Şüpheli polis İzmir kumpasında FETÖ'yü deşifre etti
İzmir Askeri Casusluk kumpası iddianamesinde şüpheli olan polis memuru Halim Yılmazer, Askeri Casusluk soruşturması savcısı Ali Çelik'in dinleme kararlarını uzatacak delil bulamadığı için 'ya dosyayı kapatın, ya da yeni tapeler getirin' diye çıkıştığını aktardı.
İzmir'deki "Fuhuş ve Askeri Casusluk kumpası" iddianamesinde şüpheli olarak yer alan polis memuru Halim Yılmazer'in FETÖ terör örgütüyle ilgili bildiklerini itiraf ettiği ortaya çıktı.
Aydınlık gazetesinden Gamze Çınlar'ın haberine göre; bir zamanlar Cemaat içinde görev yapıp himmet topladığını anlatan Yılmazer, FETÖ'nün üye kazandırma yöntem ve stratejilerini, İzmir KOM Şube (Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü) içindeki yapılanmayı isim isim deşifre etti. Yılmazer ifadesinde, İzmir Askeri Casusluk soruşturması savcısı Ali Çelik'in dinleme kararlarını uzatmak için yeterli delil bulamadığından 'söyle amirlerine ya bu dosyayı sonlandırsınlar, yada bana uzatmaya yeni tarihli tape yada bilgi belge göndersinler' dediğini anlattı.
İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilen bin 13 sayfalık iddianamede, tutuksuz sanıklardan polis memuru Halim Yılmazer'in ifadesinde çarpıcı bilgiler yer aldı. İddianameye göre, Yılmazer 11 Ekim 2015 günü Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü'ne kendiliğinden giderek, FETÖ hakkında bilgi vermek istediğini belirtti. Yılmazer, daha önceden KOM Şube Müdürlüğü'nde uzun yıllar görev yaptığını, bu yıllar arasında yapılan soruşturmalarda karşılaştığı usulsüzlükleri ve FETÖ yapılanmasından şikayetçi olduğunu kaydetti.
İZMİR KOM ŞUBE'DEKİ YAPILANMAYI DEŞİFRE ETTİ
Yılmazer, 12 Ekim 2015'de "müşteki" olarak verdiği ifadesinde İzmir KOM Şube'deki tüm yapılanmayı isim isim deşifre etti. Ayrıca bu yapılanma içerisinde kendisinin de bir dönem Organize büro sorumlusu Cem Kendigelen'in yardımcısı ve teknik büro sorumlusu olarak görev yaptığını itiraf etti. Yılmazer kumpas iddianamesinin sanıkları arasında yer alan İzmir KOM'un tüm yapılanmasından sorumlu Abi'sinin Gökay Ersel Gülek olduğunu iddia etti.
DİNLEME KARARLARINI UZATACAK DELİL ELDE EDİLEMİYORDU
2008 yılından 2010 yılının son aylarına kadar KOM Şube Müdürlüğü'nün özel yetkili savcılığında ve özel yetkili 8. ve 10. Ağır Ceza Mahkemelerinin irtibat görevlisi olarak çalıştığını belirten Yılmazer, adliyede görev yaptığı süre zarfında Cemaat'in her istedikleri kararı rahatlıkla çıkartabildiklerine şahit olduğunu kaydetti. Yılmazer İfadesinde İzmir Askeri Casusluk soruşturmasıyla ilgili şu bilgileri verdi:
"İzmir casusluk dosyasının çalışıldığı dönemde ben adliyedeydim. Bu dosyanın dinleme ve takip kararları ve bu kararların uzatma talepleri benim elimden geçerdi. Dosya savcısı Ali Çelik birkaç kere bana 'söyle amirlerine ya bu dosyayı sonlandırsınlar, yada bana uzatmaya yeni tarihli tape yada bilgi belge göndersinler' diye serzenişte bulundu. Bu serzenişlerden sonra genel olarak Yaser Özoğlu gelir, dosya savcısıyla görüşür, eski tarihli tapelerden faksla bana gönderir bende dinleme yada uzatma talebini yazar savcıya götürür imzalatırdım. Ben bu dosyanın kapatılacağı şeklinde biliyordum. Çünkü dinleme ve izleme kararlarını uzatacak bir veri bile elde edilemiyordu."
CASUSLUK OPERASYONUNU YAPANLARA ÖZEL ODA
Uzatma kararları için başkomiser Yaser Özoğlu'ndan yeni tarihli tape istemesi sebebiyle tartıştıklarını anlatan Yılmazer, "Yaser bana 'sen kendi işine bak kardeşim, ne gönderiyorsak onunla karar işte' diyordu" ifadelerini kullandı. Yılmazer ayrıca, askeri casusluk operasyonundan sonra bu dosya üzerinde çalışan memurlara ayrı odalar tahsis edildiğini açıkladı.
ETKİN PİŞMANLIĞA MAHKEME KARAR VERECEK
Şüpheli Halim Yılmazer'in Teknik Takip ve İzleme Büro Amirliği'nde görev yaptığı dönemde İzmir Askeri Casusluk soruşturmasıyla ilgili dinleme taleplerinin Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesi aşamasında düzenlenen üst yazılarda parafı bulunuyor. Yılmazer'in karar alınması aşamasında Cumhuriyet Başsavcılığı'nın hizmet binasında soruşturma savcıları ile irtibat sağladığı tespit edildi. İddianamede Yılmazer'le ilgili "FETÖ terör örgütünün faaliyetleri ve Emniyet içerisinde yapılanmasını samimi olarak ikrar ettiği görülmüştür" denildi. Şüphelinin etkin pişmanlık hükmünden yararlanıp yararlanmayacağı takdiri ise mahkemeye bırakıldı.
ulusalkanal.com.tr