrete, yer bitirir o nefret yüreğinizi
Aslına bakarsak Dangır savaşçı olmak yerine
Spotify’dan birkaç kuruş daha koparmanın peşinde
Artık fazla kalmadı iç savaşa…
Bütçemiz malum kısıtlı. Arkamızda ne devlet ne de paraları bolca dağıtan bir kurum mevcut.
Klipimiz biraz daha mütevazı yani. Arka planda görünen resim, Dresdenli ressam ve yazar, arkadaşım, Müslüman kardeşimiz Sebastian Hennig’e aittir. Çalışma odama görsel ilham katan Hennig tablolarından biri:
Şarkının orijinalini ve özellikle de orijinalde hedef tahtasına koyulan ulusalcıların, milliyetçilerin, halkçı ve gerçek solcu vatanseverlerin tepkilerini yazmayan gazete kalmadı.
Ancak ne ilginçtir ki Almanya’nın en önemli ve en fazla konuşulan, tam bağımsızlık mücadelesinin Almanya’daki kalesi olan ulusalcı sezession.de platformunun benim versiyonum hakkındaki yorumunu hiçbir yerde okuyamazsınız.
Gerçekleri ideolojik baskıların altında görmezden gelmeyi kural haline getiren ‘gazetecilik’ anlayışın yanında tek tük, onuru ve mertliği yukarıda tutanlar da var.
Sezession yazarı Jonas Schick’ın yorumu net:
‘Sanat özgürlüğü meselesindeki son söz piyanist Kemal Cem Yılmaz’a aittir.’
Almanya’daki sanat özgürlüğünü kutlayalım derken basın özgürlüğünü zorladık galiba biraz…
*Oury Jalloh bodrum katındaki hapis hücresinde yanarak ölen bir siyahi mahkum. Onun yanındaki hücrede yatan evsiz alman Mario Bichtemann da bu yangında hayatını yitirmiştir. Ancak 2005’te yaşanan bu olay bugüne kadar tam açıklığa kavuşturulamamıştır.