Soner Polat
Soner Polat Köşe Yazısı

Yunanistan Syriza ile düzlüğe çıkabilir mi ya da kendisine yeni bir rota çizebilir mi?

Yunanistanda kamuoyu yoklamalarında yüzde 27 ile SYRİZA birinci parti olarak konumundaydı. Seçimlerde ipi önde göğüslemesi bekleniyordu. Ancak 300 milletvekilinin bulunduğu Meclis’te 149 milletvekiline tekabül eden yüzde 36,3 oranında oy toplaması tüm dünyada bomba etkisi yarattı! Çünkü SYRİZA ve 40 yaşındaki genç lideri AlexisTsipras seçim kampanyalarında, genelde neo liberal küresel ekonomik düzene, özel de AB’nin ekonomi politikalarına meydan okumuştu!

Bu nedenle denetim altına alınamadığı takdirde, AB’den başlayarak tüm Batı dünyasına yayılabilecek alternatif ekonomi politikaları ve siyaset seçeneklerini gündeme getirebilirdi! Yunanistan, 2007 yılından bu yana GSYİH’sinin dörtte birini kaybetmiş, işsizlik rekor bir seviye olan yüzde 25’ler düzeyine yükselmişti. Ortalama bir Yunanlı yüzde 30 oranında fakirleşmişti. Ama hastalığın Yunanistan’la sınırlı kalmayıp, AB’nin güney kanadına doğru yayılma eğilimi içine girdiği de gözleniyordu. Bu nedenle küresel sistem, Almanya’nın muhalefetine rağmen, sürekli olarak AB’ye avro arzını artırarak, ülke ekonomilerini rahatlatmasını/canlandırmasını tavsiye ediyordu. Öyle de oldu!

Yunanistan, 2010 yılından itibaren Troyka tabir edilen AB, AB Merkez Bankası ve IMF’nin dikte ettiği istikrar tedbirleri ve sıkı para politikalarını uyguluyordu. Bu da doğal olarak harcamaların kısılması, ücretlerin düşürülmesi ve vergilerin artırılması anlamına geliyordu. Aynı zamanda Yunanistan’dan, özelleştirme, kamusal alanın daraltılması gibi yapısal reformlar (!) yapması da talep edilmişti. Diğer bir ifade ile Troyka reçetesinde,sokaktaki yurttaşa acı çektirecek ilaçlar yazılıydı. Bu politikaları uygulayan PASOK’a halk ağır bir ceza kesti. Parti’nin oyları yüzde 40’lardan yüzde 5’lere düştü!

SYRİZA, para musluklarını açacağına, asgari ücreti yükselteceğine, kamu harcamalarını artıracağına ve AB ile yeni bir borç müzakeresi yapacağına söz vererek oyları topladı. Almanya’nın, “İstikrar tedbirlerini gevşetelim!” önerisine de sıcak bakmadığını belli etmişti.Radikal ve devrimci bir çıkış yapacağını ilan ediyordu. Şimdi ise SYRİZA, sözlerin bittiği ve gerçeklerin bir bekçi gibi karşına dikildiği karmaşık bir olaylar ve sorunlar zinciri ile yüzleşmek zorunda!

Yunanistan’ın dış borcu GSYİH’sinin yüzde 170’i oranında ki bu inanılmaz bir borç yükü anlamına geliyor! Yabancı sermaye Yunanistan’ı çoktan terketti!Son dönemlerdeki sermaye kaçışı 70 milyar avro civarında! Siyasi ve ekonomik belirsizlik nedeniyle paranın korunması ve gelir getirmesi için bankalar güvenli limanlar olarak görülmüyor.Aslında gerçeği söylersek, iflas etmiş durumdalar! Avrupa Merkez Bankası onları suni teneffüs ile yaşatıyor. Yunanistan, istikrar tedbirlerini uygulamada ayak sürüdüğü için uluslararası finans çevreleri bu ülkeye kapılarını bir birkapatıyor!

