Salon İKSV Sonbahar Sezonunu 29 Eylül’de Başlatıyor
İyi müziğin buluşma noktası Salon İKSV, 29 Eylül’de başlayacak sonbahar sezonunda La Femme, Jadu Heart, ENGIN, Yellow Days, Red Axes (Live), The Magnetic Fields, Joep Beving, Fabrizio Paterlini, Aime Simone ve Forest Swords gibi isimleri konuk edecek. Biletler 25 Ağustos Cuma günü satışa açılıyor.
Beyoğlu’nun önemli mekânlarından, yıllardır müzikseverlerin buluşma noktası Salon İKSV, sonbahar sezonunda da alternatif müziğin başarılı isimlerine ve yeni yeteneklere evsahipliği yapmaya hazırlanıyor. Salon’un sonbahar sezonu, 29 ve 30 Eylül’de iki gece üst üste Salon sahnesine konuk olacak, Fransa’nın en havalı, en şaşırtıcı, en “rock’n roll” gruplarından La Femme ile açılıyor.
Salon’un, sonbahar sezonunda, +1 ve Garanti BBVA’nın destekleriyle, yıl sonuna kadar ağırlayacağı isimler arasında ayrıca; İngiliz indie pop ikilisi Jadu Heart, ilhamını 70’lerin Anadolu rock’undan alan Türk-Alman grup ENGIN, etkileyici saykedelik soul tınılarıyla Yellow Days, derin ve organik beat’lerle aralıksız dans ettirecek Red Axes (Live), indie rock’un kent ozanlarından Stephin Merritt önderliğindeki The Magnetic Fields, dingin müziğiyle Hollandalı minimalist besteci ve piyanist Joep Beving, İtalyan müzisyen ve güncel klasik müzik bestecisi Fabrizio Paterlini, duygu yüklü bir R&B gecesi vadeden Aime Simone ve Avrupalı eleştirmenlerin el üstünde tuttuğu yapımcı ve besteci Forest Swords yer alıyor.
Salon İKSV’nin sonbahar sezonu programıyla ilgili ayrıntılı bilgi için: www.saloniksv.com
Salon İKSV’nin sonbahar sezonu biletleri 25 Ağustos Cuma günü saat 10.30’da başlayacak Lale Kart üyeleri için indirimli ön satışların ardından, aynı gün 14.30’da genel satışa açılacak. Biletler passo.com.tr adresinden, Passo mobil aplikasyonu üzerinden, Passo perakende satış noktalarından ve İKSV gişesinden satın alınabilecek. Öğrenci bileti fiyatları Eczacıbaşı Genç Bilet projesi kapsamında 10 TL olacak.
Konser Programı
+1 Sunar: La Femme
29 Eylül Cuma, 21.00
30 Eylül Cumartesi, 21.00
Salon’un sonbahar sezonu, Marlon Magnée ve Sacha Got tarafından kurulan ve son 13 yıl içinde yayımladıkları beş albümle büyüyerek Fransa’nın en havalı, en şaşırtıcı, en “rock’n roll” gruplarından biri olan La Femme ile açılıyor. 2013’teki ilk albümleri Psycho Tropical Berlin, Fransa’nın Grammy’leri olarak bilinen Victoires de la Musique’te altın plak ve Yılın Albüm Keşfi Ödülü’nü aldı. Bunu izleyen 2016 çıkışlı Mystère, Fransız albüm listelerini ilk üçten fethetti. 2021’deki üçüncü albümleri Paradigmes, diskodan operaya pek çok üslubu birleştirdi. Tümüyle İspanyolca albümleri Teatro Lúcido’yu bu yıl çıkardıkları, yine bir yol albümü olan Paris-Hawaï takip etti. The Guardian’dan Michael Hann’a göre “saykedelya, surf rock, elektronika, krautrock ve daha fazlasını barındıran bir gardıroptan kıyafetler deniyor ve hepsinin içinde harika görünüyorlar.”
