Türkiye eserlerinin peşinde: Zeus Sunağı, Troya Hazineleri ve niceleri...
Zeus Sunağı, en önemli dünya kültürel miraslarından biri. MÖ 2. yüzyılda Bergama'da inşa edilen sunağa ait parçalar 1800'lerin sonlarında Almanya'ya gönderiliyor ve bugün Berlin'de sergileniyor. Peki kültürel mirasların iadesi nasıl yapılıyor? Karşılıklı iddialar iade süreçlerinde nasıl rol oynuyor?
Berlin Eyaleti Çeşitlilik ve Ayrımcılıkla Mücadeleden Sorumlu Müsteşarı Saraya Gomis, geçtiğimiz hafta dünyanın diğer bölgelerinden gelen kültürel miraslarla ilgili değerlendirmesinde Zeus Tapınağı'nın Türkiye'ye iade edilmesi gerektiğini söyledi. Söz konusu demeç Türkiye'de büyük yankı uyandırdı çünkü çalınan kültürel mirasların iadesi meselesi Türkiye'nin uzun yıllardır çaba gösterdiği bir alan. Son dönemde çeşitli sanat eserlerinin Türkiye'ye iadesi gerçekleşiyor.
"KAZILARA İZİNDEN ÖNCE BAŞLADILAR"
Alman bürokrat Gomis'in son açıklaması ise Türkiye'den çalınan kültürel mirasların iadesi meselesinin yeniden gündeme gelmesine neden oldu.
18 Mart Üniversitesi, İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi'nde çalışmalar yürüten ve Yitik Miras-Zeus Sunağı kitabının yazarı Prof. Dr. Ali Sönmez, çalınan eserlerin iadesinde öncelikle arşiv taramaları yapılarak eserlerin nasıl götürüldüğüne dair hikayelerin keşfedilmesinin önemine işaret ediyor.
Sönmez, Almanya’nın Zeus Sunağı'nı 1878-86 yıllarında Osmanlı Devleti'nden aldığı izin çerçevesinde götürdüğünü iddia ettiğini anımsatarak, “Bu doğru ancak eksik bir bilgi. Çünkü Almanlar Bergama'daki kazılarına izinden önce başladılar” demekte.
Almanya adına kazıyı yapan Carl Humann'ın 1868 yılında Bergama'da bulunan bir inşaat mühendisi olduğunu belirten Sönmez, Humann'ın kendi anılarında 1872 yılında Zeus Sunağı'na ait parçaları İzmir'deki Almanya Konsolosu vasıtasıyla Berlin'e yolladığını yazdığını aktarıyor ve “Kendisi daha sonra Almanya'ya davet ediliyor, kendisine Kraliyet Nişanı veriliyor ve kaçak kazılarına devam etmesi gerektiği söyleniyor. Anlatılarında 1877 yılında da gönderdiğini belirtiyor” ifadesine yer veriyor.
Almanların iki kez kazı izni almak istediğini ve Osmanlı'nın bu talepleri reddettiğini kaydeden Sönmez, sözlerine şöyle devam ediyor:
“1878'de kazı izni verilmesinin en önemli sebebi, Osmanlı'nın 93 Harbi gibi büyük bir savaştan çıkmış olması. Savaşın kongresi de yani Osmanlı paylaşım planları Berlin'de yapılacaktı, tam kongre arifesinde Bergama'dan kazı izni istiyorlar ve Osmanlı izni vermek zorunda kalıyor.”
İADE SÜRECİ NASIL İŞLER?
Türkiye'nin kültürel varlıkları ve yurtdışına yasa dışı yollarla kaçırılan tarihi eserlere yönelik hazırladığı haberlerle tanınan ve pek çok eserin Türkiye'ye iade edilmesine vesile olan gazeteci-yazar Özgen Acar'a iade sürecinin nasıl gerçekleştiğini sorduk. Acar, ilk aşamada, Kültür Bakanlığı'nın gerekli bilimsel verileri ve dönemin güncel olgularını derlemesinden sonra (yapıtın tarihsel durumuna göre) İçişleri Bakanlığı'nın başvuru için gerekli yasal belgeleri araştırması gerektiğini kaydetti.
“Bu arada, yerel UNESCO da uluslararası ortamda hava yaratıp çalışmalara katkıda bulunabilir” değerlendirmesini yapan Acar, açıklamasını şöyle sürdürdü:
“İkinci aşamada ise Dışişleri Bakanlığı bu belgelere göre o ülkede yerel araştırmalar yapıp, Türkiye’den gelen dosyanın eksiklerine katkıda bulunmalı. Ancak bu aşamadan sonra, büyükelçilik dosyadaki tüm belgelerle, yerel Dışişleri Bakanlığı'ndan “eserleri” istemelidir.”
Acar, “Buradan bir sonuç çıkmazsa yerel mahkemelerde dava açılabilir” demekte. Sunağın Türkiye'ye iadesinin mümkün olup olmadığı sorusuna ise “Böylesine dev bir anıtsal sunağın Türkiye’ye verilmesi önerisini Almanya’da kim kabul eder? Keşke kabul etseler!” cevabını verdi.
SUNAĞIN İADE SÜRECİ
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, Zeus Sunağı'nı ait olduğu yere getirme mücadelesinin, zaman zaman ivmelenen zaman zaman ivme kaybeden çok uzun soluklu bir mücadele olduğuna dikkat çekti. Soyer açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
“Bizse bu mücadelenin yeniden canlandırılması için 12 Ağustos 2020’de Bergama’da yaptığımız İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi toplantısında oy birliğiyle karar aldık. Bakın “oy birliğiyle” diyorum, çünkü kültür varlıklarımıza sahip çıkmak bizler için siyasetler üstü bir konu.”
Sunağın Gözyaşları adlı Bergama Oratoryosu’nun Berlin’de de Almanya Turizm Fuarı’yla eş zamanlı sahneleneceğini aktaran Soyer, "Zeus Sunağı'nı er ya da geç evine getireceğiz” dedi.