Başbakan Yardımcısı Bozdağ'dan Cumhur İttifakı ve seçim barajı açıklaması
Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, seçim ittifakı teklifine ilişkin konuştu. Bozdağ, "İttifakın en önemli sonuçlarından bir tanesi ittifaka katılan partilerin baraj sorununu aşma konusundaki kolaylıktır." dedi. Çocuk istismarıyla ilgili komisyon hakkında da bilgi veren Bozdağ, cezaların caydırıcılığının en üst noktaya taşınacağını söyledi.
Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bekir Bozdağ, Anadolu Ajansı (AA) Editör Masası'nda gündeme ilişkin soruları yanıtladı, gelişmelere ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Seçim ittifakı teklifiyle ilgili konuşan Bozdağ, teklifin en önemli sonuçlarından bir tanesinin de ittifaka katılan partilerin baraj sorununu aşma konusundaki kolaylık olduğunu belirtti.
Herkesin kendi partisine oy vereceğini açıklayan Bozdağ, MHP'linin MHP'ye, AKP'linin AKP'ye oy vereceğini ama oylar hesaplanırken, toplanırken, vekil dağıtımı yapılırken ayrı bir usulün ortaya konulacağının altını çizdi.
Bozdağ, ittifakın koalisyon olmadığını söyleyerek, iktidar olmak için değil, seçim öncesi halkın önüne çıkmak için yapılan bir yöntem olduğunu aktardı.
Bozdağ, "İktidar, ittifakın güvenoyuna bağlı değildir. İttifaktan birisi iktidardan çekilirse iktidar düşmez" dedi.
Bekir Bozdağ'ın açıklamaları şöyle:
"Doğu ve Güneydoğu bölgelerinde hepimiz biliyoruz ki PKK terör örgütü, kendi uzantısı olan siyasi partinin oy almasını sağlamak için çok büyük baskı yapıyor, tehdit yapıyor. Bu noktada sandık güvenliğini sağlama bakımından, esasında vatandaşımızın oyunun özgür iradesine uygun bir şekilde sandığa yansımasını temin etmek bakımından, vatandaşımızın iradesi üzerinde baskı kurmak isteyenlerin bu baskısını tamamen ortadan kaldırmaya dönüktür.
Oy pusulalarında önemli olan şey, vatandaşın iradesinin seçmen sandığına özgürce, doğru bir biçimde yansımasıdır. Eğer bir vatandaş oyunu özgürce oy pusulasına basmış, seçmen olarak sandığa atmışsa bu oy iradesini geçerli saymak lazım.
CHP'nin bir ittifak içine girmeyeceği yönünde kanaate katılmıyorum. Kendilerini zaten bir ittifakın parçası olarak görüyorlar. Umarız ki dürüst davranırlar, bizim gibi açık, net olurlar.
Bizim HDP ile CHP'nin bir ittifak içerisinde olacağını söylememiz kadar doğal bir şey yok. Resmen ittifak yaparlar mı, yaparlarsa dürüstlük olur, ahlaki olur. Ama yapmazlarsa da biz biliyoruz ki HDP'liler, CHP'liler seçimde birlikte hareket edecekler.
Burada bir karışıklık söz konusu olmaz. Çünkü herkes bugünkü gibi oy kullanacak. Sadece oy kullandığı yerin üzerinde ittifak yazacak. Oy kullanacağı partiler yan yana olacak. Ama AK Parti'li gidip yine AK Parti'ye oy verecek, MHP'li gidip yine MHP'ye oy verecek. Ama sonunda bunlar baraj hesabı yapılırken, yüzde 10 hesabı yapılırken ittifak toplamı olarak, ikisinin oyunun toplamı üzerinden yüzde 10 belirlenecek.
İnsan kılığındaki insan olmayan kişilerle mücadeleyi, bütün insanlarımızla seferberlik halinde olursak başarabiliriz.
Artık bundan sonra kimse kimseyi suçlayamayacak. Oy pusulaları filigranlı olacak. Buna göre de orada seçmenin iradesi yansıdığı zaman da o geçerli sayılacak. Bu da seçim güvenliği açısından önemli bir şeydir.
Oy pusulasındaki mühürleri koyma görevi seçmene ait değil. Bu görev sandık kuruluna ve ilçe seçim kuruluna aittir. İlçe seçim kurulu ve sandık kurulunun ihmali, kusuru ya da kastı nedeniyle benim oyumun geçersiz sayılması kabul edilebilir bir durum değildir.
ÇOCUK İSTİSMARI
Komisyonun amacı, sadece cezaları artırmak değil. Cezaları, en ağır ceza neyse onu tespit ederek artıracaklar. Ona dair düzenlemeler yapılacak ve cezaların caydırıcılığını en üst noktaya taşıyacaklar.
Komisyon önleyici ve koruyucu adımlar konusunda da yeni önerileri önümüze getirecek. Biz bu yeni öneriler üzerinden de adımlar atacağız. Eğer yasal düzenleme yapılacaksa, yasal düzenleme yapacağız. İdari düzenleme gerekiyorsa idari düzenleme yapacağız. Uygulamada sorunlar varsa uygulamayı değiştireceğiz. Bu konuda netice almak için ne lazımsa onu yapacağız."
ulusal.com.tr