Şule Perinçek yazdı: Yeni yıla Yunus Emre'nin öğütleriyle merhaba

Vatan Partisi MYK Üyesi Şule Perinçek, ''Yeni yıla Yunus Emre'nin öğütleriyle merhaba'' başlıklı bir yazı kaleme aldı.

Şule Perinçek yazdı: Yeni yıla Yunus Emre'nin öğütleriyle merhaba

Mezarı belli olmayan şairlere meylim başkadır. Onların doğum yeri de çokludur. Neredeyse on kent sahip çıkar der ki bizim buralıdır. Heykelini diker, öyküler anlatır... Karar veremezsin nerelidir. İşte o her yerlidir. Anadolu sever onu. Benimdir der. Yunus da onlardan biridir.

2021 Yunus Emre yılıydı.

Bitmesine gönlüm el vermedi.

Bu yılın da başlangıcı olsun dedik...

Bilir misiniz ki gezdiğim köylerde kentlerde, tarlalarda fabrikalarda, ahırlarda, tezgahlarda, üniversite kürsülerinde, emmilerde hanım bibilerde çok gördüm ondan. Yunus gibilerinden. Aşk eri.

Anadolu'nun taşında toprağında o ermişliğin... sözlerin... felsefenin izleri var.

Yunmuş yıkanmışlar.

Ezber etmişler.

Bu yıl armağanımız Yunus Emre'nin öğütlerinden derlediklerimiz.

Hayır ola... ışık tuta... nice yıllara...

Nice tahta binenler yire düştü

Nice benim diyene sînek üştü

Sana uğratma kibrin endişesin

Uyarsan kibre ırağa düşesin

Irak düşenlerin îmânı yoktur

Ki zîrâ setinde cânı yoktur

Gerek canlı kişi cânın sakına

Ki taksîr etmeye kendi hakına

Tekebbür eyleme kim sevrikesin

Sevrikmişler yoluna birikesin

Kapu gözet kapu ko dip gözetme

Ki devlet kapudadır koma gitme

Dilersen devleti kapuda durgıl

Umarsan hil’ati tapuda durgıl

&&&

Bu nefs oğlanları dokkuz kişidir

Nifâk u şirk ânların işîdir

Ulû oğlu tama’ iyi iş itmez

Cihan mülkü onun olursa yetmez

Bin er donlu durarlar kapısında

Esir etmiş cihânı tapısında

Sever dünyâyı çün oldur imânı

Susuzdur dünyaya konmaz revânı

Neyi sever isen îmânın oldur

Nice sevmeyesin sultânın oldur

&&&

Yalancı dünyaya konup göçenler

Ne söylerler ne bir haber verirler

Üzerinde türlü otlar bitenler

Ne söylerler ne bir haber verirler

Kiminin başında biter ağaçlar

Kiminin başında sararır otlar

Kimi masum kimi güzel yiğitler

Ne söylerler ne bir haber verirler

Toprağa garkolmuş nazik tenleri

Söylemeden kalmış tatlı dilleri

Gelin duadan unutman bunları

Ne söylerler ne bir haber verirler

YÛNUS der ki gör takdirin işleri

Dökülmüştür kirpikleri kaşları

Başları ucunda hece taşları

Ne söylerler ne bir haber verirler

&&&

Erenlerin gönlünde ol sultan dükkân açtı

Nice bizim gibiler anda konuban geçti

Cümle erenler uçtu dağlar yazılar geçti

Aşk kanına düştü kaynayıbanı pişti

Bu dünyânın meseli benzer murdar gövdeye

İtler murdara düştü Hak dostu kodu geçti

Âşık mı diyem ona can terkini urmadı

Âşık ona diyeler kim melâmete düştü

&&&

Bana namaz kılmaz diyen

Ben kılarım namazımı

Kılarısam kılmazısam

Ol Hak bilir niyazımı

Hak'tan artık kimse bilmez

Kafir Müselman kimdürür

Ben kılarım namazımı

Hak geçirdiyse nâzımı

Ol nazı dergahtan geçer

Ma'ni şarabından içer

Hicabsız can gözüm açar

Kendisi siler gözümü

Gizli sözü şerheyleyip

Türlü nükteler söyleyip

Değme arif şerhetmeye

Bu benim gizli râzımı

Sözüm ma'nisine erin

Bi-nişandan haber verin

Dertli aşıklara sorun

Bu benim dertli sözümü

Dost isteyen gelsin bana

Göstereyim dostu ona

Budur sözüm önden sona

Ben bilirim kendözümü

Yunus şimdi söyle sözün

Münkir ister istemesin

Pişir kurtar kendi özün

Arifler tatsın tuzunu.

