TTB merkezinde 'kanserli' bölücülük: O iddiaya hekimlerden tepki geldi
Türk Tabipleri Birliği Merkez Konseyi Üyesi Halis Yerlikaya, Kürt kökenli vatandaşlarımızın yaşadığı bölgelerde kanser tanısının geciktiğini öne sürdü. PKK’nın Avrupa’daki uzantılarından Olan Kurd-Akad Derneği’nin panelinde “Kuzey Kürdistan Temsilcisi” olarak adı geçen Halis Yerlikaya’nın iddialarına hekimler tepki gösterdi.
Bölücü söylemleriyle kamuoyunda tepki çeken Türk Tabipleri Birliği, yeni bir skandala imza attı. Türk Tabipleri Birliği Merkez Konseyi üyesi Dr. Halis Yerlikaya, Kürt kökenli vatandaşların yoğunlukta yaşadığı Doğu ve Güneydoğu bölgelerinde, kanser tanısının geç konduğunu öne sürdü.
Halis Yerlikaya’ya göre anadilde ''tekçi otoriter yönetim'' anlayışıyla, Kürt illerinde ana dilde sağlık hizmeti verilmediği için kanser vakaları artıyor.
Terör örgütü PKK’nın yurt dışındaki derneklerinin etkinliklerinde ''Kuzey Kürdistan temsilcisi'' sıfatıyla boy gösteren Halis Yerlikaya’nın bu iddialarına hekimler tepki gösterdi.
Aydınlık Gazetesine konuşan Sağlık-Sen Genel Başkanı Semih Durmuş, sağlık hizmetlerinin Türkiye’nin doğusunu da batısına eşit götürüldüğünü vurguladı. Türk Tabipleri Birliği’nin marjinal örgütlerin eline geçtiğini belirten Durmuş, ''Sağlıkta Türk-Kürt ayrımı yok. Bunlar zehirli diller'' dedi:
- Halis Bey’in iddialarının bugün geldiğimiz aşamada gerçek hayatta karşılığı yok. ‘Ben Kürtçe konuştuğum için sağlık hizmeti alamıyorum’ diyen bir tane insanımızı duydunuz mu? Sağlık çalışanlarımız toplumu aşılamak için dağ-bayır dolaşıyor. Hemşireler yarı beline kadar karda köylere mecralara gidiyor. Bu beyanlar kötü niyetli. TTB bir siyaset aracı değil. Marjinalize örgütlerin eline geçmiş, dağdaki teröristin yaptığını diliyle şehirde yapan bir zihniyet olmaz.
Hekim Hakları Derneği Başkanı Dr. Mustafa Şener de Halis Yerlikaya’nın iddialarının gerçeği yansıtmadığını söyledi:
- Dil anlaşmazlığından dolayı hastaya tanı konulamaması veya gecikmesi diye bir şey söz konusu olamaz. Bu söylem tamamen art niyetli ve meseleyi amacından saptırıyor. Sağlık tesislerinde artık yurdun en ücra köşesinde bile gayet yeterli teknolojik olanaklar mevcut. Sağlıkta her gün bir şiddet olayı yaşanıyor. TTB niye bunu önlemek için uğraş vermiyorlar.
Cumhuriyetçi Hekimler 2. Başkanı Dr. Hikmet Çevik ise Halis Yerlikaya’nın kullandığı dile dikkati çekti:
- ‘Kürt illeri’ diye bir kavram ülkemizde mevcut değildir. Böyle bir dili kullanmasının nedeni bölücülüğü dilimize yerleştirme gayretidir. Kanser taramasında Türkiye’de genel olarak problem var. Sorunlara gerekçe olarak ana dilde sağlık hizmeti olmamasını gösteriyor. Bunlar gerçeklerle uzaktan yakından alakası olmayan iddialar. Dr. Halis Yerlikaya’nın kışkırtıcılığa ve bölücülüğe devam ettiğini görüyoruz. Kendisini kınıyoruz.
Türk Tabipleri Birliği’ne bir tepki de Kayseri Tabip Odası Başkanı Dr. İlhan Şahin’den geldi:
- Klasik bir TTB merkez jargonu. Gerçeklerden uzak, kendi hayallerini yaşatmaya çalıştığı bir değerlendirme. Merkez Konseyi Başkanı Şebnem Fincancı’nın da ''anadilde sağlık hakkı için yürüyoruz'' diye bir söylemi olmuştu. Ben de soruyorum. Sağlığın dili mi var? Kimi zaman işitme kaybı yaşayan hastalarımız gelir; yazarak, çizerek, vücut diliyle anlaşırız. Ayrıca hekim ile hastanın Kürtçe anlaşmasını engelleyen bir kanun yok. Anadilde sağlık söylemi bölücülüğe hizmet eder. Buradaki problem resmi dili bilme oranının yüzde 100 olmaması meselesidir. Gündeme gelecek bir konu varsa olayın bu yönüdür.
PKK’nın Almanya merkezli faaliyet yürüten Kurd-Akad Derneği yaptıkları etkinliğe, Halis Yerlikaya’nın ‘Kuzey Kürdistan Temsilcisi’ olarak katılacağını ilan etmişti. Etkinlik programına göre TTB Merkez Konsey Üyesi Yerlikaya ''Kuzey Kürdistan: Dışlama ve Asimilasyon Bağlamında Tıbbi Bakım'' başlığı altında sunum yapacaktı. Aydınlık'ın manşetten gündeme getirdiği etkinlik üzerine doktorlardan TTB'ye tepkiler yükseldi. Tepkiler üzerine Yerlikaya, ''Yanlışlık olmuş, adımızı etkinlikten geri çekiyoruz'' açıklaması yaptı.