“Fosforlu Cevriye” Harbiye’de sergilendi!
İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları, Türk tiyatrosunun en sevilen eserlerinden Suat Derviş'in kaleme aldığı "Fosforlu Cevriye"yi, şehrin geleneksel etkinliklerinden Açıkhava Yaz Oyunları kapsamında 13 Ağustos Salı günü sahneledi.
Gülriz Sururi'nin uyarladığı, Yelda Baskın'ın usta dokunuşlarıyla hayat verdiği oyun, Harbiye Cemil Topuzlu Açıkhava Tiyatrosu'nda izleyicilerle buluştu.
1930'lu ve 40'lı yılların İstanbul'unun, tüm canlılığı ve renkliliğiyle sahneye taşındığı “Fosforlu Cevriye”; etkileyici karakterleri, unutulmaz replikleri ve dönemin atmosferini yansıtan müzikleriyle izleyicileri zamanda bir yolculuğa çıkardı.
Güçlü oyunculukları, etkileyici sahne tasarımı, dönemi yansıtan kıyafetleriyle İstanbullu sanatseverler tarafından büyük ilgi gören oyun, uzun süre alkışlandı.
Açıkhava Heyecanı Devam Ediyor
Suat Derviş’in yazdığı, Gülriz Sururi’nin uyarladığı, Yelda Baskın’ın yönettiği Fosforlu Cevriye; 14 Ağustos 2024 tarihinde 21.00’de,
Carlo Goldoni’nin yazdığı, Aslı Öngören’in yönettiği İki Efendinin Uşağı; 16 Ağustos 2024 tarihinde 21.00’de,
Cengiz Toraman’ın yazıp yönettiği Rüstemoğlu Cemal'in Tuhaf Hikâyesi; 17 Ağustos 2024 tarihinde 21.00’de sahneleniyor.
Oyun biletleri gişelerden, https://sehirtiyatrolari.ibb.istanbul/, biletinial.com adreslerinden ve mobil uygulama üzerinden edinilebilecek.
FOSFORLU CEVRİYE
Anne babasını tanımadığı için gökteki yıldızlardan doğduğuna inanan, denizin kucağında bir sokak çocuğu olarak büyüyen, Galata mevkiinde karnını doyurabilmek için “icra-i sanat” eyleyen Cevriye, sıradan bir sokak kızı değil aslında İstanbul sokaklarının ta kendisidir. Hastalık ve soğuktan ölüme yaklaştığı o gece, karşısına çıkan esrarengiz bir Adam sayesinde hayata ve kara sevdaya tutunur. Cevriye’nin daha önce tanıdığı erkeklere hiç benzemeyen ve ona “siz” diye hitap eden bu Adam aslında gizli yaşayan bir idam mahkûmudur. Cevriye onu tanıdığı günden sonra artık bambaşka bir “insan” olmuştur. Hapis, sürgün, aradan geçen zaman ve türlü belalara rağmen bu aşktan vazgeçmeyen Cevriye, sevdiği için her şeyi göze alacaktır.
Oyunda 1930-40’lı yılların İstanbul’u zengin tasvirleriyle sunuluyor. Mahallelerin arka sokaklarında, hapishanelerinde, batakhanelerinde hayata tutunmaya çalışan kadınların, annelerin, çocukların ve afili delikanlıların otoriteyle olan ilişkisi çarpıcı öykülerle aktarılıyor.
Suat Derviş, 60’lı yılların başında Türkiye’ye döndüğünde siyasi-mesleki ve maddi anlamda zorlu bir dönemden geçiyordu. “Fosforlu Cevriye” romanını yayınevlerine teklif ediyor fakat ne yazık her seferinde reddediliyordu. Suat Hanım’ın büyük arzusu, bu eserin yayınlanmasından öte, bir “müzikal” olarak oyunlaştırıldığını görmekti… Bunun için ilk görüştüğü kişi genç aktris Gülriz Sururi idi… Gülriz Hanım’ın da arzusu oyunu Şehir Tiyatroları’nda sahnelemekti…
“Karanlık bir gecede gökten düşüp parçalanan bir yıldız gibi…” kalbimizde iz bırakan Suat Derviş’e, Reşat Fuat Baraner’e, Nazım Hikmet’e ve Gülriz Sururi’ye sevgiyle…
Oyunda Ayşe Günyüz Demirci, Besim Demirkıran, Binnur Şerbetçioğlu, Direnç Dedeoğlu, Esra Ede, Çağatay Palabıyık, Elif Verit, Emre Yılmaz, Hakan Örge, Irmak Örnek, Nur Saçbüker Otan, Samet Silme, Tuğrul Arsever, Yağmur Damcıoğlu Namak, Yunus Erman Çağlar, Zeynep Ceren Gedikali rol alıyor.
İKİ EFENDİNİN UŞAĞI
Pantolone, kızı Dottore'yi oğlu Slvio ile evlendirmeye karar vermiştir ve evinde bir tören düzenler. Gençler birbirlerine aşıktır ancak daha önce Pantolone'nin kızını evlendirme sözünü verdiği ve öldüğünü sandıkları Federico Rasponi'nin bu törene gelmesiyle işler karışır. Sözlü gelenekten beslenen İtalyan Halk Tiyatrosu Commedia Dell Arte’nin seçkin örneklerinden biri olan ve uşak Truffaldino’nun kurnaz hazırcevaplığı ile ilerleyen oyun izleyicilerine keyifli bir seyir sunuyor. Oyunda, Çağlar Ozan Aksu, Dolunay Pircioğlu, Eraslan Sağlam, Hamit Erentürk, Mert Tanık, Murat Bavli, Müslüm Tamer, Seda Çavdar, Volkan Öztürk, Yeliz Gerçek, Yılmaz Aydın rol alıyor.
RÜSTEMOĞLU CEMAL'İN TUHAF HİKÂYESİ
Osmanlı İmparatorluğu'nun son demlerinde, Girit’teki yurtlarından sürgün edilen bir ailenin İstanbul’a Çanakkale'ye ve nihayet Ayvalık'a uzanan maceralı yolculuğu. Rüstem'in, Cemal'in ve hayatlarındaki diğer insanların kimi zaman gülünç kimi zaman hüzünlü ama sımsıcak hikâyeleri.
Oyunda Esen Koçer, Levent Üzümcü rol alıyor.