Nihat Genç'ten Kılıçdaroğlu'na: Memleketin başına gelebilecek en büyük bu felaket anında bunu yapmak çok mu zordu
Ulusal Kanal programcısı gazeteci yazar Nihat Genç, odatv'de "Saddam Hüseyin’in ABD’ye yenilmesine neden olan Kesnizani tarikatı ile FETÖ nerede buluştu" başlıklı yazısında CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun 15 Temmuz'daki FETÖ'cü darbe girişimine karşı bir açıklamada bulunmamasını hatırlattı
Ulusal Kanal programcısı gazeteci yazar Nihat Genç, odatv'de "Saddam Hüseyin’in ABD’ye yenilmesine neden olan Kesnizani tarikatı ile FETÖ nerede buluştu" başlıklı yazısında CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun 15 Temmuz'daki FETÖ'cü darbe girişimine karşı bir açıklamada bulunmamasını hatırlattı
Darbe girişimi gecesi Bakırköy Belediye Başkan Bülent Kerimoğlu'nun evinde haberleri seyrettiği sırada çekilmiş fotoğrafa değinen gazeteci yazar Genç, "Mesela aynı saatlerde Kılıçdaroğlu’nun saklandığı bir evden TV’den darbeyi seyrettiği görüntülerden acaba nasıl bir ‘niyet’ çıkartabiliriz?" dedi.
Genç yazısında, "Kemalist yazar Sinan Meydan’ı ekrandan kovmak için üstelik canlı yayın sürerken Halk TV’yi arayıp müdürüne bağlanan bir lider, memleketin başına gelebilecek en büyük bu felaket anında, niçin Halk TV’ye bağlanmaz, niçin kitlelerini teyakkuza geçirmez." ifadelerini kullandı.
Nihat Genç'in odatv'deki yazısının ilgili bölümü şöyle:
Mesela 15 Temmuz gecesi CHP’li vekillerin hızla meclise koşması ve darbeye karşı iktidar partisiyle birlikte acil bir tavır alması darbe karşısında o vekillerin samimi niyetlerini açıkça ortaya koymuştur.
Ancak mesela aynı saatlerde Kılıçdaroğlu’nun saklandığı bir evden TV’den darbeyi seyrettiği görüntülerden acaba nasıl bir ‘niyet’ çıkartabiliriz?
Mesela şu soruyu pekala sorabiliriz, cep telefonuyla Halk TV’ye bağlanabilir ve darbeye karşı kendi kitlesini teyakkuz haline getirip niyetini kamuoyunun gözleri önünde açıkça dile getirebilirdi, ve bugün tv seyreden o görüntüsüne hiç kimsebir kuşku asla yakıştıramazdı ve niyeti acaba neydi diye sormaya cesaret edemezdi.
Doğu Perinçek’e karşı aşağılık yayınlar yapıyorlar ama Doğu Perinçek darbenin en kritik saatleri akşamın onbuçuğunda ekrana çıkıp kitlesine karşı yırtına yırtına bu bir FETÖ-Amerika-NATO darbesidir diyebildi.
Halk TV’ye bağlanmak çok mu zordu?
Kemalist yazar Sinan Meydan’ı ekrandan kovmak için üstelik canlı yayın sürerken Halk TV’yi arayıp müdürüne bağlanan bir lider, memleketin başına gelebilecek en büyük bu felaket anında, niçin Halk TV’ye bağlanmaz, niçin kitlelerini teyakkuza geçirmez.
Ve bizler de o gece söylenmiş bir söz olmadığı için niyetleri maksatları ancak sessiz jestlerden çözmek zorunda kalıyoruz.
Mesela büyük yürüyüşüne başlama kararı hepimiz tarafından alkışlarla karşılandı ve kitlelerin büyük desteğini gördü, ancak, şimdi anlıyoruz ki, Kılıçdaroğlu’nun yürüyüşü başka, peşinden yürüyenlerin yürüyüşü başkaymış.
Kitleler Kılıçdaroğlu’nun peşine Kılıçdaroğlu’nun liderliğini pekiştirmek için mi takıldı?
Yoksa, kitleler, Kılıçdaroğlu’nun şaibeli liderliğine rağmen susup bu yürüyüşün muhalefete can ve kan ve iştah versin ve adaletsizlikler karşısında muhalefeti ve birlikteliği büyütsün diye mi katıldı?
Sustuk sabrettik ve muhalif şerhimizi koyarak Kılıçdaroğlu’nun büyük yürüyüşünün ardına takıldık, güzel de oldu, bir kımıldanma bir heyecan ortaya çıktı, ancak ‘niyetler ve maksatlar’ ortada kaldı!
ulusal.com.tr