Alman Meclisi'nden uyardılar: Yanlış yoldasınız
2002-2011 TBMM Üyesi, CHP E. Genel Başkan Yardımcısı, E. Diplomat Onur Öymen ve Genelkurmay İstihbarat E. Başkanı, Vatan Partisi Önderlerinden E. Amiral Soner Polat, Alman Meclisi’nde önemli bir ziyaret gerçekleştirdiler. Yeşiller Partisi milletvekili Hans-Christian Ströbele ile yapılan görüşmede, PKK sorunu ve asılsız Ermeni iddiaları ile Türkiye’deki laiklik karşıtı eylemler ve ABD’nin izlediği Ortadoğu politikası ele alındı. Aydınlık gazetesinden Erdem Güneş'in haberine göre; Alman vekil yaptığı açıklamada, Yeşiller Partisi ve iktidardaki Hristiyan Demokrat Parti’nin büyük ölçüde anlaştığını ve Alman Meclisi’nin ‘Soykırım’ iddialarını 2 Haziran 2016’da yapacağı özel oturumunda kabul edeceğini açıkladı.
Alman Meclisi NSA Araştırma Komisyonu ile Alman istihbarat servislerinin faaliyetlerini denetleyen Parlamento Denetim Kurulu üyesi, Yeşiller Partisi Milletvekili Hans-Christian Ströbele (76) ile Alman Meclisi Bundestag’daki ofisinde yapılan görüşmede, Türkiye-Almanya ilişkileri ile Suriye Krizi ele alındı. Aydınlık Avrupa Temsilcisi Beyhan Yıldırım'ın da katıldığı görüşme 1,5 saat sürdü. Öymen ve Polat, Almanya-Türkiye ilişkilerinin önemine vurgu yaparken, ekonomik alandaki işbirliğinin siyasi alanda karşılığını bulamamasına dikkat çekildi. Güvenlik ve dış politika uzmanları Öymen ve Polat, ABD destekli bölücü terör örgütü PKK’nın faaliyetleri konusunda Almanya’nın istenilen siyaseti izlemediğine dikkat çekerken, Ermeni iddiaları konusunda da Almanya’nın yanlış konumlandığını belirttiler. “Perinçek-İsviçre Davası Kararı AİHM tarafından resmen ilan edildi. Gerek AB İlerleme Raporu, gerekse Almanya’nın asılsız soykırım iddiaları konusunda söz konusu AİHM Kararı’nı görmezden gelmeye çalışması anlışılır bir durum değildir. Soykırım bir suç tanımıdır. AİHM’nin Perinçek-İsviçre Davası Kararı, bütün Avrupa ülkeleri için bağlayıcıdır. Kararda kullanılan ‘1915’te yaşananlar, Yahudi Soykırımı’na benzemiyor’ ifadesi çok anlamlıdır. AİHM Kararı’na rağmen, parlamentoların kendisini mahkemenin yerine koyması ve siyasetçilerin kendilerini yargıçların yerine koymaya çalışmaları çok yanlıştır. Yine Fransa Anayasa Mahkemesi’nin 16 Ocak 2016’da aldığı kararda, ‘Parlamentoların Soykırım konusunda karar almasının yanlışlığını tespit etmesi son derece önemlidir. Almanya nasıl bu yanlışları yapabilir” ifadelerini kullanan Öymen, Almanya’nın izlediği politikanın Türk-Alman ilişkilerini derinden etkilediğine dikkat çekti.
