Haziran doğum taşı nedir? Haziran doğum taşlarının faydası nedir?

İNCİ: HAZİRAN DOĞUM TAŞI

Yeryüzünde bulunan çoğu değerli taşın aksine, inciler organiktir. Basitçe, belirli istiridye ve istiridye türlerinin kabuklarının içinde büyürler. Bazı inciler denizde veya nehirler gibi tatlı sularda yumuşakçalarda doğal olarak oluşur.

Bununla birlikte, günümüzde pek çok inci yetiştirilmektedir: gelişen bir inci endüstrisini sürdüren istiridye çiftliklerinde yetiştirilmektedir. İnciler çoğunlukla yumuşakçaların kabuklarını da oluşturan nispeten yumuşak bir karbonat minerali (CaCO3) olan aragonitten yapılır.

Çok küçük bir kaya parçası, bir kum tanesi veya bir parazit yumuşakçanın kabuğuna girdiğinde inci oluşur. Ve yabancı maddeyi katman katman kabuk malzemesiyle kaplayarak yanıt veren istiridye veya istiridyeyi tahriş eder. Daha sonra kabuğun içinde oluşan incilerin şekli genellikle düzensizdir ve ticari değeri çok azdır. Bununla birlikte, yumuşakçaların dokusunda oluşanlar küresel veya armut biçimlidir ve mücevherat için çok aranır.

İNCİLER FARKLI RENKLERDEN MEYDANA GELİR

İnciler, onları en değerli taşlardan biri yapan benzersiz bir hassas yarı saydamlığa ve parlaklığa sahiptir. İncinin rengi, onu üreten yumuşakça türüne ve bulunduğu ortama bağlıdır. Genel olarak beyaz, belki de en çok bilinen ve en yaygın inci rengidir. Bununla birlikte, inciler ayrıca siyah, krem, gri, mavi, sarı, lavanta, yeşil ve leylak gibi hassas tonlarda da gelir.

Siyah inciler Meksika Körfezi'nde bulunur ve Pasifik Okyanusu'ndaki bazı adaları sular. Basra Körfezi ve Sri Lanka, Doğulular adı verilen nefis krem ​​rengi incileriyle ünlüdür. Doğal deniz suyu incileri için diğer yerler arasında Endonezya'daki Celebes açıklarındaki sular, Kaliforniya Körfezi ve Meksika'nın Pasifik kıyıları yer alır. Mississippi Nehri ve Bavyera, Almanya'nın orman nehirleri, inci üreten tatlı su midyeleri içerir.

GÜZEL KÜLTÜR İNCİLERİ POPÜLERDİR

Japonya kültür incileriyle ünlüdür. Kuyumculuğa aşina olan herkes, adını sektörün yaratıcısı Kokichi Mikimoto'dan alan Mikimoto incilerini duymuştur. Kültür incileri, Japon sularında büyük istiridye yataklarında yetişir. 2-3 yaşındaki istiridyelerin etli kısmına küçük bir sedef parçası gibi bir "tahriş edici" verilir.

İstiridyeler daha sonra suyun altına daldırılmış ağ torbalarda büyür ve incilerini çıkarmak için hasat edilmeden önce 7 ila 9 yıl beslenir. Japonya'ya ek olarak, Avustralya ve Pasifik'in ekvator adalarında kültür incisi endüstrileri var.

ÜNLÜ İNCİLER

Dünyanın en büyük incisinin yaklaşık 3 inç uzunluğunda ve 2 inç genişliğinde ve 1/3 pound (0,13 kg) ağırlığında olduğuna inanılıyor. Asya'nın İncisi olarak adlandırılan bu, Hindistan Şah Cihan'ın anısına Tac Mahal'i inşa ettiği en sevdiği eşi Mümtaz'a bir armağandı .

Birçok uzman, La Peregrina'nın (Gezgin) en güzel inci olduğunu düşünür. Efsaneye göre bir köle onu 1500'lerde Panama'da bulmuş ve özgürlüğü karşılığında ondan vazgeçmiş. 1570 yılında bölgenin fatih hükümdarı inciyi İspanya Kralı II. Philip'e gönderdi. 1 1/2 inç uzunluğundaki bu armut biçimli beyaz inci, elmaslarla süslenmiş platin bir kaideden sarkıyor.

Sonra inci İngiltere Kralı I. Mary'ye, ardından Fransa Prensi Louis Napolyon'a gitti. Ve inciyi, ailesi inciyi Sotheby's'de satışa sunduğu 1969 yılına kadar elinde tutan İngiliz Abercorn Markisi'ne sattı. Son olarak, aktör Richard Burton, karısı Elizabeth Taylor için satın aldı.

İNCİ İRFAN

Güney Asya mitolojisine göre inciler cennetten denize düşen çiy damlalarıydı. Daha sonra, dolunay döneminde, yükselen güneşin ilk ışınları altında kabuklu deniz ürünleri onları yakaladı. Hindistan'da savaşçılar, kılıcın getirdiği gözyaşı ve kederi sembolize etmek için kılıçlarını incilerle kapladılar.

İnciler, 17. yüzyıla kadar Avrupa'da da yaygın olarak ilaç olarak kullanılıyordu. Araplar ve İranlılar, delilik de dahil olmak üzere çeşitli hastalıklara çare olduğuna inanıyorlardı. İnciler, zenginlik, güç ve uzun ömürlülüğü temsil ettiklerine inanılan Çin'de MÖ 2000 gibi erken bir tarihte ilaç olarak da kullanılmıştır. Asya, bugüne kadar bile öğütülmüş düşük dereceli incileri ilaç olarak kullanıyor.

