“Belki de elimizin altında bir çözüm vardır, karbondioksiti tek başına oksijene dönüştüren bir şeye sahibiz, ağaçlara”Sebastião Salgado
Siyah matem, emziren kadınlar, sürü gri, biraz Serra Pelada gold işçileri, çıplak siyah, yine gök gri, beyaz renkli... Çek fotoğrafı, duvarına siyah beyaz as. (Sezai Ekinci.)
Sebastião Salgado, 1944 yılında Brezilya'da doğmuş bir fotoğrafçıdır. Eğitimini ekonomi alanında aldıktan sonra meslek hayatına ekonomist olarak devam ederken, karısının ona aldığı fotoğraf makinesi ile Afrika’ya yaptığı yolculuk yaşamının rotası köklü bir şekilde değişti. Ve fotoğraf serüveni başlamış oldu.
Salgado, fotoğrafçılıkla tanıştıktan sonra bu sanat dalı ona derin bir tutku haline geldi ve objektifini ötekilere yöneltti. Kısa sürede belgesel fotoğrafçılığın en önemli isimlerinden biri haline gelen Salgado, çalışmalarını siyah-beyaz fotoğrafçılığın gücünü ve büyüklüğünü kullanarak izleyicide derin duygusal izler bırakmayı başardı.
1980'lerde "Serra Pelada Fotoğrafın Matematiği" adlı altın madencilerini fotoğraflayarak büyük bir ün kazandı. Bu fotoğraflar, zorlu çalışmalarının ve çabalarının takdire şayan bir insan emeğinin ürünüdür.
Sebastião Salgado, korkunç Ruanda soykırımını belgeledikten sonra fiziksel ve duygusal olarak tükenmişti. Dinlenmeye ihtiyacı vardı ve 1990'ların başında Brezilya'ya geri döndü. Fakat döndüğünde gördüğü manzara onu derinden yaralayacaktı. Geride bıraktığı tropik cennet, kurak bir çöle dönüşmüştü.
Salgado, çocukluğunun geçtiği bu toprakları beklemediği şekilde görünce derin bir umutsuzluğa kapıldı. Ancak karısı Lélia, ona yeni bir umut ışığı oldu. Lélia, çoraklaşmış arazinin yeniden canlandırılabileceğini düşündü. Birlikte, Instituto Terra adını verdikleri bir çevre örgütü kurdular ve devasa bir ağaçlandırma projesine giriştiler.
Yıllar süren çabaların ardından Salgado Leila ve Instituto Terra ekibi imkansızı başardı. Çoraklaşmış topraklarda iki milyondan fazla ağaç yeniden yeşerdi. Kaybolan tropik cennet, Salgado'nun çocukluğundaki gibi yemyeşil bir vahaya dönüştü. Bu proje, sadece doğanın yeniden canlanmasını sağlamakla kalmadı, aynı zamanda Salgado'nun ve dünyanın da insanlığa olan inancını da tazeledi.
"Tabiat ana zannettiğimizde çok daha güçlü ve uygun şartların sağlanması durumunda kendini onarma ve yeniden can bulma konusunda son derece isteklidir."-Salgado