POLAT ve ÖYMEN: "CİFTE STANDARTA SON VERİN"
Alman Parlamentosu üyesi Ströbele ise yaptığı açıklamada, “Bana gelen bilgilere göre, 2 Haziran 2016’da Alman Meclisi, 1915 olaylarını ‘Soykırım’ olarak resmen tanıyacaktır: Yeşiller Partisi ve CDU ortak bir metin üzerinde büyük ölçüde anlaştılar. Bu çalışmalarda ben yer almadım. Ancak şunu diyebilrim, parlamantolar, ‘Soykırım oldu’ diye karar alabilirler. Örneğin biz, Almanya’nın 1905’lerde Namibia’da Hererolara soykırım yaptığını Alman Meclisi olaral kabul ettik. Konunun uzmanı değilim. Bana çok sayıda belge geliyor. Hepsini okuma imkanım yok. Ancak Alman tarihçilere göre, yaşananlar soykırımdır. PKK konusunda ise, doğrusu biz Almanya’da açılımdan çok umutlanmıştık, tarafların silahı bırakarak barış olacağını ummuştuk.” E. Amiral Soner Polat ise yaptığı açıklamada, “Batı’nın son derece yanlış bir siyaset izlediğine vurgu yaparak şu ifadeleri kullandı: “Aslında her alanda bir çifte standard uygulanıyor, Türkiye söz konusu olunca. Örneğin Aydınlanma ve Rönesans söz konusu olunca, biz de ilk Atatürk akıllara gelir. Ancak Batı, Türkiye söz konusu olunca, tarihsel kazanımları ve değerleri hiçe sayarak Atatürk’ü görmezden geliyor. Terörle asla müzakere olmaz. Almanya da hiçbir zaman terörle müzakere etmedi. Biz Vatan Partisi olarak, üç ayda terör sorununu çözeriz. Milli Hükümet iktidarında, PKK’ya ait bütün silahları toplayacağız. İkincisi, bölge ülkeleri ile anlaşarak, bölücü örgütün Türkiye dışındaki faaliyetlerine son vermesini sağlayacağız. Üçüncüsü, ABD, NATO ve AB’li muhataplarımıza PKK konusunda ve Türkiye’nin aleyhine olan bütün diğer konularda uyguladıkları yıkıcı faaliyetlere son vermeleri için gereken diplomatik adımları atacağız. Türkiye’nin geleceği Batı Asya’dadır, Avrasyada’dır. Bu politikanız ile Türkiye’nin uyanmasına ve yönelmesi gereken yere, Avrasya’ya yönelmesine neden oluyorsunuz. Aslında Almanya ve Türkiye, benzer konumdalar. Üreterek, karşılıklı güven ve çıkarları esas alarak çok kutuplu devletler sistemi için önemli işler yapabilirler. Rusya ve Çin ile ticaretini her geçen gün artıran Almanya’nın bu gerçeği bir gün göreceğini biliyoruz.”
ÖYMEN VE POLAT: TERÖRÜN AMACI YENİ ANAYASA
Öte yandan, Almanya’nın başkenti Berlin’de Aydınlık okurları ve Ulusal Kanal Gönüllüleri tarafından düzenlenen panelde konuşan Öymen ve Polat, Türkiye’de patlatılan bombaların amacının Yeni Anayasa yaptırmak olduğuna dikkat çektiler. “Türkiye Yol Ayrımında – Bölücü Terör, Yeni Anayasa ve Çözümler” konulu panelde Berlin’de yaşayan vatanseverleri bilgilendiren ikili, jeopolitiğin ve diplomasinin önemini vurguladılar. Soruları da yanıtlayan Öymen şu ifadeleri kullandı: “Türkiye’nin biriken, büyük sorunları var. Ancak meclisteki vekillerin büyük çoğunluğu bu sorunları çözebilecek kapasiteye sahip değil. Bir akıl tutulması yaşanıyor. Bir an önce Cumhuriyet’in fabrika ayarlarına dönmeliyiz. Aksi takdirde, Türkiye ve bölge çok ağır bedeller ödeyecektir.” Soner Polat ise, haritalar eşliğinde gerçekleştirdiği sunumunda, Türkiye’nin denizden ve karadan nasıl kuşatıldığını ve ulusal çıkarlarından ödün vermeye zorlandığını örnekleriyle aktardı. “Özellikle Kıbrıs ve Ege’de Yunanistan tarafından işgal edilen Adalar ve kayacıklar konusunda, Suriye Krizi ve diğer bütün jeopolitik konularda, bu Hükümet çuvallamıştır. Genelkurmay İstihbarat Başkanlığım dönemimde, aldığım bütün görevlerde ve şimdi Aydınlık gazetesi yazarı ve Vatan Partisi neferi olarak, Türkiye’yi yönetenleri uyarmaya, çözümleri göstermeye durmadan, usanmadan devam edeceğiz. Mücadele etmeden hiçbir başarı elde edilmez. Patlatılan bombaların en önemli amacı, bölücü ve gerici Anayasa’yı milletmize, aydınlarımıza dayatmaktır. Bu oyunlara, bu tehditlere hiçbir zaman boyun eğmeyiz. Almanya’daki Türk toplumuna Çağdaş Türkiye için çok önemli hizmetler sunacaktır. Vatan Partisi olarak, geleceğe güvenle bakıyoruz.”
STRÖBELE KİMDİR?
1939 doğumlu Ströbele, 1998’den bu yana Alman Parlamentosu’nda milletvekili olarak görev yapıyor. 1970’li yıllarda Alman Kızıl Ordu Fraksiyonu RAF’ın da avukatlığını yapan Ströbele, Alman Ordusu’nun ülke dışında faal olmasına şiddetle karşı çıkmasıyla tanınıyor. Yeşiller Partisi milletvekilleri arasında doğrudan seçmen tarafından seçilen ilk ve tek parlamenter olan Ströbele, Ekim 2013’te Moskova’da NSA eski çalışanı Edward Snowden ile bir araya gelerek dünya çapında geniş yankı uyandırmıştı.
ulusalkanal.com.tr
