Sosyaldemokrasi AKP ve PKK ile birlikte sistemin çaresizliğini paylaşıyor

Sosyaldemokrasi AKP ve PKK ile birlikte sistemin çaresizliğini paylaşıyor

Cumhuriyet Halk Partisi, Sosyaldemokrasi yolundan liberal bir parti haline geldi.

BEŞ MADDEDE SOSYALDEMOKRASİ

Çağımızda her sosyaldemokrat parti,

Bir: Dünya ekonomisiyle bütünleşme programını savunur, başka deyişle emperyalist sistemin bir parçasıdır, dahası sistemin iki direğinden biridir.

İki: Ortaçağ ilişkileriyle barışıktır ve bu uyuşmayı "demokrasi" diye adlandırır. Sosyaldemokrasideki demokrasi, Ortaçağa özgürlük anlamına gelir. Demokrasi ve özgürlük baş aşağı çevrilmiştir. Laiklik de bu nedenle onlara göre, hiçbir zaman tehdit altında değildir, dahası laiklik demokrasiyi tehdit eden bir kurum olarak görülür. Demokrasiyi laiklikten kurtarmak, Sosyaldemokratların en önemli görevidir.

Üç: Etnik ve mezhepsel bölünmeleri "özgürlük" adına destekler. Millî devlete karşıdır. Millî olan her kurum ve ilişkiye karşıdır; küreseldir. Çağdaşlığı tersine çevirmiş, küresel gericiliğe bağlanmıştır.

Dört: Sosyaldemokrasi, bağımsızlık mücadelelerine, kurtuluş savaşlarına karşı mevzilenmiştir. Libya'ya NATO saldırısına destek olur, Suriye savaşında ABD'nin yanındadır. Bizim İstiklal Savaşımızda sosyaldemokratlar Mustafa Kemal Paşa'yı"eşkıya" diye adlandırmışlardı. Şimdi de Beşar Esad'ı "katil" diye suçladılar. Atlantik sistemine karşı dengeleme ihtiyacıyla bile olsa yükselen uygarlığın Şanghay İşbirliği Örgütü'ne ve BRİCS (Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin, Güney Afrika) ülkeleriyle işbirliğine şiddetle karşıdırlar. ABD'ye bağlılıkta muhafazakâr partilerden daha ateşlidirler.

Beş: Sosyaldemokrasi, konumlanması gereği Batı emperyalistlerinin ve işbirlikçilerinin tarihsel mirasını hem dünya düzleminde hem de ülke düzleminde benimsemiştir. Kemalist Devrim, "Tek Parti despotluğu"yla ve Dersim'de "kırım" uygulamakla suçlanırken, Seyyit Rızalara Turgut Özallara bağlanan bir tarih inşa ediyorlar. Türk Devriminin milletlerarası değer taşıyan Altı Ok programı bütünüyle red ettiler. Altı Ok'u Baykal'ın unutulmayan benzetmesiyle "Babaannelerinin resmi" gibi bir hatıra olarak görüyorlar.

ÇIRPINMAKTAN BAŞKA ÇÖZÜMLERİ VAR MI

Türkiye'de program ve siyaset düzleminde Sosyaldemokrasi ile Dinci Muhafazakâr ve Neoliberal siyasal akımlar arasında fark kalmamıştır. Ekmeleddin İnsanoğlu'nun adaylığı bu sürecin son görüntüsüdür. Sosyaldemokrat CHP, MHP ile Milliyetçilikte değil, Laikliğin reddinde buluşmuştur.

CHP Türkiye'nin temel sorunlarında ve çözümlerinde AKP ile görüş ve uygulama birliği içindedir. Sosyaldemokrasi, bütün dünyada olduğu gibi Türkiye'de de Neoliberal-Muhafazakâr iktidarların "yandaş muhalifi" haline gelmiştir.

Bu beraberlik, aslında sistemin çıkmazını ve çaresizliğini paylaşmaktadır. Önümüzdeki kriz döneminde CHP de, aynen AKP ve PKK kadar zavallıdır.

Krize verebilecekleri bir yanıt yoktur.

Hiçbir çözümleri yoktur.

İflas eden sistemin içinde çırpınmak dışında yapabilecekleri bir şey yoktur.

Sosyaldemokrasi, 21. Yüzyılda bir çırpınıştır, hele bizim gibi geleceğini arayan, Büyük Çözümün eşiğine gelmiş bir ülkede.

CHP, Eylül başında Kongre yapacakmış.

O Kongre, sistemin içinde debelenmek dışında ne yapacak?

Sosyaldemokrasiyi sorgulayacak mı?

Kemalist Devrimcilik ile Sosyaldemokrasi arasındaki karşıtlık konuşulacak mı?

Sosyaldemokrasinin Kemalist Devrim mirasını red etmesi tartışılacak mı?

Doğu Perinçek

Aydınlık/ROTA