SYRİZA lideri Tsipras’ın kilitlendiği bu odadan çıkmak için bir anahtara ihtiyacı var. Batı dünyası, küresel finans sistemi ve AB tahminen şunu teklif edecektir: “ Seni rahatlatacak çeşitli tedbirler alacağız. Zaten AB Merkez Bankası, bir zaman diliminde 1,1 trilyon avroyu piyasalara sürerek ekonomileri rahatlatacak. Avronun değeri düşeceğinden borç ödemelerin kolaylaşacak. Petrol fiyatları zaten çok düştü. Sen de içerdeki bozuk düzeni tamir et! Yolsuzluğu önle, vergi topla, emekli maaş sistemini mantıklı bir esasa bağla! Siyasi istikrar da sağlanacağından, ekonomi yavaş yavaş düzlüğe çıkar. Bunun siyasi ödülü senin olur; en az 15 yıl iktidarda kalırsın!” Muhtemelen bu havucun ardından sopanın ucunu da göstereceklerdir: “Ekonomik sistemin yürümesi için acil olarak 7,2 milyar avroya ihtiyacın var! Bizimle anlaşmazsan, bu para gelmez, maaşları bile ödeyemezsin, kısa sürede tepe taklak olursun!”

Avrupa, muhtemelen genel bir uluslararası kuralı da SYRİZA’ya hatırlatacaktır: “Biz 240 milyar avro koyduğumuz anlaşmayı hükümetle değil, Yunan devleti ile yaptık! Hükümetler değişir ama anlaşma değişmez!”

Açıkça adı konulmasa da SYRİZA için yumuşak ve geniş açılı bir U dönüşünden başka gerçekçi bir yol ufukta gözükmüyor! Ama muhtemelen atılacak adımlar, AB istekleri ile SYRİZAvaatlerinin dengeli bir karışımı olarak Yunan kamuoyuna pazarlanacak! Yine de hem iç kamuoyuna ve hem de dışarıya yönelik ince, kıvrak ve usta bir siyaset sanatı gerektiriyor. Çünkü böyle bir girişim daha başlangıçta Syriza içinde kırılmalara ve çatlaklara neden olabilir.

Peki, Syriza AB ile köprüleri atarakEurozone’dan çıkıp Drahmi’ye geçebilir mi? İnsanlığın önündeki en büyük tehditlerden birisi olan neo liberal ekonomik politikalardan vaz geçerek, halkının refahına yönelik üretim artışını esas alan bir rotaya dönebilir mi?

Bu çok zor! Çünkü Yunanistan herhangi bir ülke değil. AB’nin kültürel temelindeki üç dayanak noktasından (Helen medeniyeti, Roma uygarlığı, Hıristiyanlık) biri.Aynı zamanda, jeopolitik olarak Batı’nın güneydoğu sınırı! Ayrıca Yunanistan’ın bağımsız bir rota izlemesi domino etkisi yaratarak birçok ülkede benzer girişimleri cesaretlendirir! O nedenle Yunanistan, istese de Batı yörüngesinden çıkamaz! Zaten, Yunan halkının büyük bir bölümü sorunlara rağmen AB’den desteğini henüz çekmedi! Ayrıca Yunanistan, sığınabileceği Batı dışı alternatifler yaratmış durumda da değil! Batımuhtemelen, ya ikna ederek ya da kulağını çekerek Yunanistan’ı içinde tutmaya devam edecektir.

Genç lider Tsipras, ruhunu, vicdanını ve koca Fransa’yı finans kapitale teslim eden sözde sosyalist Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande gibi bir anda teslim olur mu? Bu mümkün değil! Sistemin çürüdüğünü bilen Tsipras,mutlaka direnecektir. Ancak Tsipras’ın cepheye sürebileceği askeri yok! Tek silahı, karşı tarafa verebileceği zararları pazarlık konusu yapmak! “Bak, bir konuşursam, kıyamet kopar!” mugalatası ile nereye kadar gidilebilir?

Batı’nın ağır ve ölçülü adımlarla genç lideri yavaş yavaş sistemin içine çekeceğini değerlendiriyorum.SYRİZA’nın talepleri ile AB politikaları arasında makul bir denge tesis edilerek Yunanistan sistem içinde tutulacaktır.

Amiral Soner Polat

ulusalkanal.com.tr

yunanistan yeni da YA Rota Syriza çıkabilir