Hüseyin Vodinalı yazdı: Türkiye artık geri dönülmez bir yola girdi
Aydınlık gazetesi yazarı Hüseyin Vodinalı, Türkiye ve bölgedeki son gelişmeleri değerlendirdi. Vodinalı yazısında, "Türkiye artık geri dönülmez bir yola girdi. Batı ile ilişkilerimiz artık hiç bir zaman eskisi gibi olmayacak. Rusya ve İran ile verilen o ittifak görüntüsünün içi bir an önce doldurulmalı" dedi.
Hüseyin Vodinalı'nın Aydınlık'taki yazısı şöyle:
"AKP’liler haklı!
Batı bizi kıskanıyor...
Hatta kıskanmaktan fazlası.
Bizim için fena planlar yapıyorlar.
Ama duble yol yapıldığı, eğitim imam hatipleştirildiği veya üçüncü havalimanıyla ormanlar katledildiği için filan değil.
Batı bizi, Rusya ve İran ile (öyle ya da böyle) bir ittifak içinde olduğumuz için çekemiyor.
Batı bizi, Atlantik köleliğinden çıkıp, Avrasya’da özgürleşmeye doğru, el yordamı ve can havliyle de olsa, önemli adımlar attığımız için hedefe koydu bile.
ABD’de Trump, yeni faşist danışmanı John Bolton ve CIA eski şefi yeni Dışişleri Bakanı Mike Pompeo ile birlikte yönetimi Pentagon’a devretti.
Washington’da savaş kabinesi kuruldu.
Trump, Yeni İpekyolu kurmak isteyen Çin’e dolar savaşı açtı, Rusya ve Batı Asya’ya ise silahla müdahale iddiasında.
Genelkurmay İstihbarat Başkanı Emekli Korgeneral İsmail Hakkı Pekin, Ulusal Kanal’da Sabahattin Önkibar’a açıkladı.
Pekin’e göre, ABD ve hempaları, IŞİD, El Nusra, FETÖ, PKK, artık ellerinde kim varsa Türkiye’ye yönelik bir terör ve suikast dalgası hazırlığı yapıyor.
Sadece o da değil.
Libya’da Fransa’ya verdiği rol gibi, yeniden Paris’teki son kuklası Macron’u bu kez Suriye ve dolaylı olarak Türkiye’nin üzerine sürmeyi planlıyor.
Suriye’deki sahte kimyasal silah patırtısını, Rusya ve tüm diğer dünya basını önceden haber vermişti.
Yine de sahnelediler.
Suriye’den çekileceğiz diyen Trump aslında bir oldu bitti peşinde ve bu kez terör örgütlerini değil, Fransa ve Suudi Arabistan başta olmak üzere diğer müttefiklerini sürmeyi kurguluyor.
Libya’da oldu ya bir kere...
Suudi’lere verilmiş bir Yemen ve İran misyonu var zaten.
Hizadan çıkan Türkiye’ye ise ikinci kez Yunan’ı gönderme hesapları da var.
Bunu söyleyen de, Ukrayna’daki Maydan olaylarının tezgahlayıcısı eski ABD Kiev Büyükelçisi, yeni ABD Atina Büyükelçisi Geoffrey Pyatt.
Pyatt, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın başkanlık seçimleri öncesinde Türkiye’nin ABD ve Yunanistan ile ilişkilerinin bir türbülansa gireceğini söyledi.
Zaten Yunanistan, Türkiye’nin Suriye’deki harekatlarını fırsat bilerek bir süreden beri sürekli bir provokasyon peşinde.
Ege ve Doğu Akdeniz’de Türkiye’yi kışkırtmak için elinden geleni yapıyor.
Genelkurmay Başkanı Org. Hulusi Akar, Fırat Kalkanı ve Afrin harekatları sırasında pek çok kez Ege’ye gelerek Yunanistan’a gözdağı verdi.
Ancak Pyatt’ın ima ettiğine göre, Yunanistan da ABD adına hibrid bir savaşa hazırlanıyor.
ABD, şimdiden Fransa, Suudi Arabistan ve Yunanistan’ı sıraya koymuş bile.
E. Amiral Cem Gürdeniz, AB ordusu PESCO’nun 17 projesinden 6’sının Güney Kıbrıs Rum bölgesinde olduğunu hatırlatarak Türkiye’nin acilen KKTC’ye deniz ve hava üsleri kurması gerektiği uyarısında bulundu.
Beri yandan Fransa, sadece Ortadoğu’da değil, Türkiye’nin Afrika açılımından da çok rahatsız.
Türkiye, Afrika’daki pek çok ülkeyle siyasi ekonomik ilişkilerini son dönemde çok hızlı geliştirdi.
Sadece Akdeniz değil, artık Kızıldeniz, Hint Okyanusu ve Atlantik’e doğru açılıyor.
Çin çok daha fazla ve hızlı bir biçimde Afrika’da varlık gösteriyor.
ABD, Fransa ve İngiltere gibi geleneksel Afrika sömürgeni batılı ülkeler bundan fazlasıyla rahatsız.
Yeni bulunan petrol ve doğalgaz kaynaklarıyla Doğu Akdeniz zaten başlı başına bir savaş nedeni.
Fransa’nın BM Güvenlik Konseyi’ni çakma kimyasal silah saldırısı bahanesiyle toplantıya çağırması ve Trump’ın da buna gaz vermesi beklenen bir şeydi.
Türkiye artık geri dönülmez bir yola girdi.
Batı ile ilişkilerimiz artık hiç bir zaman eskisi gibi olmayacak.
Rusya ve İran ile verilen o ittifak görüntüsünün içi bir an önce doldurulmalı.
Suriye’nin meşru yönetimiyle bir an önce ilişki kurulmalı.
Çin’e atılan Batı kaynaklı kazıkların telafisi süretli yapılmalı.
FETÖ’nün siyaset, devlet ve yargıdaki kamuflajlı kalıntıları acilen temizlenmeli.
İmam hatip, mezhep, tarikat, parti yandaş yalakalık referansı bir an önce bırakılıp liyakat ve vatanseverlik esas alınmalı.
NATO’yu bırakıp Şanghay İşbirliği Örgütü’ne girmeliyiz.
Türkiye, İran, Suriye ve Irak ile Batı Asya Birliği kurmalıyız.
MüslümanKardeşler saplantısını bırakıp Mısır ile ilişki kurmalıyız.
Kendi savunma sanayimizi bir an önce geliştirmeli, siber savunma ve karşı istihbarat sistemlerimizi acilen oluşturmalıyız.
Şakası yok, hedefteyiz.
Sadece AKP veya Erdoğan değil.
Tüm Türkiye..."
ulusal.com.tr