Kulp'ta 11 köylünün öldürülmesi davası
Diyarbakır Kulp'ta 11 köylünün öldürülmesine ilişkin emekli Tuğgeneral Ertürk'ün yargılandığı davada, Genelkurmay Başkanlığından mahkemeye gönderilen yazıda, olay tarihinde bölgede icra edilen operasyonlara ait herhangi bir bilgi ve belgeye rastlanmadığı kaydedildi
Diyarbakır'ın Kulp ilçesinde 1993'te 11 köylünün öldürülmesine ilişkin, dönemin Bolu 2. Komando Tugay Komutanı emekli Tuğgeneral Yavuz Ertürk'ün yargılandığı davaya devam edildi.
Güvenlik gerekçesiyle Diyarbakır'dan Ankara 7. Ağır Ceza Mahkemesine nakledilen davanın duruşmasına bazı şikayetçiler ve avukatları ile sanık Ertürk ve avukatları katıldı.
Mahkeme Başkanı Rıza Kartal, heyet değişikliği nedeniyle, bugüne kadar görülen duruşmaların tutanaklarını okudu.
Başkan Kartal, önceki duruşmada, köylülerin öldürüldüğü belirlenen bölgede 1993'te icra edilen operasyonlara ilişkin bilgilerin talep edildiği müzekkereye cevap geldiğini ifade etti.
Genelkurmay Başkanlığından mahkemeye gönderilen evraklarda, köylülerin öldürüldüğü tarihte, olay bölgesinde askeri birlikler tarafından icra edilen operasyonlara dair herhangi bir bilgi ve belgeye rastlanmadığı ifade edildi.
Bunun üzerine söz alan katılan avukatı Muhterem Süren, dosyanın uzun yıllardan beri sürüncemede bırakıldığını, maktul yakınlarının şikayet ve delillerin toplanmasına yönelik taleplerinin dikkate alınmadığını iddia etti.
Sanık Ertürk ve suç ortaklarının bilinçli bir şekilde korunduğunu savunan Süren, "Genelkurmaydan gelen yazı da sanığı korumaya yönelik bir cevaptır. Bu yazıya göre yapılan operasyonların olmadığı sonucu ortaya çıkmaktadır. Sanık ve suç ortakları olay mahallinde piknik yapmaya gitmemişlerdir. Bu nedenle gelen yazıyı kabul etmiyoruz." ifadelerini kullandı.
Avukat Süren, gelecek celsede maktullerle birlikte gözaltına alındıktan sonra serbest bırakılan Ali Kumtaş ile köylülere erzak ve battaniye götüren Vehbi Aslan, İhsan Aydın, Selim Aytaş ve Kudbettin Yerlikaya'nın tanık olarak dinlenmesini talep etti.
Sanık ve avukatları ise gelen evraklara karşı bir diyeceklerinin olmadığını belirtti.
Duruşma savcısı da dosyaya yeni bir bilgi ve belgenin eklenememesi halinde esasa ilişkin mütalaasını hazırlamak için dosyanın bir nüshasının tarafına verilmesini istedi.
Tarafların taleplerini alan mahkeme heyeti daha sonra ara kararını açıkladı.
Buna göre katılan avukatının tanıkların dinlenmesine ilişkin talebini kabul eden mahkeme, maktullerin kemiklerinin bulunduğu yere ait fotoğrafları dosyaya sunmaları için gelecek celseye kadar avukatlara süre verilmesini kararlaştırdı.
Olay tarihinde operasyonlarda kullanılan helikopterlere ait uçuş kayıtları ile aynı dönemde bölgedeki karakollarda görev yapan erlerin ifadelerinin alınması talebini reddeden mahkeme heyeti, duruşmayı erteledi.
Öte yandan önceki duruşmalara katılmayan sanık emekli Tuğgeneral Ertürk, bu celseye kalabalık bir koruma ekibiyle geldi.
Davanın geçmişi
Diyarbakır'ın Kulp ilçesi Alaca köyündeki kazıda insan kemikleri bulunmuş, DNA testi sonucunda kemiklerin, 1993'te gözaltına alındıktan sonra kaybolan 11 köylüye ait olduğu kesinleşmişti.
İddianamede, dönemin Bolu 2. Komando Tugay Komutanı emekli tuğgeneral Yavuz Ertürk'ün "kasten adam öldürme" suçundan 11 kez müebbet, "suç işlemek amacıyla örgüt kurma" ve "halkı silahlı isyana teşvik" suçlarından ise 25 yıla kadar hapsi isteniyor.