Garanti BBVA Konserleri: Jadu Heart
6 Ekim Cuma, 21.00
7 Ekim Cumartesi, 21.00
İngiliz ikili Diva-Sachy Jeffrey ve Alex Headford’ın indie pop akımının bazen düzüne bazen tersine yüzen, rahat vokalleri, aksak davulları, kırçıllı gitarları ve abartısız synth’leriyle, The xx severleri mest edecek grubu Jadu Heart; Pixies, My Bloody Valentine ve Belle and Sebastian gibi kült grupların ayak izlerini takip ediyor. Bugüne kadar çıkardıkları dört albümde elektronik shoegaze, saykedelik, grunge ve lo-fi’ya kadar bütün bir alternatif müzik yelpazesini dolaştılar. Deneysel olduğunda bile çekiciliğini yitirmeyen Jadu Heart, coşkulu sololardan çekinmeyen, gitarın her tonunun duyulabildiği, sürükleyici bir canlı performans vadediyor.
+1 Sunar: ENGIN
13 Ekim Cuma, 21.00
Vokal ve gitarda Engin Devekıran, davulda Jonas Stiegler, bas gitarda David Knevels’tan oluşan Türk-Alman grup ENGIN, ilhamını 70’lerin Anadolu rock’unda, Barış Manço ve Cem Karaca gibi duayenlerin yaratıcı füzyonlarında, ama aynı zamanda Pink Floyd’dan Altın Gün ve The War On Drugs’a uzanan bir pop kültür aşkında buluyor. Ham, hipnotik ve her zaman dansa müsait Mannheimlı ENGIN, pop, caz ve saykedelyayı zekice bir araya getiren dağınık gitarlar, karmaşık ve içinize işleyen ritimlerle tanınıyor. Alman Picky Magazine’e göre “indie gökyüzünde açıkça yükselen bir yıldız.”
Garanti BBVA Konserleri: Yellow Days
3 Kasım Cuma, 21.00
4 Kasım Cumartesi, 21.00
Ray Charles, Mac DeMarco, Thundercat gibi isimlerden etkilenen George van den Broek, Yellow Days ile saykedelik soul’un dehlizlerinde tüm bedeninizi kuşatan, türbülansı bol bir müzik yapıyor. İlk uzunçaları Is Everything Okay in Your World?’e hip-hop sanatçısı Rejjie Snow konuk oldu. “Gap in the Clouds”, Donald Glover’ın Atlanta dizisinin ikinci sezonunun fragmanına eşlik etti. Son kısaçaları Inner Peace ile, saykedelik rock ve caz funk türlerine olağanüstü bir eser kazandırdı. Son teklisi “Soul Smile”da en iyi örneklerinden birine rastlanabilecek, havada süzülen bağımsız bir soul müzik dinleyeceksiniz bu konserde.
+1 Sunar: Red Axes (Live)
11 Kasım Cumartesi, 21.00
Derin ve organik beat’lerle aralıksız dansa hazır mısınız? Ekim ortasına kadar İbiza’nın en köklü kulüplerinden Pasha’da çalacak Red Axes, kasımda live set’leriyle İstanbul’un iyi müzik durağı Salon’da olacak. Ses ve harekete koşulsuz bir tutku duyan ikilinin birlikteliği 2010’da Amsterdam’ın bodrum katlarında ve Tel Aviv sokaklarında başladı. Red Cotton adlı bir post-punk grubuyla yola çıktılar, kısa süre içinde Red Axes adını aldılar. Sahnede ağırladıkları sürpriz konukları, gece kuşları arasında ün salan set’leriyle tanınıyorlar. Dinleyenleri uzak, alabildiğine egzotik şehirlere götürüyor; kendi deyimleriyle “kent müziğini baştan tanımlıyorlar”.
+1 Sunar: The Magnetic Fields
21 Kasım Salı, 20.30
Indie rock’un kent ozanlarından Stephin Merritt, otuz yıllık kariyerinde The Magnetic Fields’ın yanı sıra the 6ths, the Gothic Archies ve Future Bible Heroes ile pek çok albüm çıkardı. The Magnetic Fields’ın on ikinci ve son albümü Quickies, (2020) Merritt’in hınzır zekâsının bir diğer ürünü. Albüm, her biri 0:17 ile 2:35 saniye arasında değişen 28 minyatür şarkıdan oluşuyor. The Magnetic Fields, en sevilen şarkılarının samimi ve orkestral düzenlemelerini çaldıkları turlarına bu yıl da devam ediyor. Salon’un duraklarından biri olduğu turda Stephin Merritt’e kıdemli The Magnetic Fields üyeleri Sam Davol, Shirley Simms, Chris Ewen ve Anthony Kaczynski eşlik ediyor.