&&&

Koya dünyâyı koma yetemezsin

Ecel bağlâdı ütemezsin

Bu beş günlük ömür bu harca yetmez

Sağır mı kulağın niçün işitmez

Kibr geldi seni bûlattı gitti

Ecel âtı seğirdir geldi yetti

&&&

Delim geçti zaman derdi yerinde

Geçirdi ömrümü nefs bâzarında

İşit imdi ne der gör akl âna

Ki alçaklık eder derdine deva

Söze tükenmedi alçaklık erdi

Kibir gördü ânı tez gerü döndü

Kılıç tartıp gelir yer alçağından

Kibir gördü ânı kaçtı dağından

&&&

Mazarrattan niceme kim o kaçar

Eved tohumunu bitmez yere saçar

Ne iş kim işleye kendüye ziyan

Kim ola kendözüne öyle kıyan

Şeker yer ise dadı-dalı yokdur

Ki tatlu dirliği ile hâli yokdur

Hasud eli onunçün ermez işe

Kime kim kuyu kazsa kendü düşe

Diyem sânâ bahillik neyidüğin

Sakınır kendinden kendi yediğin

Kazancın kendinin kendüye vermez

Eli bağlı durur hayr işe ermez

Bu ne hâldir sanâ ey faydasız can

Ki yokdur gayretin ey kaydasız can

Göre ne hâldedir cânın u cismin

Ne kimsesin sen ü yâ nedir ismin

&&&

Kişi kim Hak yolundan taşra dura

Tutup boynuna kendü zencir ûra

Kamu buhl ehlinin işi bu ola

Kadimden kısmetidir bû nevâle

Kimin kim buhl olduyısa hâli

Elin urmâğa mâla yok mecâli

Kimin kim kendisiyle kadri yoktur

İki gözleri kördür yârı yoktur

&&&

Bu yokluk yoluna bugün bize yoldaş olan kimdir

İlimize günilelim sorun kardaş olan kimdir

Ne kaldık işbu iklimde ağır yüklerin altında

Bu yükleri bu yapları döküp haldâş olam kimdir

&&&

Benim gönlüm gözüm aşktan doludur

Dilim söyler yarı yüzüm suludur

Ödağacı gibi yanar vücûdum

Tütünüm görene seher yelidir

Çukal cevşen aşkın oduna doymaz

Oku cana batar katı yalıdır

Okurum şâhımı kendi dilimce

Şâhım aydır bana her dem gelidur

Seni sevenlerin ola mı aklı

Bir dem uslu ise her dem delidur

YÛNUS sen toprak ol eren yolunda

Erenler menzili arştan uludur

&&&

Niceler bu dünyâda günâhını yuyamaz

Ömrü geçer yok yere ey dırîga duyamaz

Bir nice kişilerin gaflet gözün bağlamış

Hak yoluna derisen bir yufkaya kıyamaz

Bu dünyâ bir gelindir yeşil kızıl donanmış

Kişi yeni geline bakıbanı doyamaz

Ey nice arslanları alır aktarır ölüm

Azrail pençesine bir yoksulca duyamaz

Var imdi miskin YÛNUS uryân olup gir yola

Yüz çukallı gelirse yalıncağı soyamaz

&&&

Dosttan haber geldi gene dostlar yarak etsin demiş

Dirgensinler meşâyihe er eteğin tutsun demiş

Ben severim şol kulumu yoksul ola sabreyleye

Benden ona yol eyledim mi’râcıma ersin demiş

Şol kahr ile kazananlar güle güle yedirenler

Götürdüm perdelerini didârıma baksın demiş

Her bir kişi dosta vara armağanın dosta vere

Anda bizi anmayanlar bunda da utansın demiş

Fâni dünyadan geçeriz bâki mülküne göçeriz

Armağan gerektir dosta yüklü yükün tutsun demiş

Aydın YÛNUS’a dursun yüzünü toprağa sürsün

Öğüdün kendiye versin okuduğun tutsun demiş

&&&

Aşksızlara verme öğüt öğüdünden alır değil

Aşksız âdem hayvan olur hayvan öğüt bilir değil

Boz yapalak devlengice emek yeme erte gece

Onun işi göz sepektir salıp ördek alır değil

Şah balaban şahin doğan zihî övmüş onu öven

Doğan zayıf olur ise doğanlıktan kalır değil

Kara taşa su koyarsan elli yıl ıslatır isen

Heman taş gene bayağı hünerli taş olur değil

YÛNUS olma câhillerden ırak olma ehillerden

Câhil ne var mü’min ise câhillikten kalır değil

&&&

İki cihan varlığı ger benim olur ise

Sensiz bana gerekmez iş seninledir tamam

Bin yıl ömrüm olursa harcedem bu kapıda

Ben gerçek âşık isem gerek bu yolda ölem

Çoklar YÛNUS’a der nicedir aşk esrikliği

Nitsin ezel bezminde şöyle çalındı kalem

&&&

İlim ilim bilmektir ilim kendin bilmektir

Sen kendini bilmezsin ya nice okumaktır

Okumaktan ma’nî ne kişi Hakk’ı bilmektir

Çün okudun bilmezsin ha bir kuru emektir

Okudum bildim deme çok tâat kıldım deme

Eri Hak bilmez isen abes yere yelmektir

Dört kitabın ma’nîsı tamamdır bir elifte

Sen elif dersin hoca ma’nîsi ne demektir

YÛNUS EMRE der hoca gerekse var bin hacca

Hepisinden iyice bir gönüle girmektir

&&&

Gönüle gireni gönendi derler

Gönüle sen de gir gönenesin

&&&

Aşık ilinin haberin desem işide misin

Yoldaş olup ol yola sen bile gide misin

vatan partisi yunus emre şule perinçek Şule perinçek yazdı