HAZİRAN DOĞUM TAŞI: AY TAŞI

Haziran ayının ikinci doğum taşı ay taşıdır. Aytaşlarının adını içlerindeki mavimsi beyaz beneklerden aldığına inanılıyor. Bu yüzden ışığa tutulduğunda ay ışığına çok benzeyen gümüşi bir renk oyunu yansıtırlar. Ve taş ileri geri hareket ettiğinde, su üzerinde oynayan ay ışınları gibi parlak gümüşi ışınlar hareket eder.

Aytaşı, genellikle kayalarda oluşan önemli bir silikat mineral grubu olan feldspat adı verilen mineral ailesine aittir . Yerkabuğunun yaklaşık yarısı feldispattan oluşur . Bu mineral birçok magmatik ve metamorfik kayaçta bulunur ve ayrıca toprakların ve deniz killerinin büyük bir yüzdesini oluşturur.

Nadir jeolojik koşullar, aytaşı, labradorit, amazonit ve güneş taşı gibi değerli feldispat çeşitleri üretir. Pegmatitlerde (kaba taneli magmatik kayaç) ve eski derin kabuklu kayalarda bulunan büyük temiz mineral taneleri olarak görünürler. Gem kalitesinde feldspatlar, sodyum ve potasyum ile karıştırılmış alüminosilikatlardır (alüminyum, silikon ve oksijen içeren mineraller). En iyi ay taşları Sri Lanka'dandır. Ayrıca Alpler, Madagaskar, Myanmar (Burma) ve Hindistan'da bulunurlar.

AY TAŞI İNANCI

Antik Roma doğa tarihçisi Pliny , 16. yüzyıla kadar devam eden bir inanç olarak, ay taşının ayın evreleriyle birlikte görünüşünün değiştiğini söyledi. Antik Romalılar ayrıca ay tanrıçası Diana'nın görüntüsünün taşın içine kapatıldığına inanıyorlardı . Ay taşlarının onu giyenlere zafer, sağlık ve bilgelik getirme gücüne sahip olduğuna inanılıyordu.

Hindistan'da aytaşı kutsal bir taş olarak kabul edilir ve genellikle sarı bir kumaş üzerinde sergilenir, sarı kutsal bir renk olarak kabul edilir. Taşın, içinde yaşayan bir ruh tarafından getirilen iyi şans getirdiğine inanılıyor.

HAZİRAN DOĞUM TAŞI: ALEXANDRİTE

Son olarak, June'un üçüncü doğum taşı alexandrite'dir. Alexandrite büyüleyici bir bukalemun benzeri kişiliğe sahiptir. Gün ışığında, bazen mavimsi bir gölge veya kahverengimsi bir renk tonu ile güzel bir yeşil olarak görünür. Bununla birlikte, yapay aydınlatma altında taş kırmızımsı-mor veya menekşe rengine döner.

Alexandrite , berilyum, alüminyum ve oksijen (BeAl2O4) elementlerini içeren kimya jargonunda berilyum alüminyum oksit olarak adlandırılan bir mineral olan krizoberil ailesine aittir . Sert bir mineraldir, sertlikte yalnızca elmas ve korindon (safir ve yakut) tarafından geçilir. Aleksandritteki olağandışı renkler, mineraldeki kromun varlığından gelir. Krizoberilin, berilyum açısından zengin pegmatitlerde (magmadan kristalleşmiş çok iri taneli magmatik kayaç) kristalleştiği bulunmuştur. Ayrıca nehirler ve akarsular tarafından taşınan değerli taşları içeren alüvyal tortularda, yani yıpranmış pegmatitlerde de bulunurlar.

ALEXANDRİTE NADİR VE PAHALIDIR

Alexandrite nadir bir taştır ve bu nedenle çok pahalıdır. Sri Lanka bugün alexandrite'nin ana kaynağıdır ve taşlar Brezilya, Madagaskar, Zimbabwe, Tanzanya ve Myanmar'da (Burma) da bulunmuştur. Bu arada, yeşil bir belirti ile kırmızımsı renkli bir ametist andıran sentetik alexandrite üretildi. Sentetik taşlarda doğal aydınlatmadan yapay aydınlatmaya renk değişimi yoktur. Dahası, sentetik taşlar Amerika Birleşik Devletleri'nde yalnızca marjinal bir pazar başarısı elde etti.

HAZİRAN DOĞUM TAŞI ALEXANDRİTE TARİHİ

Alexandrite, adını 1855'te Çar II. Alexander olan Rusya Prensi Alexander'dan almıştır. 1839'da prensin doğum gününde keşfedilen alexandrite, Rusya'nın Ural Dağları'ndaki bir zümrüt madeninde bulunmuştur.

Ayrıca, nispeten yakın zamanda keşfedilmesi nedeniyle, bu olağandışı taşın etrafında mit ve batıl inançların inşa edilmesi için çok az zaman olmuştur. Taş, Rusya'nın ulusal renklerini, yeşil ve kırmızıyı yansıttığı ve iyi şans getirdiğine inanıldığı için Rusya'da da popülerdi.

Kaynak: https://earthsky.org/human-world/june-birthstone-pearl-moonstone-alexandrite/