İstihdam tarladan kadina geçti
Bu ülke bir türlü işsizini adam yerine koymayı beceremedi. Bırakın iş bulmayı, onu yok sayarak aslında hakaretin daha büyüğünü ediyor. Oysa işsiz olsanız ve işsiz sayılsanız, bari mevcudiyetiniz belli olur. Adamdan bile saymıyorlar.
Fakat elbette işsizin varlığının siyasetin üzerinde baskı yaratacağı malum. Bu nedenle sürekli rakamlar üzerinden oyun oynanıyor. Önce kısa süre çalışan insanları işsiz saymadılar; sonra iş aramaktan vazgeçenleri kaile almadılar; en sonunda da kayıtdışı istihdamın tavan yaptığı tarım sektörünü işsizliğin çaresi olarak buldular.
Köy yerinde yaşayan herkesi çiftçi sayıp, istihdam artışı yakalayanlar, baktılar ki oradan sinyaller bozuk gelmeye ve yalan ortaya çıkmaya başlayacak, telaşa kapıldılar. Hatta çocuğuna iş isteyen partililere bile ‘senin çocuğun da işsiz kalsın’ ya da işsiz öğrenciye ‘herkese iş bulacağız diye bir şey yok’ veya atama isteyen öğretmene ‘sen de bize oy vermezsin’ deme gafletine kadar düştüler.
Fakat pabuç pahalı… Üç yıl üst üste gelen seçim fırtınası, teröristle pazarlıkla düşen oylar ve çift haneye yükselen işsizlik rakamları tedirginliğin boyutunu artırdı. İşsizlik ocak ayında yüzde 10,6, genç işsizlik yüzde 20,7, tarım dışı işsizlik de 12,9 çıktı.
Aralık ayında bu rakamların hepsi yine yüksek ama ocaktan düşüktü. Sistematik artış ekonomik anlamda ‘kötüye gidiş işareti’ olarak algılanacağından bakan ortaya mevsimsellikten arınmış işsizliği ortaya attı, yandaş medya da define bulmuş gibi buna sarıldı.
Mevsimsellikten arındırılmış işsizlik Aralık 2012’de yüzde 9,6 iken, Ocak 2013’te 9,4’e düşmüş. Bu bütün verilerden daha önemliymiş. Bugün ekonomi kanallarından birinde değerlendirme yapan iliştirilmiş uzmanlardan teki durumu daha da abarttı.
Türkiye’nin ortalama genç işsiz ortalaması 550-600 bin kişiymiş, ama son aylarda bu rakam 1 milyona çıkmış. Önce düzeltme yapayım. Çünkü bu çok akîl uzmanımız yanlış biliyor. TOBB’un da verileriyle beni destekleyeceği gibi, ülkede her yıl üniversiteden 750 bin ile 800 bin arasında mezun veriliyor. Baz aldığı verideki sapma oranı nereyse yüzde 50. Nasıl uzman ise?
Ama durun… Müthiş yorum burada da bitmiyor. Neden gençlerdeki işsiz sayısı 1 milyona vurmuş biliyor musunuz? Kadınlarda istihdama yönelik anormal bir talep varmış. Bu nedenle sayı patlamış.
Şimdi birincisi bu ülkenin ekonomi yapısında ne yazık ki kadınlarımıza böyle bir çalışma şansı sunulmuyor. İkincisi, kadın istihdamını konuşalım ama gençlerdeki işsizliği değerlendirirken, iş gücüne talepte bulunanları kadın – erkek diye ayırmak ancak bu iktidarın iliştirilmiş uzmanına yakışır.
Üçüncüsü ‘kafa aynı kafa’nın kanıtı bir ifade. Daha önce Bakan Şimşek de bütün suçun, iş arayanlarda ve daha çok iş talep eden kadınlarda olduğunu söylemişti. Anlaşılan ekonomi yönetimi ve ilişikleri yeni oyuncağını buldu. İşsizlik ve işsizler yine yok sayıldı, ama istihdam tarladan kadına transfer oldu.
Çetin Ünsalan
ulusalkanal.com.tr