Türkiye Gazeteciler Cemiyeti'ne yanıt: ''Gazetecilik gerçeğe sadakattir''

Genel Başkanımız Sayın Doğu Perinçek ve Vatan Partisi yöneticileri kamuoyunun yakından bildiği üzere eleştirilere, sorulara ve değerlendirmelere en açık siyasi gelenektir. Fakat söz konusu yayınlarda yöneltilen ilgili “sorular” gazetecilik faaliyetinin ve eleştiri kapsamının dışındadır. Gazetecilik her şeyden önce gerçeğe sadakattir. CIA-MOSSAD bağlantıları devlet raporlarında defalarca kanıtlanmış Eymür’ün iftiralarıyla soru soranlar, haysiyetli insanları yıpratma operasyonuna alet ve araç olanlar gazeteci değil, psikolojik savaş merkezlerinin aleti olmaktadır.

Genel Başkanımız Sayın Doğu Perinçek, Ermeni Soykırım yalanını bitirmiş, Silivri duvarlarını yıkmış, 15 Temmuz FETÖ Darbe girişiminin kritik anında, herkes saklanırken,ilk olarak ekranlara çıkıp TSK’ya ve Türk Milletine görevlerini hatırlatarak, darbenin ezilmesinde öncü rol almış, Türkiye’nin 40 yılını sigortalayan gençlik yetiştirmiştir. Genel Başkanımıza, CIA ve MOSSAD’a çalıştığı devlet belgeleriyle tespit edilmiş ve bu yüzden MİT’ten kovulmuş birinin yalanlarını “iddia” diye sormak hakarettir. Söz konusu programda Genel Başkanımıza yöneltilen iftiralara gereken cevap nezaket içinde verilmiştir.

Türkiye, ABD ile her alanda hesaplaşma dönemine girmiştir. ABD; Yunanistan, Doğu Akdeniz ve Suriye’de, Türkiye’ye karşı yığınaklar yapıyor, namlularını üzerimize doğrultuyor. Bu yığınaklarla birlikte, içeride de kendisine karşı en dirençli kuvvet olan Vatan Partisi ve onun liderine yönelik saldırılar başlattığı görülüyor. FETÖ kaçkını, CIA ve MOSSAD’a bağlantısı devlet belgeleriyle kanıtlanmış Gladyo kalıntısı isimlerin yeniden piyasaya sürülmesinin nedeni de budur.

Gazetecilik, ABD’nin çizdiği yuvarlaklar içinde soru sormak değildir. Gazetecilik, Gladyo elemanlarının iftiralarını dillendirme değil halkı bilgilendirme sorumluluğudur. Türk Milleti, polisiyle, askeriyle ABD ile savaşın mevzisindedir. TGC yönetimini de bu mevziye davet ediyoruz.