TLB Genel Başkanı Bora Çelik yazdı: ÖSYM 1 dakika, söyleyeceklerimiz var
Türkiye Liseliler Birliği Genel Başkanı Bora Çelik, "ÖSYM 1 dakika, söyleyeceklerimiz var" başlıklı bir yazı kaleme aldı.
Koşuda dünya rekoru kıran Hüseyin Bolt için 1 milisaniyenin değeri oldukça büyüktür. 9 ayın değerini bizleri doğuran analarımızdan daha iyi kimse bilemez. Bir ömrün değerini ise aksakallı Mehmet dedemizden daha iyi kimse anlayamaz. Peki, her soruya 1 dakika süre tanıyan ÖSYM, bu 1 dakikanın değerini ne kadar anladı? Yüksek Öğrenime Geçiş Sınavı'nı (YGS) 1 dakika farkla kaçıran Mehmet Kara’dan daha iyi anlamadığını söyleyebiliriz.
Üniversiteye girişin ilk aşaması olan YGS her zaman saat 10.00’da başlardı, ancak bu sene ilk kez yapılan uygulama nedeniyle sınav salonlarının kapıları 09.45’te kapatıldı. İlk kez denenen bu uygulamayı bilmeyen çok sayıda öğrenci var. Bu uygulamanın art niyetli olduğunu düşünmüyoruz ancak olası sorunlara karşı ÖSYM’nin bir planının olmaması öğrencilerin geleceklerini ne kadar düşündüğü noktasında soru işaretleri yaratıyor.
Yapılan her türlü değişiklikler sonrasında sınava girecek öğrencilerin bilgilendirilmesinin yeterli derecede yapılmasına dikkat edilmeli. ÖSYM’nin yapılan değişiklikler sonrasında oluşabilecek olası aksiliklere karşı B ve C planının olması gerekli.
Bu uygulamanın başarısız olduğu ortada, geçen senelere oranla sınavı kaçıran öğrencilerin sayısında çok fazla artış var. Bu başarısızlığı sınavı kaçıran öğrencilere mal etmek, ÖSYM’nin sorumluluklarından kaçmasıdır. ÖSYM’nin görevi sadece soruları hazırlayıp sonuçlarını bilgisayar ekranlarına yansıtmak değildir. Sınava katılım oranını arttırmak ve bu koşulları en düzgün şekilde ayarlamak zorundadır.
Eğitim modelimizde köklü değişiklikler şarttır. Bugünün eğitim modeli, ezberci eğitimler yerine yaşa, zekâya ve fikre dayanan sistemlerin getirilmesi için projeler üretmelidir. Ders makinesi öğretmen yerine öğrencilere kendini sevdirebilen; eli sert diye değil, sevildiği için saygı gören öğretmenler yetiştirmelidir. Meslek liseleri öğrencilerin yeteneklerini ortaya çıkaracak şekilde yeniden düzenlenmelidir. Geleceğin bilim insanlarını yetiştirmek için en önemli ihtiyaç olan laboratuar imkânlarını sağlamalıdır. Sınav sistemini arkadaşlarının başarısızlığından mutluluk duyan bireyler yetiştirmek için değil, geleceğe yön veren nesiller yetiştirmek üzere planlamalıdır. Yol gösterici olarak, gerici uygulamalar yerine daima bilimi ve aklı daim kılmalıdır. Böyle bir sistem de ancak parasız, bilimsel, laik ve çağdaş bir eğitim modeliyle düzenlenebilir. ÖSYM 1 dakikanın değerini ancak bu şekilde anlayabilir.
Türkiye Liseliler Birliği Genel Başkanı
ulusalkanal.com.tr
