''Ateşin [O] Çocukları''
Türkiye'nin dört bir yanında günlerdir ormanlar yakılıyor. Yangınlar sürüyor. Cennet ülke cehenneme döndü. Suçlular suçlarını itiraf ettiler. Kibriti, çakmağı tutan eller ''Ateşin Çocukları''. Azmettiren kim? Amerikan Emperyalizminin paralı tetikçisi PKK...
Ne diyordu PKK'nın baş yılanlarından Murat Karayılan?
''Hiçbir genç çaresiz değildir. İki üç genç bir araya gelip eylem yapabilirler. Silahımız yok diyebilirler. Silahları çakmak ve kibrittir. Onlar da çakmak ve kibritle mücadele edebilirler''
ABD'nin paralı askeri PKK'nın, yasal boşluklardan ve PKK sevicilerin desteğinden yararlanan siyasi kolu HDP'nin [HDPKK] Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş 11 Eylül 2015'te İdil'deki Meclis Grup toplantısında ne diyordu?
''Zannediyor musunuz Bodrum Cizre'ye çok uzak? Cizre yanarken Bodrum'daki mutlu olabilir mi?''
Ve ABD Emperyalizminin paralı askeri PKK'nın ''Ateşin [O] Çocukları İnisiyatifi'' isimli bir kundaklama örgütü var (PKK'nın diğer yan örgütleri gibi bunlar da PKK ile ilgileri olmadığını öne sürüyorlar. Umarım bizim safdilliler buna da kanmazlar). Kurdukları internet sitesinde suçlarını itiraf ediyorlar.
“Faşist Türklere karşı; Ateşin [O] Çocukları İnisiyatifi olarak ‘’ÇÖKTÜRME HAMLESİNİ’’ ilan ediyoruz. “Yanan şehirlerde, kül ve dumanla kaplı gökyüzünde, alevler içindeki dağ ve ovalarda öfke ve intikam hareketimizi göreceksiniz.” ( https://atesincocuklariinisiyatifi.com/2021/08/01/yuzyilin-intikam- hareketi-olan-atesin-cocuklari-inisiyatifi-olarak-cokturme-hamlesini-ilan-ediyoruz/ )
Kundakçılar hedeflerine, ''siyaseti, ekonomiyi, eğitim sistemini, Türk basınını, ordu, asker ve polis ailelerini, futbol takımlarını, sanatçıları, AKP-MHP’ye oy ve destek verenleri'' koymuş. (Akıllılar HDPKK'ya kol kanat gerenlere göz kırpmayı unutmamışlar )
Kendilerinin kim olduğunu da; sokakta, fabrikada, işyerlerinde çalışan emekçi, Türk ordusu arasında gizlenmiş, kamufle elbisesi giymiş asker, taksi şoförü, orman bekçisi, itfaiye eri, manav, intikam için ant içmiş kadın, erkek, genç ve yaşlı, eli çakmak tutan çocuk, kravatlı öğretmen ve öğrenci, çoban, müdür, kimi zaman da en yakınınızda olan kişi olarak tarif ediyorlar.
Kısacası tarafları Kürt - Türk olarak ayırma gayreti içindeler... Tam da ABD'nin, Emperyalizmin ''böl, yönet, yut'' politikasının ifadesi...
Kendilerine ''Ateşin [O] Çocukları'' diyen ve ABD Emperyalizminin Türkiye, ekonomisini, turizmini eğitimini, savunmasını, kısacası tüm Türkiye'yi diz çökertme amacına hizmet eden bu grubun Kürt halkıyla ilgisi yoktur. Bunlar, Kürt halkının yüz karasıdırlar. Kürt yurttaşlarımız o yangın çıkan yerlerde Türk kardeşleriyle el ele, kol kola, omuz omuza kardeşçe yaşıyorlar.
''Ateşin [O] Çocukları'' için, bugün ormanları can ve canlıları yanan Muğla'nın Bodrum İlçesi'nden, ünlü Neyzen Tevfik yıllar önce şöyle diyordu:
“Geldikleri gibi gitmediler;
kimi itini bıraktı,
kimi bitini.
Kimi de piçini bıraktı!...
Yoksa bu kadar şerefsizin
bizden olması mümkün değil!”
Suç ve suçlu bellidir. Artık suçluların ve azmettiricilerin ortaya çıkarılması ve yakalanıp cezalandırılması gerekmektedir.
Bunun için başta suçluları yakalama görevi olan polisimiz, jandarmamız, ordumuz ve etnik köken, din, mezhep, siyasi görüş ayrımı olmaksızın tüm halkımız, gençliğimiz güçbirliği içinde seferber olmalıdır.
İtler, bitler, piçler, ''Ateşin [O] Çocukları'' yakalanacaktır. Bu yetmez, azmettiren abileri ve patronları ifşa edilmeli, kendilerine gerekli en sert yaptırımlar uygulanmalıdır. Başta Suriye olmak üzere Irak, İran, Rusya ve tüm dost ülkelerle ilişkiler yoğunlaştırılmalı, ülkedeki ABD üsleri derhal kapatılmalıdır.
Öte yandan ormanlarımızın korunması, yakılanların yerine yeniden ormanların yaratılması gerekmektedir. Benim köyüm Bafa (Milas) birçok çevre köy gibi örnek bir davranış içindedir. Köylü ormanlarında gece gündüz nöbet tutmaktadır. Sağduyulu esnaf onlara bedava su vs sunmaktadır.
Halkımız kendi ayakları üzerinde durmaktadır, duracaktır. Halkımızın dostları olan ülkeler de yanımızdadır ve yardıma gelmektedirler... ABD'den, AB'den, BM'den, NATO'dan yardım dilenmek kuzu postuna saklanan kurdu ülkemize kendi ellerimizle sokmaktan başka bir işe yaramaz.
Şimdi ders çıkarma, ormanları koruma ve geliştirme için dayanışma zamanıdır. Sorumlular, görevliler, cumhurbaşkanlığı, hükümet, bakanlıklar, ordu, polis, jandarma, itfaiye, Türk Hava Kurumu, orman idaresi/bakanlığı, kaymakamlıklar, valilikler, belediyeler, muhtarlıklar, başta Gazi Mareşal Mustafa Kemal Atatürk'ün bu cumhuriyeti emanet ettiği her yaştan gençler, tüm halkımız topyekün seferber olmalıdır.
Ülkenin içinde bulunduğu durum tam da Atamızın gençliğe hitabesinde açıkladığı gibidir. Dış ve iç düşmanlar, dahili ve harici bedhahlar [İç ve dış kötü yürekliler], Emperyalizm ve içimizdeki işbirlikçileri, hainler uyumamaktadırlar. Amaçları yalnız orman yakmak değildir. Amaçları Türk milletine diz çökertmek, ülkeyi bölüp, parçalamak, bağımsızlığımızı ve cumhuriyetimizi elimizden almaktır.
Birinci vazifemiz; Türk istiklalini, Türk cumhuriyetini, ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir. Muhtaç olduğumuz kudret, damarlarımızdaki asil kanda mevcuttur.