Yeni Klasikler: Joep Beving
28 Kasım Salı, 21.00
29 Kasım Çarşamba, 21.00
30 Kasım Perşembe, 21.00
Hollandalı minimalist besteci ve piyanist Joep Beving, 2015’te ilk albümü Solipsism’i yayımladıktan sonra, müziği bugüne kadar yarım milyardan fazla dinlendi, tüm biletleri satan konserlerde ayakta alkışlandı. Deutsche Grammophon’dan çıkardığı Prehension ve Henosis ile birlikte hayalindeki üçlemeye ulaştı. Elektronik ağırlıklı üçlemesinin ardından 2022’de gelen Hermetism’de Beving, yeniden piyanosunun başına oturdu. Hayata, evrene dair her şey bu notalarda. Dingin, tazeleyici, düşündürücü, yüzleştirici…
Yeni Klasikler: Fabrizio Paterlini
1 Aralık Cuma, 21.00
2 Aralık Cumartesi, 21.00
İtalyan müzisyen ve güncel klasik müzik bestecisi Fabrizio Paterlini, 90’lardan bu yana farklı disiplinlerde üretiyor, ürettikçe de evriliyor ve gelişiyor. Progresif rock besteleriyle başladığı kariyeri için 2006 bir dönüm noktası oldu. Kendi ismini verdiği plak şirketiyle 2007’de ilk solo piyano albümü Viaggi in aeromobile’yi yayımladı. 2013’te gelen Now’la birlikte elektronik altyapıları kucaklamaya başladı. Onu takip eden The Art of the Piano ise “gerçek bir piyano şaheseri” olarak tanımlandı. 2017 çıkışlı albümü Secret Book’la formülü bir kez daha değiştirdi. Yaylılar, piyano ve elektronik altyapıların birlikteliği, şimdiye kadarki en karmaşık Fabrizio Paterlini albümüne hayat verdi. Salon’da daha önce iki kez solo piyanoyla beş yıldızlı müzik ziyafetleri sunan İtalyan piyanist, bu sefer yenilediği repertuvarını bir yaylılar üçlüsü eşliğinde çalmak üzere huzurlarınızda. Max Richter, Dustin O’Halloran, Nils Frahm ve Yann Tiersen sevenler için biçilmiş kaftan…
+1 Sunar: Aime Simone
8 Aralık Cuma, 21.00
Şarkıcı, söz yazarı ve yapımcı Aime Simone, bağımlılık yapan teklisi “Shining Light”ın da yer aldığı ilk albümü Say Yes, Say No’nun ardından 2023’te yayımladığı yeni albümü Oh Glory ile Berlin, Los Angeles, Viyana ve Paris’e yaptığı seyahatlerin keskin anlarını yakalayan duygusal bir panorama sundu. Aime’nin yolculuğu, özellikle hem hayat arkadaşı hem de yaratıcı alter egosu olan Amerikan sanatçı Sonja Fix başta olmak üzere çeşitli sanatsal karşılaşmalardan, birkaç yıl yaşadığı, sanatsal çoğulculuğun açığa çıkabildiği bir sığınak olarak gördüğü Berlin’le olan ilişkisinden beslendi. Billie Eilish, Yung Lean, Rosalía gibi esin kaynaklarının duyulabildiği duygu yüklü bir R&B abidesi…
+1 Sunar: Forest Swords
16 Aralık Cumartesi, 21.00
Elektronik yapımcı ve besteci Matthew Barnes, namı diğer Forest Swords, şu sıralar yeni teklisi “Butterfly Effect” ile kendinden söz ettiriyor. Efsanevi şarkıcı ve söz yazarı Neneh Cherry’den daha önce duyulmamış bir vokal numunesi üzerine kurulu şarkının başlangıç vuruşları Liverpool’da, soğuk bir fabrikada kaydedilmiş. Eleştirmenlerden tam not alan son stüdyo albümü Compassion’dan bu yana Barnes, bir besteci ve ses tasarımcısı olarak, Oslo Balesi, As Dusk Falls adlı bir bilgisayar oyunu, Sundance ödüllü bir film için bestelediği müzikler gibi pek çok çalışmaya imza attı. 2017’de çıkan Compassion, BBC 6 Music’te “Günün Albümü” seçildi, Pitchfork, Billboard, i-D, Dazed ve Resident Advisor’da el üstünde tutuldu.