Vodvil tadında 128 milyar dolar

Hepinizin malumu ülkede bir 128 milyar dolar tartışması yaşanıyor. İşin içeriği ayrı bir tartışma konusu ama sizce de yapılan açıklamalar, ortaya konulan tavır bir vodvili andırmaya başlamadı mı?

Çok net bir soru; birbiriyle çelişen cevaplar, hızla komediye dönen bir hareket içerisinde bir kakofoni haline dönüşen durum. Sanırım vovdil olabilmesi için tek eksiği bir şarkı. Yakında onu da yaparlar.

Harcanan 128 milyar doların nasıl yöntemle eridiği, konusunu oluşturuyor. Fakat açıklamalar birbiriyle çelişiyor. Bir gün bu paranın rezervlerde durduğu söyleniyor, ertesi gün vatandaşta olduğunu ifade ediliyor. Hemen akabinde borç ödemesine giden miktardan bahsediliyor; sonra pandemi sürecinde harcandığını belirtiliyor; ardında başa dönülüp paranın yerinde durduğu söyleniyor.

Hatta bu yaşananlar içinde 12 Eylül Darbesi sonrası yaşanan kara mizahı andıran olaylar da cereyan ediyor. Herkesin bildiği bir anekdot vardır. Darbe sonrasında işten anlamasa da atanan bir kişi, TRT’nin masraflarını incelerken, fazla mesailere bakar ve TV’deki resim seçici dikkatini çeker.

Bu kişinin ne yaptığını sorar. Yanıt; yayında resimleri seçtiği şeklindedir. Yetkili kılınan kişinin çözümü müthiştir (!). “Niye mesaiye kalıyor, resimlerini seçsin; evine gitsin” der. Aslında bu işbilmezliğin ve cehaletin vücut bulmuş halidir. Bugün için bir mizah konusu olsa da, o günkü şartlarda dramdır.

128 milyar dolar meselesinde de benzer gariplikler yaşanıyor. Biliyorsunuz bir afiş asarsın asamazsın didişmesi mevcut. Bu tartışmanın göbeğinde aklın sınırlarını zorlayan en garip örnek ise Karaman’da ortaya çıktı.

Karaman’da afişi yasaklayan bir tebliğ gönderildi. Altında valinin ve emniyet müdürünün imzası var. Tebliğde afişin koronavirüs tedbirleri kapsamında asılamayacağı belirtildi. Güler misin, ağlar mısın; Haldun Dormen’e gönderip sahneye mi koydurursun bilemiyorum; ama pes denilecek bir olay olduğu aşikar.

Demek ki afiş asıldığı yerde virüs yayıyorsa, tedbirler kapsamında kaldırılması istenmiş. Belki de virüsü afiş değil, üstündeki soru yayıyordur. Virüse etkisi var mı bilemiyorum ama alerji yaptığı ve bunun da böyle aklı zorlayan bir komediye dönüştüğü açık.

Aslında çok teknik ve basit bir soru. İlgilisi çıkıp yanıtı verse ya da devletin denetimle ilgili kurumları inceleyip açıklasa tartışma bitecek. Ama yetkili olmayan herkesin açıklama yaptığı, bunların da birbiriyle tutarsızlık sergilediği, yetkili olanın ise açıklamadan konuyu geçiştirdiği bir durumda, sahnede vodvili andıran bir hareketlilik yaşıyoruz.

Peki tüm bunların sonunda ne oluyor? 128 milyar doların gerçekten nasıl ve nereye harcandığını öğrenemiyoruz ama müthiş bir tiyatro oyunu izliyoruz. Daha acı olanı ise ülkece kendi paramız üzerinden tartışma yaşıyoruz. Hem de hesabını sorarsın, soramazsın cinsinden aklı zorlayan bir biçimde. Bu iş nereye bağlanır bilemiyorum; ama perde kapandığında alkış almayacağı kesin.